Savunma Sanayii Müsteşarı görevden alındı

Türkiye’nin en uzun süre görevde kalan müsteşarlarından Murad Bayar görevinden alındı

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Mehmet Kaya

ANKARA-Savunma Sanayii Müsteşarı Murad Bayar görevden alındı. Murad Bayar’ın müsteşarlığı döneminde Türk savunma sanayii altyapısı oluşarak ürün geliştiren ve bu ürünleri pazarlamaya başlayan bir yapıya ulaştı. Bayar’ın görev yaptığı dönemde sektör ilk kez, sektörel özellikleri ve ürünleriyle ihtiyaçları karşılayan bir üretim yapısına kavuştu. Murad Bayar’ın yerine İETT Genel Müdürü Hayri Baraçlı’nın atanması bekleniyor. Baraçlı’nın isminin uzun süredir kulislerde geçmesine rağmen Bayar’ın görevden alınması kararıyla birlikte atama kararnamesinin olmaması da dikkat çekti. Murad Bayar’a yönelik, 2011 seçimleri öncesinde milletvekili olacağı ve Milli Savunma Bakanlığına getirileceği söylentileri de kulislere yansımıştı. 

2004 yılından bu yana Müsteşarlık görevinde

Murad Bayar’ın göreve başladığı 2004 yılında, 1.7 milyar dolar olan sektörün cirosu, 2013 sonunda 5 milyar doları geçti. İhracat ise 196 milyon dolardan 1 milyar 390 milyon dolar seviyesine geldi. Türkiye Murad Bayar’ın döneminde, milli bir korvet tasarımı ve üretimi projesi olan MİLGEM projesini, lisans ve ihracat hakkına sahip olunan saldırı helikopteri ATAK programı, taktik insansız hava aracı ANKA’yı, milli imkanlarla geliştirilen orta ve kısa menzilli tanksavar füzesi, havadan karaya güdümlü cirit füzesini geliştirdi. Milli olarak bir savaş uçağı, uçak motoru, yine milli imkanlarla dizel güç grubu (motor+aktarıcı organlar) geliştirilmesi projeleri başlatıldı. Milli tank ALTAY’ın prototipleri üretildi. SSM, 45 milyar TL bedelli 310 projenin yürütüldüğü bir yapıya ulaştı. DÜNYA Gazetesi Murat Bayar’ı 2008 Yılın Bürokratı seçmişti. 

SSM ihale kurumu olmaktan çıkıp proje yönetim birimi oldu 

Savunma Sanayii Müsteşarlığı, geçen dönemde ihaleleri yöneten bir birim olmaktan çıkarak savunma sanayii alanında tedarik sonuçlu “proje yönetim birimi” niteliğini kazandı. 2012 sonu itibariyle 45 milyar 387 milyon TL tutarında, 180’i sözleşmesi imzalanarak yürürlüğe girmiş, 310 projeye ulaşıldı. Bu projelerin adet bazında yüzde 49’u yurt içi geliştirme, yüzde 18’i AR-GE olmak üzere doğrudan yerli firmaların kullanımında olan projelerden oluştu. Ortak üretim projeleri yüzde 15, konsorsiyum yüzde 1 seviyesinde gerçekleşerek yine yerli firmaların iş payı sahibi olduğu projeler yürütüldü. 2012 sonu itibariyle proje stokunun yüzde 17’si hazır alımdan oluştu ancak bunlarda da off-set ya da yerli firmaların katılımı sağlandı. 

Projelerin tutarı bazında bakıldığında ise toplam proje stokunun; ileri teknolojili pahalı ürünler nedeniyle, yüzde 53 ortak üretim, yüzde 27 yurt içi geliştirme, yüzde 8 konsorsiyum, yüzde 1 AR-GE ağırlığı oluştu. Hazır alım ürünler, tutar olarak toplam proje stokunun sadece yüzde 11’lik kısmını oluşturdu. 

Stratejik olarak millileştirmenin ve yerli üretimin uygulandığı dönem boyunca, toplam ihtiyaçların yüzde 54’ünün yerli ürünlerle karşılanması seviyesine ulaşıldı. Ayrıca, yerli üretimin derinleşmesi ve sürekliliğin sağlanması için kritik rol olan alt yükleniciler ve KOBİ stratejisiyle, yurtiçi geliştirme projelerinde ana yüklenicilerin işlerin yüzde 20’sini KOBİ alt yüklenicilere vermesi zorunluluğu uygulandı ve proje bedelinin yüzde 2’si kadar AR-GE zorunluluğu getirildi. Böylece, savunma sanayii Türkiye’nin en fazla AR-GE yatırımını yapan sektörü oldu ve 2012 sonu itibariyle yıllık AR-GE yatırımı 200 milyon doları özkaynak olmak üzere 773 milyon dolara yükseldi. SSM tarafından yürütülen ve sözleşmeye bağlanmış 34 adet AR-GE projesinin yaklaşık sözleşme tutarı 485 milyon 788 bin TL düzeyine geldi. 

Sektöre ilişkin süreçler stratejik planlara bağlandı. İlk dönemde öncelikli sistem ve platformların yerli imkanlarla üretilmesi hedefi doğrultusunda bir karar alındı ve ihtiyaçların yarısının yerli imkanlarla karşılanması hedefi belirlendi. Bu hedefin sağlanmasının ardından da teknolojik derinleşmeyi ve ürün bağımsızlığını sağlamayı baz alan sürekliliği ve her bir platform ile sistemin geliştirilmesine imkan sağlayacak teknolojilere sahip olunması ve bunları üretebilecek şirketlerin sürekli faaliyette kalabileceği bir yapının oluşturulması amacı belirlendi. 

5 milyar dolarlık küçük bir sektöre özel sektör uyum gösteremedi 

Savunma Sanayii Müsteşarlığı’nda sürekliliğin sağlanması ve yaygınlaşması için özel sektörün de rolünün artırıldığı bir dönem yaşandı. Aslında, sektörel olarak bakıldığında yaklaşık 5 milyar dolarlık bir ciroya sahip olan savunma ve havacılık, özellikleri nedeniyle çok sayıda firmanın ilgisini çekti. Yıllık bazda bakıldığında, Türkiye perakende sektörünün 300 milyar doların üzerinde, plastik sanayinin 34 milyar dolar, kırtasiyenin dahi 15 milyar dolar olduğu bir ekonomide küçük sayılabilecek bir sektörde yapılanmada zorluk yaşandı. Başta geri dönüşü olmaması özelliğini barındıran kaliteli üretim olmak üzere süreklilik ve güvenlik unsurlarıyla diğer sektörlerden ayrılan savunma sanayiinde özel sektör tam uyum gösteremedi.