”Riskli doğumlu hastayı kabul edememe lüksümüz yok”
Sağlık Bakanlığı Müsteşarı, bilimsel komisyonun hazırlayacağı rapora göre alınması gereken tedbirlerin uygulamaya sokulacağını belirtti
ANKARA - Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, "Hastanenin kapısına gelen, yoğun bakım gerektiren ve riskli doğumlu hastayı kabul edememe lüksüne sahip değiliz. Bunun için de yükü dengeli şekilde dağıtabilecek planlama ve dağıtım şeması yapmak zorundayız" dedi.
Hekimevi'nde verdiği iftar yemeğinde basın mensuplarıyla bir araya gelen Gümrükçüoğlu, İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ndeki bebek ölümlerine ilişkin bir soru üzerine, oluşturulan bilimsel komisyonun hazırlayacağı rapora göre alınması gereken tedbirlerin uygulamaya sokulacağını bildirdi. Söz konusu hastanede 12 saat içinde 13 bebeğin ölümünden büyük üzüntü duyduklarını ifade eden Gümrükçüoğlu, bu tür ölümlerin tekrar yaşanmaması için her türlü tedbirin alınacağını söyledi.
Gümrükçüoğlu, bir başka soruya karşılık, Ekim ayında özel ve üniversite hastanelerinin yetkilileriyle bir araya gelecekleri toplantıda, yenidoğan üniteleriyle ilgili uygulamaya sokulacak planları görüşeceklerini bildirdi. Toplantıda bir yol haritası geliştirileceğini anlatan Gümrükçüoğlu, şunları kaydetti:
"Son yıllarda 'tüp bebek' diye tabir ettiğimiz çoğul gebelikler sonucunda düşük ağırlıklı bebekler dünyaya geliyor. Tüp bebek merkezleri, yenidoğan yoğun bakımı olan bir hastaneyle bağlantılı olurlarsa, dünyaya gelecek tüp bebeklerin yoğun bakım ihtiyaçlarını karşılayabilecekler. Bu, görüşülecek konulardan birisi. Ayrıca, toplantıda ülkedeki yenidoğan ünitelerinin tıbbi ve teknik imkanlarının gözden geçirilmesi ve geliştirilmesi üzerinde de durulacak."
Gümrükçüoğlu, bundan 7-8 yıl önce yenidoğanların bakımı konusunda ülkede yeterli alt yapı bulunmadığını, ancak yenidoğan üniteleriyle ilgili yürütülen çalışmalar sonucunda iyi bir noktaya gelindiğini belirterek, Sağlık Bakanlığına bağlı hastanelerde 2002'de 39 olan yenidoğan merkez sayısının 2008'de 156'ya, yoğun bakım yatak sayısının 665'ten 3 bin 306'ya, donanımlı nakil kuvöz sayısının 158'den 784'e, suni solunum cihazı sayısının 252'den bin 380'e çıkarıldığını bildirdi. Gümrükçüoğlu, bebek ve anne ölüm hızının son 5 yılda önemli oranda düştüğünü, yenidoğan uzmanı ve hemşire sayısının da büyük artış gösterdiğini kaydetti.
" Yeni bir bebek kaybı yok"
İzmir İl Sağlık Müdürlüğü'nden yapılan yazılı açıklamada, klinikteki 27 bebeğin durumlarında olumsuz bir gelişmenin gözlenmediği kaydedildi. Açıklamada şunlar kaydedildi:
"25 Eylül saat 09.00 itibarıyla Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yeni Doğan Prematüre Kliniği'nde yeni bir bebek kaybı olmamıştır. Mevcut 27 bebeğin durumlarında olumsuz bir gelişme gözlenmemiş olup, solunum cihazında izlenen bebeğimiz kalmamıştır. Yine bugün itibarıyla 15 bebeğimizde ağızdan beslenmeye geçilmiştir."
Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde geçen hafta sonunda peş peşe bebek ölümleri yaşanmış, sayının kısa sürede 13'e ulaşması üzerine Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Servisi karantinaya alınmış, yeni bebek kabulü durdurulmuştu.