Perinçek'in çapraz sorgusu tamam
İP Genel Başkanı Perinçek, dünkü sorulara verdiği cevaplarda eksik kalan noktaları açıkladı
İSTANBUL - Ergenekon davasında tutuklu olarak yargılanan İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek'in çapraz sorgusu tamamlandı.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonda görülen duruşmada çapraz sorgusuna devam edilen İP Genel Başkanı Doğu Perinçek, dünkü sorulara verdiği cevaplarda eksik kalan noktaları açıklamak istediğini belirterek, "Devletin Yeniden Yapılandırılması Belgesi"ne ilişkin açıklamalarda bulundu. Perinçek, belge ile Kuddusi Okkır'a ait olduğu iddia edilen belge arasında hiçbir benzerlik bulunmadığını savundu.
Hüseyin Gülerce, Nazlı Ilıcak ve Mümtazer Türköne'nin yazılarında, kendisinin savunmasına yer vererek, "Hüseyin Kıvrıkoğlu'nu 1 numara olarak gösterip, sizi yakarım" mesajı verdiği yönünde yorumlar yaptıklarını belirten Perinçek, şu görüşleri savundu:
"Benim karakterimdeki bir insan böyle alçakça bir tavrı benimsemez. Ben şemadan söz ettim. Bu tutanaklarda da bellidir. Şemada Hüseyin Kıvrıkoğlu'nun 1 numara olduğunu söyledim. Bu şemanın da bir tertip nedeniyle hazırlandığın anlattım. ABD, 2001-2002 yılında erken seçime gidilmesi ve Hilmi Özkök'ün Genelkurmay Başkanı yapılması için bir tertip hazırladı. Bu tertip de amacına ulaştı. Orgeneral Kıvrıkoğlu, Orgeneral Karadayı ve diğer komutanlarımız Türk milletine layık olduklarını kanıtlamış değerli komutanlarımızdır. Benim onlara "sizi yakarım" demem, ahlakıma, vicdanıma, karakterime uygun değildir."
Söz alan tutuklu sanıklardan Aydın Yüksek, Perinçek'e Hizbullah terör örgütünün Diyarbakır Çevik Kuvvet'te eğitildiğine dair iddiada bulunduğunu, bu konuda kanıtı olup olmadığını sordu.
Perinçek, bu konudaki yayının 2000'e Doğru Dergisi'nde yapıldığını ifade ederek, yayının ardından Diyarbakır'da görevli 2 arkadaşlarının öldürüldüğünü iddia etti. Doğu Perinçek, MİT Müsteşarı Emre Taner'in Hizbullah'ı kullandıklarını söylediğini ileri sürerek, "İftira etmediğimiz buradan çıkıyor" dedi.
Geçmişte Diyarbakır'da görev yaptığını ve böyle bir şeyin mümkün olmadığını anlatan Aydın Yüksek, Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün tarafından kendisini ilgilendiren konularda soru sorması için uyarıldı. Perinçek, tutuklu sanıklardan Mehmet Fikri Karadağ'ın, kendisini tanıyıp tanımadığına ilişkin sorusuna, "davadan önce tanışmadığı" yanıtını verdi.
Tutuklu sanık Hayretin Ertekin'in sorusu üzerine de Perinçek, soruşturmada delillerin tamamen kanunsuz olarak toplandığını öne sürdü.
"Aydınlık dergisi partinin resmi organı değil"
Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün de, Perinçek'e İP, Aydınlık dergisi ve Ulusal Kanal'ın neden aynı binada olduklarını sordu. İstanbul'daki binanın birinci katındaki iki odada kendisinin çalıştığını anlatan Perinçek, binanın ilk iki katının partiye, üçüncü, dördüncü ve beşinci katlarının da Ulusal Kanal ve Aydınlık dergisine ait olduğunu söyledi.
Aydınlık dergisinin partinin resmi organı olmadığını kaydeden Perinçek, başyazarı olarak bazı konularda kendisine danışıldığını anlattı. Perinçek, Ulusal Kanal'ın özerk bir kuruluş olduğunu, iki kuruma yöneticilik yapacak zamanının olmadığını belirtti.
Başkan Şengün, Perinçek'e, "Aydınlık'ta gizli belge yayınlanmadan önce size soruluyor mu?" sorusunu yöneltti. Perinçek ise başyazar olması nedeniyle ve tecrübelerinden dolayı bazen danıştıklarını, yönetimde bir payının olmadığını ileri sürdü. Doğu Perinçek, partinin genel merkez binası ile İstanbul İl binasının krokilerini mahkemeye sunacağını bildirdi.