KOBİ’lerin muhtaç olduğu destek kurumlarımızda mevcut!

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

KONUK YAZAR / Namık KEMAL - Orta Anadolu Makine ve Aksamları İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi

KOBİ’ler, Avrupa Birliği içinde toplam ekonomik faaliyetin yüzde 98’ini oluşturuyor. Ülkemizde de aşağı yukarı durum böyle. Kısacası KOBİ‘lerin olmadığı bir ekonomide tüm hayat durur, ticari faaliyetler nefes alamaz noktaya gelir. İlk bakışta KOBİ‘ler ticari hayatta daha az yer ediniyor, büyük şirketler daha fazla katma değer üretiyormuş gibi gelse de aslında reel sektör dediğimiz zaman aklımıza ilk KOBİ‘ler gelmelidir.

Ekonomik hareketliliğin dışında patent ve buluşların da ciddi bir bölümünü KOBİ‘lerin ortaya çıkardığı görülüyor.

Peki, dünyada rekabete kendini hazırlayan ve ekonominin temel taşı olan KOBİ‘ler neden beklenilen büyük dönüşümü sağlayamıyor? Bence esas soru bu. KOBİ‘ler sermaye yoksunu olmalarından kaynaklanan sebeplerle, kurumsallaşma, finansman, düzenli bilgi edinme süreçlerinde geri kalıyorlar. Kendi insan kaynakları yeterli olmadığı için bazı sonuçlara ulaşmada problemler yaşıyorlar. İhtiyaçları olan bilgiyi ve desteği alabilmeleri için yanlarında onlarla yolculuk edecek olan kurumlara gereksinim duyuyorlar. Durum böyle olunca KOBİ‘lerimizin ciddi bir destek almaları zorunlu hale geliyor.

KOBİ‘lerin ürettiği katma değerden oluşan bütçe kaynağından, biz Türkiye olarak AB projelerine katılım payı ödüyoruz. Yani, bir havuz düşünün. Her ülke belli kriterlere göre bu havuza para aktarıyor. Daha sonra bu para da proje bazında dağıtılıyor. Maalesef KOBİ‘lerimizin bu desteklere ilgi göstermemesi bu destek payının başka ülkelere gitmesine neden oluyor. Bu tip bir programın en büyük yararını kısaca söyleyeyim: Sadece bu programların dokümantasyonu için bir personel alsalar, ciddi bir istihdam sağlamış olurlar. Kendilerine de herhangi bir maliyet çıkmamış olur. Çünkü bu programdan elde edecekleri kaynaklarla kendini finanse eden yapılar oluşturabilirler.

KOBİ‘ler için Ar-Ge desteği veren çok önemli kuruluşlarımız var. Bunlar ile işbirliği yapan KOBİ sayımız çok az. İşletmelerimiz bu konuda ciddi çalışmalar yapmalı ve hızla bu desteklerden yararlanmalıdır. İlk etapta başvuru koşulları ve şartları karışık gibi gelse de, bu işi hedefine koymuş bir KOBİ için bu gerçekten kolay aşılabilir bir durum.

Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK), Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) bu amaçla birçok desteği KOBİ‘lerimizin hizmetine sunuyor. Ayakta kalmak ve yaşamak için tüm KOBİ‘lerimiz bu kurumlarla iç içe yaşamayı öğrenmeli. Örneğin, Avrupa Birliği 7. Çerçeve Programı bizim de ülke olarak yer aldığımız bir destek programı ve tüm KOBİ‘lerimize açık. Ancak ben bu programın ülkemizde iyi anlaşıldığı ve iyi içselleştirildiğinden bile şüpheliyim.

KOBİ‘lere yönelik kurumlara bir örnek de TURBO. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), TÜBİTAK, KOSGEB ve Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) tarafından kamu ve özel sektör ortaklığı şeklinde kurulan Türkiye Araştırma ve İş Dünyası Kuruluşları (TURBO) Ofisi, 2004 yılının Mart ayında Brüksel’de faaliyetine başlamıştır.

TURBO, Avrupa Birliği’nin Lizbon Stratejisi kapsamındaki bilim, teknoloji ve özel sektöre yönelik programlarında Türkiye’nin başarısının en yüksek noktaya varmasına yardımcı olmayı hedeflemektedir. Tüm bu kurumlar KOBİ‘lerimizin hizmetindedir. Geriye sadece bu hizmeti almak isteği kalmaktadır. KOBİ‘lerimizi korkmadan kaliteli projeler üreterek hak ettikleri destekleri almalıdır. Unutmayalım; muhtaç olduğunuz destek kurumlarımızda mevcuttur.