Piyasalarda yaşanan sert satışların ardından toparlanma çabası

Serdar PAZI / Finansinvest

Dünyada emtia fiyatlarının önde gelen belirleyicisi olan Çin’de ekonomik büyümenin beklentilerin altında kalmasıyla talep baskısı azalıyor. ABD’de petrol üretiminin dağıtımı konusunda atılan adımlar ile dışa bağımlılık oldukça azalmış durumda. Ayrıca kaya gazı üretimi, alternatif enerji kaynaklarına yönelim vb. gibi gelişmeler de fiyatları baskılamakta. Ancak Kırım konusunda Rusya’nın geri adım atmaması ile başlayan süreçte Rusya’ya uygulanan yaptırımların etkisi kadar petrol fiyatlarının öngörülemeyen ve önlenemeyen düşüşünün de Kremlin’i biraz daha işbirliğine zorlamak anlamında araç olarak kullanıldığı da önemli bir tartışma konusu. Yaşanan gelişmeler kaçınılmaz olarak başta emtia üreticisi ülkeler olmak üzere gelişmekte olan piyasaları da tedirgin etmiş durumda. TL varlıklar düşük petrolün cari açık problemini azaltacağı beklentisi ile uzun süre pozitif ayrıştıktan sonra, kaçınılmaz olarak global türbülanstan etkilendi. Endeks 79 bin seviyesinin altını test ederken, dolar kuru 2.41 ile yeni zirve gördü, TL likiditesini azaltarak kur volatilitesini düşürme gayreti içinde olan Merkez Bankası tarafından uygulanan sıkı para politikası ile gösterge tahvil bileşik faizi %9’a yükseldi. Rusya Devlet Başkanı Putin’in dün yapılan basın toplantısında verdiği nispeten ılımlı mesajlar ve önceki gün açıklanan Fed faiz kararının korkulduğu gibi fazla şahin olmaması ile piyasalar yılın son iki haftasını biraz daha olumlu bir noktada kapatma gayreti içerisinde olabilir, son günlerde görülen belirgin toparlanma çabası da bu duruma işaret ediyor. Petrol fiyatlarındaki düşüşün hız kesmesi ve fiyatların 60 dolar varil civarına yerleşmesi, Rus rublesindeki değer kaybının sınırlanması bu yönde yaşanacak gelişmelerin ilk aşamasını oluşturuyor. Yine de geçtiğimiz yıldan farklı olarak bizim dışımızdaki faktörlerden beslenen krizin tam anlamıyla geride kaldığını söylemek aşırı iyimser bir yaklaşım olacaktır düşüncesindeyiz.