Sabih Kanadoğlu hakkında yapılan işlem soruldu

Ergenekon davasına bakan mahkeme heyeti, Kanadoğlu hakkında ne gibi bir işlem yapıldığının İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na sorulmasını istedi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

İSTANBUL - İkinci "Ergenekon" davasına bakan mahkeme heyeti, Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu hakkında ne gibi bir işlem yapıldığının İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na sorulmasına ve telefon görüşmelerinin Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'ndan istenmesine karar verdi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada alınan kararlar, mahkeme heyetine başkanlık yapan üye yargıç Hasan Hüseyin Özese tarafından açıklandı.

Sanık Adil Serdar Saçan ve avukatının istekleriyle ilgili olarak üzerinde birleştirme kararı verilen bu dosyada el konulan tüm CD ve DVD'lerin kopyalarının alınması hususunda gerekli bilirkişi tahkikatı yaptırılması yönünde mahkemenin üye yargıcı Hüsnü Çalmuk'un naip yargıç olarak görevlendirilmesi ve bu konuda kendisine tam yetki verilmesi kararlaştırıldı.

Mahkeme heyeti, sanık Mustafa Levent Göktaş ve avukatlarının istekleriyle ilgili, Göktaş'ın kendisine ait 2 adet cep telefonu ile dilekçesinde belirttiği sanık Sinan Aygün'e ait telefonlar, ayrıca Levent Bektaş, Koçero Saluçi ve başka dosya sanığı Vedat Yenerer'e ait telefonlar arasında ilk tesis tarihinden itibaren son kullanım tarihine dek kaç kez mesaj alma ve verme işlemi yapıldığının sorulması ve varsa mesaj içeriklerinin istenmesi için ilgili iletişim hizmetleri müdürlüklerine yazı yazılmasına karar verdi.

Emanet memurluğuna müzekkere yazılarak, sanık Mustafa Levent Göktaş'ın avukatlık bürosunda ele geçtiği ileri sürülen 51 no'lu DVD'nin tetkik ve iade edilmek üzere istenmesini, gerekli incelemenin mahkemece yapılmasından sonra bilirkişi incelemesi isteğinin değerlendirilmesini kararlaştıran mahkeme heyeti, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na müzekkere yazılarak Sabih Kanadoğlu hakkında ne gibi bir işlem yapıldığının sorulmasını ve telefon görüşmelerinin Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'ndan istenmesini kararlaştırdı.

Mahkeme heyeti, sanık Tuncay Özkan ve avukatlarının istekleriyle ilgili 7 Eylül tarihli dilekçede belirtilen tabancaların ruhsatının olup olmadığının sorulması, varsa ruhsata ilişkin belgelerin onaylı suretinin istenmesi için İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne yazı yazılmasına hükmetti.

Özkan'ın iddianamede suçlandığı konuların kendisine anlatılması yönündeki isteğe ilişkin de mahkeme heyeti, iddianamenin okunuyor olması ve Özkan'ın suçlandığı konuların iddianamede yazılmış olmasını dikkate alarak, bu konuda yapılacak bir işlem olmadığını bildirdi.

Özkan'ın isteği doğrultusunda 2002-2009 yılları arasında kaç AK Parti, CHP, MHP milletvekilinin hangi gerekçeyle, hangi tarihte istifa ettiğinin TBMM'den sorulmasını kararlaştıran mahkeme heyeti, Jandarma Genel Komutanlığı'na müzekkere yazılarak, 16 Aralık 2003'te Tuncay Özkan ile bir görüşme yapılıp yapılmadığının sorulmasını, randevu defterinin ilgili sayfasının onaylı bir suretinin gönderilmesini talep etti.

Mahkeme heyeti, duruşmada, kimi sanık ve avukatların mahkemeye yönelik yaptıkları görev ve yetki itirazlarına ilişkin isteği kabul etmedi. 

Sanık Cengiz Köylü ve avukatının isteği doğrultusunda, MİT Müsteşarlığı tarafından 29 Mart 2007'de Genelkurmay Başkanlığı'na gönderilen "ilk/karargah evleri" ile ilgili bilgi notunun gönderilme yazısı ve ekleriyle birlikte bu müsteşarlıktan istenmesini kararlaştıran mahkeme heyeti, sanıklar Eren Mumcu ve emekli Orgeneral Tuncer Kılınç'ın duruşmadan vareste tutulması yönündeki isteklerin ise savunmalarının alınmadığı gerekçesiyle reddetti.

Mahkeme heyeti, sanıklar Arif Doğan, eski Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Abbas Yurtkuran, emekli İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erol Manisalı ve Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal'ın sağlık konusundaki mazeretlerini kabul ederek, bu kişilere iyileşinceye dek duruşmalara gelmemeleri konusunda izin verilmesine hükmetti.

Sanık Ayhan Atabek'in istekleri doğrultusunda, bu kişinin Emniyet Genel Müdürlüğü'nden özlük dosyasının bir suretinin istenmesine karar veren mahkeme heyeti, Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Dairesi Başkanlığı'ndan Atabek'in kurum içi aldığı kursların tarihleriyle birlikte sorulmasını, görev yaptığı Elazığ Özel Harekat Şube Müdürlüğü'ne ait bir telefondan 29 Ağustos 2008'de yapılan aramaların telekom şirketinden sorulmasını kararlaştırdı.

Sanık Kemalettin Balcı'nın istekleri doğrultusunda Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Dairesi Başkanlığı'na yazı yazılarak, yurtdışındaki görevlere gönderilecek personel hakkında hukuki ve fiili ne tür işlem ve prosedürün izlendiği konusunun sorulmasına hükmeden mahkeme heyeti, sanık İbrahim Özcan hakkında da 14 Eylül'deki celsede sarfettiği sözler nedeniyle Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulmasını kararlaştırdı.

Levent Ersöz'ün sağlık durumu

Tutuklu sanık emekli Tuğgeneral Levent Ersöz'ün avukatı Ali Rıza Dizdar'ın, müvekkili hakkında sağlık nedenleri gerekçesiyle adli kontrol önlemi uygulanması yönünde istekte bulunduğunu belirten mahkeme heyeti, "gerek sanığa isnat edilen eylemlerin gerektirdiği cezanın üst sınırının 3 yılın üzerinde olması, eylemlerin tutuklamayı gerektirir katalog suçlar sayılması, sanığın hakkında yakalama emri çıkarıldıktan sonra firari iken yakalanmış olması, sanığın halen hastanede tedavisinin devam ediyor olması ve tedavisi tamamlandıktan sonra cezaevi şartlarında kalabileceği yönündeki 8 Temmuz 2009 tarihli adli tıp raporunun bu müdafinin belirttiği deri ve doku enfeksiyonu ön tanısı da dikkate alınmak suretiyle verilmiş olması" gibi hususlar birarada değerlendirildiğinde, sanık avukatının bu yöndeki talebinin reddine karar verdi.

Sanık avukatının, müvekkilinin sağlık durumunda değişiklik olduğu yönündeki beyanı ve sanığa ait ibraz ettiği en son rapor ile belgeler dikkate alındığında, önceki adli tıp raporu da eklenmek suretiyle bu belgelerin yeniden adli tıpa gönderilmesini kararlaştıran mahkeme heyeti, Ersöz hakkında daha önceki yazı doğrultusunda yanıt verilmesini istedi.

TÜBİTAK Başkanlığı Gebze Yerleşkesi'ne yazı yazılmasını hükmeden mahkeme heyeti, CD'lerin oluşturma tarihi ve hangi bilgisayar tarafından yazıldığının belli olup olmadığı, silinmiş dosyaların uygun programla geri dönüşü yapıldığında oluşturma tarihinin mi yoksa geri dönüşümün yapıldığı tarihin mi dijital olarak kayıt edildiği, ayrıca belgenin boyutu dikkate alındığında geri dönüşüm süresinin boyutla orantılı olarak değişip değişmeyeceğinin ve süresinin ne kadar olabildiğinin sorulmasını kararlaştırdı.

Mahkeme heyeti, tahliye istemlerin reddederek, tutuklu sanıkların tutukluluklarının sürmesine karar verdi.