MÜSİAD 'Kur İstikrar Fonu' önerdi

MÜSİAD'ın Türkiye Ekonomi Raporu'nda yer alan önerilerinde, kesintisiz ve kaliteli demokrasinin sağlanması, işsizliği azaltıcı tedbirlerin alınması istendi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL  - Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) raporunda, özellikle euroda yaşanan düşüşün ithalatı kısa dönemde artırıp, dış ticaret dengesini negatif yönde etkileyeceği belirtilerek, bu dengesizliğe karşı tedbir olarak bir "Kur İstikrar Fonu" oluşturulması önerildi.

MÜSİAD'ın 2010 Türkiye Ekonomi Raporu'nda yer alan önerilerinde, kesintisiz ve kaliteli demokrasinin sağlanması, işsizliği azaltıcı tedbirlerin alınması istendi.

Düzenleme ve denetleme mekanizmalarının birbirinden ayrıştırılması, iş dünyası ile üniversite işbirliğinin geliştirilmesi önerilen raporda, diğer öneriler şöyle sıralandı:

"Euro- Avrasya ve Latin Amerika pazarlarının önemi göz ardı edilmemeli. İkincil reformlar hayata geçirilerek Türkiye'nin büyüme modeli revize edilmelidir. İstihdam ve verimlilik ekonomisi çatışmamalı, örtüştürülmelidir. Yeni dış ticaret strateji sevindirici ve ileriye doğru umut vericidir, şimdi ise sürecin bileşenlerinden üretim, finans, pazarlama ve istihdam ayakları da geliştirilerek, stratejinin etkinliği artırılmalıdır. Temel reformlar bir an evvel tamamlanmalıdır. Yargı reformunun, kamu yönetimi reformunun ve insan hak ve hürriyetlerini önceleyen katılımcı, çoğulcu ve demokratik yeni bir anayasanın yapılması gerekliliği bütün aciliyeti ile devam etmektedir. İşletmeler yapısal dönüşümlerini bu süreçte tamamlamalıdır. Kriz tedbirleri kısa vadeli taleplere değil, uzun soluklu dönüşüme odaklı olmalıdır."

'Balon ekonomisinin' önüne geçilmeli

Taksitlendirme ve 'kaldıraçlama' sisteminin kontrol altına alınması önerilen raporda, "Türkiye'de yaygın olan 'aşırı taksitlendirme' uygulaması da bir yandan kredi kartına dayalı borçlanmayı körükleyerek risk oluştururken, orta vadede bu durum tüketiciyi baskı altına almakta ve bireyin gelir gider dengesini kontrol etmesini imkansızlaştırmaktadır.

Ayrıca taksitlendirilirken artırılan fiyatlar nedeniyle enflasyonist bir baskı oluşturmaktadır. Bu meyanda taksitli fiyat ile peşin fiyatı birbirinden ayırmayan müesseselere müeyyideler uygulanmalı, taksit sayısı sınırlandırılmalıdır. Gayrimenkul Piyasasında Yaşanan 'balon ekonomisinin' önüne geçilmelidir" denildi.

Reel ekonomiyi "zehirleyen" gelişmelerin başında bu gayrimenkul balonunun şişmesinin geldiği, reel piyasalarla finans piyasası arasındaki makasın bu sebeple açıldığı, özellikle İstanbul başta olmak üzere Türkiye'nin bu tehditle karşı karşıya kalmak üzere olduğu vurgulanan raporda, gayrimenkul fiyatları belirlenmiş bölgelerde üst limit fiyatlarının belirlenmesi yoluna gidilmesi önerildi.

Raporda, özellikle euroda yaşanan düşüşlerin, Avrupa Birliği ülkelerinden Türkiye'ye yönelik ithalatı kısa dönemde artıracağı ve dış ticaret dengesini negatif yönde etkileyeceği belirtilerek, bu sebeple, bu dengesizliğe karşı bir tedbir olarak "Kur İstikrar Fonu" oluşturulması önerildi.

KOSGEB – Eximbank

KOSGEB ve Eximbank'ın kurumsallaşmasının tamamlanması gerektiği vurgulanan raporda, 2010 yılı için öncelikli sektörlerin tespit edilmesi, özellikle, inşaat, makine, tarım, gıda, turizm, sağlık, bilişim ve güncelliği nedeniyle de madencilik sektörlerinin mevcut durumunun analiz edilmesi, belirlenen gelecek projeksiyonlarına göre pozisyon alınması ve desteklenmesi gerektiği kaydedildi.

Enerji sektörü

Özellikle, enerji sektörü gibi çok kapsamlı bir alanda başlatılan özelleştirme çalışmaları sürecinde yerli girdi kullanımı konusunda bazı şartların dikkatlice konulması, enerji sektörünün dönüşüm sürecinde yerli yan sanayi ve know how becerisinin oluşturulmasının gerektiği belirtildi.

Raporda, "Hükümet birçok alanda gerekli öncelikleri doğru koymakta, süreçlerin takibini sivil topluma doğru aktarmakta ve kamu-özel sektör dayanışmasıyla sivil toplumla işbirliğini üst düzeyde tutmaktadır. Ancak, çalışmaların kanunlaşması, mevzuatlara aktarılması sürecinde bazı aksaklıklar yaşanmaktadır.

Bu sebeple, Türk Ticaret Kanununda olduğu gibi bekleyen yasaların etkinlikle hayata geçirilmesi konusunda, Hükümet ve muhalefet partileri daha aktif olarak hareket etmeli ve bu şekilde 2023 hedeflerine ulaşma adına birliktelik örneği göstererek ortak akılın oluşturulmasını sağlamalıdırlar" görüşüne yer verildi.

Raporda, MÜSİAD'ın 2010 büyüme tahmini yüzde 4-5, TÜFE tahmini yüzde 8-8,5 cari açık beklentisi 25-30 milyar dolar, işsizlik oranı tahmini de yüzde 13 olarak yer aldı.

MÜSİAD Başkanı Ömer Cihad Vardan

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Ömer Cihad Vardan, MÜSİAD'ın 2010 Türkiye Ekonomi Raporu'nun açıklandığı basın toplantısında, yeni dış ticaret stratejinin güçlendirilmesi ve bu sürecin bileşenlerinden üretim, finans, pazarlama ve istihdam ayaklarının geliştirilmesi gerektiğini söyledi.

"Türkiye'de hala ikinci nesil reformların tamamlanması gerektiği ortadadır. Biz hala yargı reformunun, kamu yönetimi reformunun gerekliliğini ve insan hak ve hürriyetlerini önceleyen katılımcı, çoğulcu ve demokratik yeni bir anayasanın yapılmasının aciliyetini koruduğunu ifade ediyoruz" diyen Vardan, özellikle küçük ve orta boy şirketlerin alternatif piyasalarda elde ettikleri kazançlarını yeniden işletmelerine yatırarak verimlilik odaklı dönüşümde kullanmaları gerektiğini kaydetti.

"Türkiye için yüzde 5 büyüme az"

Mali Kural'ın yerinde ve isabetli bir karar olduğunu söyleyen Vardan, yüzde 5'lik büyüme oranlarının ancak zor dönemler için kabul edilebileceğini, yapısal dönüşümleri gerçekleştirmeyi amaçlayan ve gelişmiş ülkeler sınıfına terfi etme hedefindeki Türkiye için bu oranın yeterli olmadığını belirtti.

Bugüne gelindiğinde, küresel krizin ikinci dalgasının Avrupa kıtasından gelme ihtimali olduğuna dikkati çeken Vardan, "Esasen krizin ilk dalgaları önlenmiş olsa da, krizin bozduğu diğer yapılar risk teşkil etmeye devam etmekte olup krize neden olan sisteme ise henüz istenen düzeyde dokunulmuş değildir. Bu bağlamda gerekli kurumsal düzenlemeler yapılmadığı gibi, sistemin arkasında yatan fikri ve felsefi düzeydeki düşünce iflası ile de yüzleşilmiş değildir" dedi.

Vardan, 2010 yılında yakalanan dünya genelindeki büyüme ivmesinin sağlam iktisadi temellere dayanmadığını, geçici olma riski taşıdığını ifade etti.

"Mega projeler üretilebilmek lazım"

Konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Vardan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın istihdamla ilgili açıklamalarına ilişkin olarak, MÜSİAD üyelerine mümkün mertebe eleman almaya çalışmalarını söylediklerini ve söylemeye de devam ettiklerini belirtti.

Vardan, enerji sektöründe, evden yazılım projesi gibi bilişim sektörlerinde ve gıda sektöründe mega projeler üretilebileceğini belirtti.

TÜSİAD-MÜSİAD buluşmasına ilişkin olarak da Vardan, "Bu önemli bir buluşmaydı. Türkiye'de ortak akıl oluşturma, bir araya gelip görüş bildirme noktasında bir başlangıcın yapılabileceğini gösterdik. İlk etapta ön görüşme yaptık ama tahmin ediyorum önümüzdeki günlerde bazı spesifik noktalarda tekrar bir araya geliriz. Aslında bunların hepsi normal, anormal olan ise hiç görüşmemek, hattı kesmek, koparmak. Anayasa görüşmelerinde gördük. Ülkede öyle bir hal olmuş ki anormalite normalmiş gibi mütalaa ediliyor" dedi.

 

Bu konularda ilginizi çekebilir