‘Milyoner komşu Yorgo’ seçimden önce parayı Türkiye’ye park etti

Seçim, Yunanlı zenginleri Türkiye'ye getirdi. Akbank Özel Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Saltık Galatalı, büyümelerini yurtdışından getirdikleri fonlarla hızlandırmak istediklerini anlattı

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ECE CEYHUN

LONDRA - Akbank Özel Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Saltık Galatalı, Akbank olarak özel bankacılıkta 23 milyar TL’lik fon büyüklüğüne ulaştıklarını belirterek, “Artık yurtdışından para getirerek büyüyoruz. Başta, Tayland, Çin ve Dubai’den olmak üzere 400 milyon dolarlık yeni para girişi sağladık” dedi. Galatalı, komşu Yunanistan’dan da, Çipras’ın zaferi ile sonuçlanan seçim öncesinde, fon akışı sağladıklarını kaydederek, “Seçimden sonra da gitmediler” dedi ve ekledi: “Geçen yıl içinde Çin’in faiz artırmasına rağmen söz konusu bölgeden varlıklarını Türkiye’de değerlendirmek için gelen özel bankacılık müşterileri oldu. Ağırlıklı Ortadoğu ve Uzakdoğu ülkelerinden geldi. İsviçre, Fransa ve İtalya üzerinden de giriş gördük.” 

Euromoney tarafından 8’inci defa ‘Türkiye’nin En İyi Özel Bankacılık’ kuruluşu seçilen Akbank Private Banking’in ödül töreni öncesinde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Genel Müdür Yardımcısı Saltık Galatalı, dünya ekonomisinin en önemli merkezlerinden olan Ortadoğu ve Uzakdoğu bölgelerinden bireylere ait varlıkların 1 milyar dolarlık bölümünü Akbank Private Banking olarak yönettiklerini anlattı. Geçen yıl yurtdışındaki milyonerlerin 400 milyon dolarlık fonunu Türkiye’ye getirerek yöneten Akbank, bu yıl hedef çıtasını 500 milyon dolara çıkartarak yılın sonunda yabancı portföyün büyüklüğünü 1.5 milyar dolara ulaştırmış olacak. 

Galatalı, yurtdışında büyüme hedefl erini anlatırken iç pazar hakkında da değerlendirmelerde bulundu. Galatalı, Türkiye’de piyasanın oturduğunu pazarda büyüme hızının yavaşladığını bundan sonra da daha yatay bir büyüme grafiğinin oluşacağını düşündüklerini aktardı. Nitekim BBDK verilerine göre 1 milyon TL üzeri mevduat büyüklüğü 2014 sonunda 167 milyar TL düzeyine gelirken yıllık artış hızı yüzde 8’i gösteriyor. Milyoner mevduatında hesap sayısı ise 77 bin. Hesap sayısındaki artış ise yıllıkta yüzde 15. artış hızları 2013 yılında tutarda yüzde 38, hesap sayısında ise yüzde 29’du. 

DTH’lar son dönemde arttı riskten kaçınma eğilimi var 

Türk bankacılık sektöründe toplam finansal varlıkların 1.2 trilyon TL düzeyinde olduğunu ve bu varlıkların yüzde 77’sinin de mevduatta olduğunu anımsatarak “Mevduatın üçte biri de DTH’da. Daha önceki yıllarda mevduatta TL ve yabancı para dağılımı yarı yarıyaydı. Son dönemde döviz mevduatında bir miktar artış var. Bunun bir kısmı swaplarla açıklanabilir. Türkiye’de bireylerin riskten kaçınan bir yapısı var. Bugün bir döviz mevduatının ortalama getirisi yüzde 2’ler civarında. Stopajı düştüğünüz zaman yabancı para mevduatının getirisi yüzde 1.6. Eğer Türk Lirası’nda yüzde 8-9 getiriler varken bile üçte biri dövizde duruyorsa bu genel olarak riskten kaçınma eğilimi olarak değerlendirilebilir” açıklamasını yaptı. 

Akbank Private Banking’de ise müşteri varlıklarının yüzde 65’inin mevduat olduğunu kaydeden Galatalı, sektördeki yüzde 77’lik mevduat payına göre kendilerinde bu oranın 12 puan daha diğer yatırım enstrümanları lehine gelişim göstermesi ile ilgili olarak, “Biz yatırım alternatifl eri ile gidiyoruz ve ürüne yönlendiriyoruz. Fona yönlendirdiğinizde mevduattaki faiz rekabetinin dışına çıkartmış oluyorsunuz” dedi. 

Varlıklar İstanbul’da büyüyor çünkü hesabı İstanbul’da açıyor 

Özel bankacılık müşterilerinin eğilimi hakkında da bilgi veren Saltık Galatalı, 1 milyon TL’nin üstünde varlığı olan müşterilerin başka bir şehrin önde gelen ismi olsa da çeşitli nedenlerle hesaplarını İstanbul’da açmak istediğini bunun da doğal olarak İstanbul’daki varlıkların daha hızlı büyüdüğü sonucuna ulaşılmasına neden olduğunu da söyledi. Galatalı, bundan sonra aile fonlarını yönetmeye de talip olduklarını aktardı. 

Faiz indiriminin ‘söylentisi’ bile fonların çıkmasına neden oluyor 

Dolara karşı, tüm gelişmekte olan ülke para birimlerinin değer kaybettiğini, yılbaşından bu yana bakıldığında ise gelişmekte olan para birimlerine karşı TL’nin daha fazla değer kaybettiğinin görüldüğüne de işaret eden Galatalı, “Bu da içerideki faiz tartışmalarından kaynaklandı. Merkez Bankası, politika faizini indirdi ama para piyasasında çalışan üst bant faizi inmedi. Ancak bunun söylentisi bile sıcak para güdüsüyle buraya gelen fonların çıkmalarına sebep olabiliyor” dedi. MB’nın enfl asyona göre ölçülü faiz indirimleri yapabileceğini yani enfl asyonun 50 baz puan gerilediği yerde politika faizinde de 50 baz puan indirim yaparak ‘sıfır reel faiz’ uygulama politikasına gidebileceği öngörüsünde bulunan Saltık Galatalı, “Bunun daha üstünde bir indirim olabileceğini zannetmiyorum. Şu aşamada koridorun üst bandının indirilmesi zor görünüyor. Çok ciddi değer kaybetmiş bir TL var karşımızda. Enflasyondaki indirimden daha fazla üst bantta bir indirim 6 ay sonra daha fazla faiz artırımı baskısı getirebilir.” değerlendirmesini yaptı. 

Fed’in faiz artırım süreci ile ilgili olarak da Galatalı, “ABD faiz artırırsa bu artış kadar Türkiye’nin borçlanma maliyeti artar. Her şey Amerikan faizleri üzerinde bir değişkenle hareket ediyor. Piyasa, Fed’in 2015 sonu için 0.50, 2016 sonunda yüzde 1.25 faiz artışını fiyatlıyor. Böyle olursa 2015 bizim için iyi bir yıl olur. Fed faizinin yüzde 0.50 olduğu bir piyasa şartı bizi çok zorlamaz. Dünyada büyüyememe problemi var. Petrol fiyatları düşük, Avrupa’da parasal genişleme var. Likidite şartları aynı kalırsa Amerika’nın yaptığı kadar faiz artışının bize yansımaması söz konusu olabilir” diye konuştu.

Dolarda ana trendi dünya belirliyor  içerisinin etkisi sanılandan daha az

Akbank Özel Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Saltık Galatalı, son dönemde psikolojik sınır olan 2.5 TL’yi aşan kuru ve piyasaları değerlendirirken ana trendi dünyadaki gelişmelerin belirlediğini söyledi ve ekledi: “Gün içeride politik bir rahatsızlık olursa bize kurun yükselişindeki sebep oymuş gibi geliyor ama bütün gelişmekte olan ülkelerin kurlarına baktığınızda hepsinde kayıp var. Yurtdışındaki gelişmelere ek olarak, içeride piyasayı rahatsız edecek bir gelişme, üstüne tuz biber ekmiş oluyor. 2013’te Gezi olaylarında bile bu böyleydi. O dönemde de gelişmiş ülkelerden de para çıkıyordu. Ana trendde önemli olan Türkiye ve gelişmekte olan ülkelere bakıştır. İçerideki aksiyonların döviz artışına olan etkisi üçte bir, dörtte bir oranında etkiliyor” dedi. Galatalı, doları, herkesin izlediğini aktararak “Yükümlülükleri nedeniyle volatilite arttıkça açık pozisyonu olan kesimlerin aldığını gördük. İnsanlar şu anda ‘alayım, pozisyonumu kapatayım’ demiyor. Bekliyor. Seviyelerin kalıcı olup olmayacağı önemli. Bu da yurtdışına bağlı. 2.50 TL’de insanlar kendilerini döviz almak için rahat hissetmiyorlar” yorumunu yaptı.

8. defa Türkiye’nin en iyi özel bankası seçildi

Dünyanın önde gelen finans yayın grubu Euromoney’nin “En İyi Özel Bankacılık Ödülü”nü bu yıl da Akbank Private Banking kazandı. Böylece, Akbank Private Banking, Türkiye’nin 10 kez değerlendirmeye alındığı ödüle sekizinci kez uzanırken, ödülü altı yıl üst üste kazanmış oldu. Akbank Private Banking’den Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Saltık Galatalı, bu yıl her müşteriye özel bir yatırım danışmanı atamayı, profesyonel yatırımcılara daha hızlı hizmet vermeyi ayrıca ürün yelpazesini ‘kişiye özel yatırım fonları’ sunarak genişletmek istediklerini söyledi. Akbank Private Banking’in 5 bin 500 müşterisi bulunurken bunların 3 bini 1 milyon TL’nin üzerinde portföye sahip. Ağırlıklı olarak 2-3 bankada hesabı olan bu müşteri grubu aylık ortalama 650 milyon dolarlık türev, 1 milyar TL’lik döviz işlemi yapıyor.

Bu konularda ilginizi çekebilir