"Kabahat sizde değil, bizde"

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "Kürt sorununun çözümü konusunda kendi çözümlerimizi bölge halkına yeteri kadar anlatamadık. Kabahat sizde değil, bizde" dedi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

DİYARBAKIR - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Diyarbakır'da bir düğün salonunda partisince düzenlenen "Geleceği Birlikte Kuruyoruz Diyarbakır Buluşması" toplantısında yaptığı konuşmada, bu ülkede çözülemeyecek hiçbir sorunun olmadığını söyledi. 

Anaların çocuklarını güler yüzle huzur içinde askere, okula göndermesini istediklerini belirten Kılıçdaroğlu, "Barışa susamış bir toplumuz. Kavgadan bıktık. Huzur içinde yaşamak istiyoruz. Herkesin işi, herkesin aşı olsun istiyoruz. Herkes birbirini kucaklaşın istiyoruz. Aynı gemideyiz aynı gemide kararlılıkla yol alacağız. Kimsenin endişesi olmasın. Yeter ki ortak aklı egemen kılalım, bir araya gelelim ve düşüncelerimiz farklı bile olsa saygı içinde birbirimizi dinleyelim" diye konuştu.

Adalet ve özgürlüğü her ortamda savunacaklarını dile getiren Kılıçdaroğlu, "Benim karnım doyuyor komşum açsa ve ben ses çıkarmıyorsam orada adaleti bulamazsınız. Sosyal adalet budur. Herkesin karnı doyacak. Adaleti ve özgürlüğü her ortamda savunacağız. Adalet ve özgürlük ancak demokratik bir rejim ile olur. Demokrasiyi de savunacağız" dedi.

"30-35 yıldır sorunu çözmeyi güvenlik güçlerine havale ettiler"

"30 yılı aşkındır ortada bir sorun var kimisi Kürt sorunu, kimisi Türk sorunu, kimisi Güneydoğu sorunu diyor adı ne olursa olsun ortada bir gerçek var. Ortada bir sorun var ve 30 yıldır devam ediyor mu ediyor" diyen Kılıçdaroğlu, "Çıktık şunu söyledik CHP olarak bu sorun güvenlik önlemleri ile çözülemez dedik. Bu sorunun çözümü için aklı egemen kılmalıyız. 30-35 yıldır sorunu çözmeyi güvenlik güçlerine havale ettiler. Kimler siyasiler çözün dediler çözülmüyor. 30 yıllık tecrübe yetmedi mi hala, akan kan yetmedi mi hala. 30 yılın sonuna geldik 35 yıldır sorunu demokrasi ve özgürlükle çözeceğiz" değerlendirmesini yaptı.

Fabrika, iş, aş, barış, demokrasi ve özgürlük sözü veren Kılıçdaroğlu, "12 yıllık süre verdiniz Adalet ve Kalkınma Partisi'ne. Ben 12 yıl değil 4 yıllık süre istiyorum. Fabrika, iş, barış, demokrasi, özgürlük ve aş sözü veriyorum" diye konuştu.

"Diyarbakır Cezaevi 'insanlık müzesi' olsun"

Kılıçdaroğlu, "hapishane sözü verenler o hapishanelerde nelerin olduğunu biliyorlar mı? Hangi dramların yaşandığını. Diyarbakır hapishanesinin dili olsa neler anlatırdı" diyerek şunları söyledi:

"Bu bölge büyük acılar yaşadı. Bu acıları bilmeliyiz. Bir daha bu acılar yaşanmasın diye  Diyarbakır Cezaevi 'insanlık müzesi' olsun diyoruz. Milletvekillerimiz, genel başkanlarımız, il yöneticilerimiz tutuklandı, il başkanlarımız öldürüldü, hapishanelere atıldı, işkence gördüler. Sadece Diyarbakır'da değil Mamak'ta, Metris'te oldu, Zincirbozan'da oldu. Biz hiçbir zaman acılarımızı propaganda konusu yapmadık. Hasan Hüseyin'in dediği gibi acıyı yüreğimizin bir tarafında tutup, aynı acıları başkaları yaşamasın diye mücadele ettik ama onlar bizim acılarımızı istismar ediyorlar. Buna izin vermeyin, buna izin vermeyeceğiz asla." 

"Kabahat sizde değil, bizde"

CHP'ye yapılan eleştirilerin yapıcı olduğu sürece başının üstünde yeri olduğunu aktaran Kılıçdaroğlu, her eleştiriye saygı gösterdiğini ve hiçbir zaman sırtını dönmediğini belirtti.

"Kürt sorununun çözümü konusunda kendi çözümlerimizi bölge halkına yeteri kadar anlatamadık kabahat sizde değil, bizde" diyen Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:

"Dedik ki bu sorunu parlamento zemininde çözmemiz lazım. Bir araya gelmemiz lazım, oturup konuşmamız lazım, bir toplumsal mutabakat sağlamamız lazım. Türkiye'nin bu kadar derin, köklü sorunu parlamento zeminin dışında çözemezsiniz, 'hayır çözeriz' dediler Çözüyorsanız buyurun size kredi açıyoruz. Buyurun çözün. Hemen bağırdılar 'senin kredine ihtiyacımız yok. Sen zaten kendi kredine muhtaçsın' eyvallah dedik. Diyorlar ki bazen CHP barışçıl barışı savunan bir parti değildir. Hayatımda duyduğum en saçma sözlerden biri bu. Ne demek bu? CHP Kobanili Kürt'e Şengalli Ezidi'ye Kerküklü Türkmen'e Halepli Arap'a karşı IŞİD'ın yanında yer almayacak kadar onurlu ve ahlaklı bir parti."

Kılıçdaroğlu, konuşması esnasında partililerin "Kemal Başbakan" sloganı atması üzerine, "O da olacak inşallah" dedi.

Bu konularda ilginizi çekebilir