Öcalan'a 15 gün süre verildi

ANKARA - Terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın, avukatları aracılığıyla Anayasa Mahkemesi'ne yaptığı bireysel başvuruda, mahkeme kararlarının asıllarının eksikliği ve istenen tazminat miktarının belirtilmediği tespit edildi. Bireysel başvuru bürosu, bu belgelerin tamamlanması için 15 gün süre verdi.
 

Bireysel Başvuru bürosuna, Öcalan'ın avukatları Cengiz Yürekli, Mazlum Dinç, Rezan Sarıca tarafından başvuru yapıldı.

Dilekçede, Öcalan'ın doğum yeri ve tarihi Halfeti/Şanlıurfa ve 14 Nisan 1949 olarak yazılırken, yazışma adresi İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi Mudanya/Bursa olarak belirtildi.

Terör örgütü elebaşı Öcalan'ın Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduğu, 13 yıldır İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'nde hükümlü olarak cezasını infaz ettiği kaydedildi.

Dilekçede, 13 yılın 10 yılını tek kişilik İmralı Ada Cezaevi'nde geçirdiği, 17 Kasım 2009 tarihinde ise 5 hükümlünün daha İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'ne nakledildiği ifade edildi. Dilekçede, başvurucunun gerek anayasa gerekse de Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi'nce güvence altına alınan bir dizi haklarının ihlal edildiği savunuldu.

 

 

Yerel başvuru süreçleri sonuçsuz kaldığından Anayasa Mahkemesi'ne başvuru zorunluluğunun doğduğu öne sürülen dilekçede, hak ihlallerine ilişkin iddialara yer verildi.

Öcalan'ın ''Kürdistan Devrim Manifestosu, Kürt Sorunu ve Demokratik Ulus Çözümü (Kültürel Soykırım Kıskacında Kürtleri Savunma)'' isimli çalışması basım aşamasında iken Terörle Mücadele Kanunu 10. maddesi ile görevli İstanbul 2 No'lu Hakimliği'nce 21 Eylül 2012'de el konulmasına karar verildiği belirtildi.

Çalışmaya, ''...kitabın yazarının silahlı terör örgütü kurma ve yönetme suçundan hükümlü Abdullah Öcalan olduğu, kitabın kapağında Irak, İran ve Türkiye topraklarında bir bölgenin ayrılmış ve içi yazılarla belirginleştirilmiş olduğu, kitabın içeriğinde ise silahlı terör örgütü PKK propagandası yapıldığı anlaşılmıştır'' gerekçeleriyle 5187 sayılı Basın Kanunu'nun 25/2 maddesi uyarınca el konulduğu ifade edildi.

İstanbul 2 No'lu Hakimliği kararına karşı 27 Eylül 2012'de yapılan itirazın, İstanbul 3 No'lu Hakimliği'nce 9 Ekim 2012'de reddedildiği, bunun üzerine bu karara karşı da 8 Kasım 2012'de itiraz edildiği anlatılan dilekçede, bu itirazın da reddedildiği anlatıldı.

Dilekçede, söz konusu ret kararının 7 Aralık 2012'de tebliğ edildiği, bu tarihte kesinleşen yerel hak arama sürecini bir aylık yasal süresi içerisinde Anayasa Mahkemesi'ne taşıma zorunluluğu doğduğu kaydedildi.

Dilekçede, başvurucunun gördüğü maddi ve manevi zararların tazmini ile ücretler ve masrafların kamu tarafından ödenmesine karar verilmesi istendi.

 

 

Başvuruyu inceleyen Bireysel Başvuru Hukuk Bürosu, iç hukuk yollarının tüketildiğine dair mahkeme kararlarının asıllarının başvuru ekinde bulunmadığını tespit etti.

Maddi ve manevi zararın tazminin istendiği başvuru dilekçesinde, istenen tazminat miktarının yazılmaması da eksiklik olarak kabul edildi.

Eksikliklerin giderilmesi için 15 gün süre verildi.

Eksiklikler tamamlanıp tekrar başvuru yapıldıktan sonra Bireysel Başvuru Bürosu'nda inceleme, belgelerde herhangi bir eksiklik olup olmadığı yönünden tekrar yapılacak. Başvuruda eksiklik saptanmazsa, kabul edilebilirlik ve kabul edilemezlik kararını verecek komisyonlara gönderilecek.