"Aile sigortasını getireceğiz"
CHP lideri Kılıçdaroğlu, "Hiçbir aile kimseye avuç açmamalı. Biz sosyal yardımı da nakit olarak kadının banka hesabına yatıracağız. Kadın gidecek, her ay düzenli parasını çekecek. Kimse onun yoksul olduğunu bilmeyecek" dedi
GİRESUN - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin şu anda bir numaralı sorununun işsizlik olduğunu belirterek, "İşsizlik varsa bir toplumda bütün kötülükleri görebilirsiniz. 12 yıldır iktidardalar. Türkiye'nin bir numaralı sorununu çözemediler. Sözüm söz, bu millete söz. İlk çözeceğimiz sorun işsizlik sorunu olacak." dedi.
Kılıçdaroğlu, çeşitli programlara katılmak üzere geldiği Giresun'da bir otelde, sivil toplum kuruluşları ile bir araya geldi. Basına kapalı gerçekleşen toplantının ardından 19 Eylül Spor Salonunda patisinin bölge toplantısına katılan Kılıçdaroğlu, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'nin içinde bulunduğu durumu herkesin bildiğini ve ortak kaygıların olduğunu savundu.
Çağdaş dünya üyelerinin, Türkiye'de yaşananları büyük bir kaygıyla izlediğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Hayatın her alanında sorunlar, hayatın her alanında kaygılar var. O zaman şu soruyu kendimize sormamız gerekiyor, 'Türkiye'yi çağdaş anlamda, Mustafa Kemal Atatürk'ün koyduğu ilkeler çerçevesinde yönetecek olan parti hangisi olmalıdır?'. Bize bir görev düşüyor, hepimize bir görev düşüyor. Ülkeyi yönetmeye hazırız, ülkeyi yöneteceğiz. Karanlıkları aydınlığa çıkaracağız. Bu bizim boynumuzun borcudur" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet Halk Partisinin iktidar olmasını engellemek için bazı söylemlerin dile getirildiğini belirterek, şöyle devam etti:
"Efendim, 'CHP iktidar olursa memleketi yönetemez'. Şu soruyu sorun onlara, 'Devleti kuran, devleti yeniden inşa eden bir parti hangi gerekçeyle devleti yönetemez?'. Devleti kurduk ama nasıl kurduk? 'Çağdaş uygarlık yolunda bir devlet olsun' dedik. Demokrasiyi, çok partiliyi hayata geçiren bir parti hangi gerekçeyle devleti yönetemez. Üniversitelere özerkliği getiren, grevi, toplu sözleşmeyi getiren işçilere hak getiren hangi gerekçeyle devleti yönetemez. Hukuku, hukukun üstünlüğünü getiren bir parti hangi gerekçeyle devleti yönetemez. Ama birşey var, 'Mevcut iktidar gibi devleti yönetemez' diyorlarsa doğrudur. Biz onlar gibi devleti yönetemeyiz."
Ahlakçı değerleri yüksek bir parti olduklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, kul hakkı yemeyen ve her kuruşun hesabını verebilecek bir parti olduklarını anlattı.
Bütün hukuk istemlerinin temelinde ahlak olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, "Ahlakın egemen olduğu bir toplumda devleti yönetmek çok kolaydır. Hukuk ne demektir? Her yurttaşa aynı kuralların uygulanması demektir. Ali'ye başka kural, Veli'ye başka kural olmaz. 2 lira çaldı diye 12 yaşındaki çocuk 10 yılla yargılanacak. Malı tırlarla götürecek, ona adaletin eli ulaşmayacak. Böyle bir düzeni biz kabul etmiyoruz" ifadelerini kullandı.
"Kadınlar toplumun en güçlü kesimi olmalı"
Kılıçdaroğlu, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma fonunun merhum Turgut Özal zamanında kurulduğunu anlatarak, şunları kaydetti:
"Sosyal dayanışmayı en geniş uygulayan parti Demokratik Sol Parti, yani rahmetli Bülent Ecevit'in zamanında oldu. Sanıyorlarki yardımlar AKP iktidarı ile başladı. Hayır, yardımların tarihine baksınlar. En geniş şekilde uygulayan parti, dediğim gibi rahmetli Bülent Ecevit'in zamanında oldu. Engellilerin, yoksulların yanında oldu. Biz onu bir adım daha ileriye götürdük. 'Aile sigortasını getireceğiz' dedik. Bu seçimlerde de kullanacağız. Hiçbir aile kimseye avuç açmamalı. Hiçbir ailede hiçbir çocuk yatağa aç girmemeli. Kadınlar toplumun en güçlü kesimi olmalı. Biz sosyal yardımı da nakit olarak kadının banka hesabına yatıracağız. Kadın gidecek, her ay düzenli parasını çekecek. Kimse onun yoksul olduğunu bilmeyecek."
"Buradan sosyal yardım alan bütün yurttaşlara sesleniyorum" diyen Kılıçdaroğlu, "Sana verilen sosyal yardım onların götürdüklerinin artığıdır. Göreceksin Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında sosyal yardım bugünkünün en az iki katı olacaktır. Çünkü biz yedirmeyeceğiz, ısrarla söylüyoruz. Birilerinin malı götürmesine izin vermeyeceğiz. Her kuruşun hesabını vereceğiz. Türkiye zengin bir ülke, güçlü bir ülke. Sosyal devlet sosyal devletliğini yapacak" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin şu anda bir numaralı sorununun işsizlik olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, "İşsizlik varsa bir toplumda bütün kötülükleri görebilirsiniz. 12 yıldır iktidardalar. Türkiye'nin bir numaralı sorununu çözemediler. Sözüm söz, bu millete söz. İlk çözeceğimiz sorun işsizlik sorunu olacak. Eğer sosyal devlet varsa önce şu soruyu soracağız, 'Niye sosyal devlet diyoruz?' Çünkü sosyal devlette odak, insandır, insanın ve ailenin mutluluğudur, huzurudur. Bir devlet bunu sağlarsa sosyal devlet olur. İşsizlik var, nasıl çözüleceğini bilmiyorlar. Çünkü onların çocukları işsiz değil. Onların çocuklarının yatak odalarında boy boy para kasaları var. Dolarlar var, eurolar var. İşsizlik, kahvede oturan Mehmet efendinin çocuğu işsiz. Onun nesi var? Onun sadece hüznü ve dramı var. Ona sahip çıkmak sosyal demokrat bir parti olarak Cumhuriyet Halk Partisi'nin namus borcudur."
"Dış politikada İktidar, muhalefet olmaz"
Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin komşularıyla kavgalı olduğunu öne sürerek, "Ne diyorlardı? 'Dış politikada sıfır sorun olacak'. Geldiğimiz noktada sıfır komşu oldu. Bütün sınırlarımız yol geçen hanı. İsteyen istediği yere gidip geliyor. Terör Türkiye'nin içine çekilmeye başlandı. Dış politikada yeni bir anlayışın egemen olması lazım. Dış politikanın milli olması lazım. Dış politikada iktidar, muhalefet olmaz. Dış politikada tek yürek olunur. Ama nasıl? Cumhuriyetin değerlerini koruyarak, 'Yurtta barış dünyada barış' diyerek. Bütün komşularımızla beraber huzur içinde yaşayarak. Komşularımızın içişlerine müdahale etmeyerek. Eğer bunu yapabilirsek, o zaman Türkiye saygın bir ülke olur."
Namusla, ahlakla, hesap vererek bu ülkeyi yöneteceklerinin altını çizen Kılıçdaroğlu, zenginleşerek değil halkın zenginleşmesini sağlayarak ülkeyi yöneteceklerini söyledi.
Üç büyük kentte metro yapıldığını ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"İstanbul ve Ankara metroyu bitiremedi. 'Param yok' dedi. En son Ulaştırma Bakanlığı aldı, şimdi metroyu yapıyorlar. İstanbul'da metronun kilometresini 145 milyona yapıyorlar, eski parayla 145 trilyon lira. Ankara'da kilometresini 100 milyona yapıyorlar, yani 100 trilyona. İzmir, o da yapıyor, o da 60'a yapıyor. Yüzde yüzden daha düşük fiyat. Biz belediyelerde halka da hizmet ederiz. Türkiye genelinde hem kendi ülkemize hem dünyaya hizmet ederiz. Çünkü biz bu ülkeyi seviyoruz, bayrağımızı seviyoruz, toplumu seviyoruz. Hizmet etmek istiyoruz. Her kişiye yapılmış hizmeti Hakk'a yapılmış hizmet olarak kabul ediyoruz."