"İddianame yalanlarla dolu"

ANKARA - İşçi Partisi (İP) Genel Başkan Yardımcısı Hasan Basri Özbey, 'Ergenekon' davası iddianamesinin "yalanlarla dolu olduğunu" ileri sürdü.  Özbey, "İddianamedeki her yalanı ortaya dökeceğiz" dedi. 

Özbey, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Güngören'de dün meydana gelen saldırıyı kınadıklarını bildirdi. Özbey, "1 milyon insanın telefonunu dinleniyor ama demek ki terör örgütleri dinlenmiyor. Başta İçişleri Bakanı olmak üzere tüm sorumluları istifaya davet ediyoruz" dedi. 

Özbey, "Ergenekon" iddianamesinin yalanlarla dolu olduğunu ileri sürerek, iddianamenin "Ergenekon Analiz Yeni Yapılanma Yönetim ve Geliştirme Projesi, İstanbul 29 Ekim 1999" isimli dokümana dayandırıldığını, bu dokümanının "Ergenekon Terör Örgütünün" varlığının temel kanıtı sayıldığını kaydetti.  İddianamede, söz konusu dokümanın "Veli Küçük'ün talimatıyla Doğu Perinçek, Hasan Yalçın, Deniz Bilge ve emekli albay Suphi Karaman ile birlikte Bilecik'te hazırlandığı iddiasının yer aldığını" anımsatan Özbey, Perinçek'in 1990'lardan itibaren devlet koruması altında olduğunu, gittiği her yere devletin kendisine verdiği güvenlik görevlilerin de beraberinde geldiğini ifade etti. Özbey, bu nedenle Perinçek'in gittiği yerlerin devlet tarafından bilindiğini ve Bilecik'te böyle bir buluşma ve toplantının olmadığını öne sürdü.  Özbey, 2455 sayfalık iddianamenin "kes yapıştır" yöntemiyle hazırlandığını ileri sürdü. 

"Önceden haberdar olanlar var" 

İddianamede, "bu belgelerin örgütün yöneticileri Veli Küçük, Doğu Perinçek ve örgüt üyesi Tuncay Güney'den elde edildiği"nin belirtildiğine dikkati çeken Özbey, oysa bu belgelerden çok önce haberdar olan ve gazetelerinde yayımlayanların olduğunu kaydetti. Özbey, iddianamede Tuncay Güney'den "örgüt üyesi" olarak söz edilmesine karşın hakkında dava açılmamasının da manidar olduğunu söyledi. 

"Doğu Perinçek'in, yazdığı iddia edilen bu belgeden", ilk defa 2006 yılının Mayıs ayı sonlarına doğru haberdar olduğunu savunan Özbey, Perinçek'e belgeyi Sabah gazetesi Ankara bürosuna yaptığı ziyaret sırasında kendisiyle röportaj yapan Aslı Aydıntaşbaş'ın gösterdiğini ve bir fotokopisini Perinçek'e verdiğini öne sürdü. Bu belgeden ilk bahseden kişinin ise gazeteci Fehmi Koru olduğunu ileri süren Özbey, Koru'nun, Taha Kıvanç imzasıyla Yeni Şafak gazetesinde yayımlanan 30 Nisan 2001 ve 1 Mayıs 2001 tarihli yazılarında belgeyi çok önceden bildiğini açıkladığını kaydetti. Şu anda medyada herkesin, örgütün 1 numarasının kim olduğunu araştırdığını ifade eden Özbey, iddianamede bu kişinin çok ayrıntılı tarif edildiğini, ancak "Savcı Zekeriya Öz'ün 'sadece ayakkabı numarasına tespit edemedik' dediği kişiyi bulmak için bir çaba içerisinde olmadığını" iddia etti. 

"Kriz derin" 

İşçi Partisi'nin, "ABD ve AB'nin Türkiye'yi hedef alan uygulamalarına karşı olanların odağı olduğunu" iddia eden Özbey, özetle şu görüşlere yer verdi: 

"Amerikancı Gladyo, senaryo daha 2001 yılında yazmıştır. 2001 yılında tutturulamayan Ergenekon Operasyonu 2008'de yeniden tezgaha konmuştur. Kriz derindir. ABD'nin Büyük Orta Doğu Projesi (BOP) karaya oturmuştur.  SüperNATO, İtalya'daki adıyla Gladyo, bir NATO gerçeğidir. ABD, NATO ülkelerini bu yasa dışı ve gizli örgütle denetler, hatta yönetir. Bu örgütü Türkiye'ye anlatan, öğreten, içini dışını ortaya seren, bu uğurda şehitler vermiş olan parti, İşçi Partisi'dir. Bugün Ergenekon tertibini yürüten örgüt, aynı örgüttür. İster 'Kontrgerilla', ister 'Gladyo' adını verin, NATO içindeki isimlendirmeyle, işte o, SüperNATO'dur. Ergenekon Terör Örgütü  yoktur, Türkiye'nin başına bela olan SüperNATO örgütü Gladyo vardır. Türkiye'nin bağımsız ve demokratik bir ülke haline gelmesi için devletin içinden de toplumun içinden de bu örgütün kazınması şarttır."