Sanallaştırmaya artık dokunabilirsiniz

SEVGİ DEMİRKALE

Şirketlerin ışık hızıyla artan dijital veriyle baş edebilmesini sağlayan teknolojilerin başında sanallaştırma geliyor. 2007’de sunucu sanallaştırmayla hızlanan trend, depolama ve network sanallaştırma gibi uygulamalarla yeni bir veri merkezi anlayışının kapılarını açarken, şirketlere donanım, işletme ve enerji giderleri açısından önemli bir fayda sağlıyor. Son kullanıcıların birebir kullanımına sunulan masaüstü ve uygulama sanallaştırma çözümleri ise, çalışanların iş bilgisayarları ve uygulamalarına uzaktan erişebilmesini sağlayarak daha özgür ve mobil bir iş ortamı vaat ediyor. 

Kelime olarak fütüristik tınısını koruyan sanallaştırmayı, donanımların yazılım desteğiyle daha etkin ve verimli kılınması olarak ifade etmek mümkün. Bu nedenle şimdiye kadar sanallaştırma denildiğinde ilk akla gelen yazılım çözümleriydi. Ancak artık gözünüzün önüne elle dokunulabilir fiziki cihazların gelmesi de mümkün. Masaüstü sanallaştırma alanında dünyanın önde gelen markalardan olan Citrix, sanallaştırma uygulamalarının kullanımı daha verimli ve etkin kılabilmek için özel donanımlar geliştirdi. Bu ürünler sayesinde son kullanıcılar ilk kez sanallaştırmaya gerçek anlamda dokunabiliyor. 

iPad’de sanal masaüstü artık daha kolay 

Citrix’in sunduğu çözümlerden ilki, 12-14 Mayıs tarihleri arasında Florida’nın Orlando kentinde düzenlenen Synergy Kurumsal Mobilite Konferansı’nda teknoloji meraklılarıyla buluştu. iPad ve iPhone’larda Windows uygulamalarının uzaktan kullanımını kolaylaştıran mouse, X1 adıyla sunuldu. 

Şirketler, Apple’ın mobil işletim sistemi iOS üzerinde Windows iş uygulamalarını kullanamadıkları için bu uygulamaları cihazlara yüklemek yerine, sanallaştırma teknolojisini kullanarak sunucuları üzerinden çalıştırma yoluna gidiyor. Ancak Apple, mobil cihazlarında mouse kullanımına izin vermediği için çalışanlar sanallaştırma çözümünü kullanırken bir takım sıkıntılar yaşıyordu. Bunun üstesinden gelebilmek için sanal mouse çözümüne yönelenler de istedikleri verimi alamıyordu. Citrix’in buna karşı geliştirmiş olduğu X1, iPad ve iPhone’larda sanal masaüstü uygulamalarının kullanımını kolaylaştırıyor. 

Mouse’u kullanabilmek için iOS cihazlara, Citrix Receiver uygulamasının R1 versiyonunun yüklenmesi gerekiyor. Program sayesinde, Apple cihazları üzerinden masaüstü uygulamalarına uzaktan erişilebilir. X1 ise bu uygulamaların kullanımında gerçek bir mouse deneyimi yaşatmayı hedefl iyor. 

Citrix, bu yılın başında düzenlediği Summit etkinliğinde X1’in prototipini tanıtmıştı. Ancak prototipin gerçek bir ürüne dönüşüp dönüşmeyeceği merakla bekleniliyor. Citrix Synergy etkinliğinde katılımcılara mouse vermesi bunun ilanı oldu. 

Workspace Hub ile daha özgür 

Synergy etkinliğinde Citrix, ayrıca, Workspace Hub bağlantı cihazının prototipini tanıttı. Çalışma ortamlarının çehresini değiştirme iddiasında olan bu ürün, 7 santimetre uzunluğunda ve üzerinde VGA ve HDMI bağlantı noktalarını barındırıyor. 

Citrix’in bu ürünü geliştirmesinde geçtiğimiz yıl nesnelerin interneti şirketi Octoblu’yu satın almasının önemli bir payı var. 

Workspace Hub, belli bir alan içinde masaüstü bilgisayar ekranının, mobil cihazlara otomatik şekilde yansıtılıp ana bilgisayarda bulunan uygulama ve dokümanlara mobilden hızlı bir şekilde erişilebilmesini sağlıyor. Ürün üzerinde ayrıca düşük enerji tüketimi sağlayan Bluetooth 4.0 çipi ile WiFi bağlantı özelliği bulunuyor. 

Workspace Hub, iki şekilde çalışıyor. Bunlardan ilki otomatik bağlantı yaratılması şeklinde. Yani Workspace Hub’ın bağlı olduğu bilgisayara, önceden tanımlanmış bir mobil cihaz yaklaştığı taktirde, bilgisayarın ekranı mobil cihaza otomatik bir şekilde yansıyor. Alandan uzaklaşıldığında ise mobil cihazın ekranı eski haline dönüyor. Diğer yöntemde ise Workspace Hub alanına girildiğinde kullanıcıya, masaüstü ekranının mobil cihaza yansıtılmasının istenip istenmediği soruluyor. Kullanıcının kabul etmesi halinde bu yansıtma işlemi gerçekleştiriliyor. Böylece masaüstü bilgisayalar uzaktan mobil cihazlar ile kullanılabilir hale geliyor.