Sert eleştiri: Erdoğan yeminini tutmadı

Kılıçdaroğlu, "Sayın Erdoğan, TBMM'ye geldin saygı ile karşılandın kürsüye çıktı tarafsızlığı konusunda namus ve şerefi üzerine ant içti. Ama ettiği yemini tutmadı" dedi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gündeme ilişkin basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı Ak Parti'nin seçim bildirgesi üzerinden sert bir dille eleştiren Kılıçdaroğlu, "Namus ve şeref kavramalarının bütün toplumlar için ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. O nedenle insanlar ant içerken namusu ve şerefleri üzerine ant içerler ki toplumu tatmin etsinler güvence versinler. Toplum onun ettiği yemini tutmasını bekler.

Sayın Erdoğan, TBMM'ye geldin saygı ile karşılandın kürsüye çıktı tarafsızlığı konusunda namus ve şerefi üzerine ant içti. Ama ettiği yemini tutmadı. Şu soruyu sormak isterim lütfen gazeteci arkadaşlarım da sayın Cumhurbaşkanı ile karşılaştıklarında aynı soruyu sorsunlar. Sizin kafanızdaki şeref ve namus kavramı nedir? Onu öğrenmek istiyorum" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu sözlerini şu şekilde sürdürdü:

'Türkiye'deki tek sorun başkanlık mı?'

"Millet diyorlardı değil mi, millet, millet, millet. Bu 550 vekili kim seçti? Millet seçti. Nasıl şimdi bekleme odasına aldı? Kim aldı millet mi aldı? Milleti sadece kendisi olarak gören bir anlayış demokrasiye en büyük zararı veren anlayıştır. Herkesin oturup düşünmesi lazım. Türkiye’nin geldiği nokta iyi bir nokta değil. Dünyanın sorunu var Türkiye’de, işsizlik yoksulluk sorunu var 29 milyon insanımız. 2 milyon Suriyeli burada, esnafın sorunları var. biz bunları unuttuk bir kişiye göre rejim oluşturmaya çalışıyoruz. Nasıl bir başkanlık sistemi? ABD’deki gibi olmasın başka yerdeki gibi olmasın bize uygun başkanlık sistemi olsun. 200 yıllık parlamenter sistem tecrübemiz var. Sorunları var mı var, neden kaynaklanıyor bu 12 eylül darbe yasalarında var. Gelin değiştirelim, çoğulculuktan niye korkuyoruz? Hepsine hayır dendi. Bir kişiye göre rejim oluşturacağız. Bu toplumun buna izin vereceğini sanmıyorum.

'Örtülü ödeneğin sorumlusu başbakandır' 

Örtülü ödenek başbakanın namusuna teslim edilen bir paradır. Ancak ve ancak milli menfaatler için kullanabilir. Kullanacak kişinin de sorumluluğu vardır. Bütçeyi getiren başbakandır. Parlamentoya hesap verme yükümlülüğü var. Sorumlu olan başbakandır. Örtülü ödeneğinin kullanımının bir kısmını cumhurbaşkanına devrediyorsunuz. Sorumluluğu var mı? Hayır, anayasaya göre yok. Peki sorumluluğu olmayan bir kişiye neden örtülü ödenek kullanımını veriyorsunuz?

Öyle olaylar olacak ki, başbakanın bile haberi olmayacak. O olayları finanse etmesi cumhurbaşkanından. Kağıttan başbakan mı bu başbakan? İlkokul öğrencisi mi bu başbakan? Sorumluluk üstlenen kişi kim? Yasalara göre başbakan. Cumhurbaşkanı örtülü ödeneği nerede kullanılacak? Büyük ihtimal kaçak sarayın yapımında. Hadi istihbarat işlerinde kullanılacak diye düşünelim, MİT kime bağlı? Başbakan’a, Genelkurmay emniyet istihbarat Başbakan’a, cumhurbaşkanına bağlı.

'Siyasette yeni atmosfer yeni insanlar olmalı'

Madem ki seçilen kişiye milletvekili diyoruz, milletin vekilini milletin kendisi seçsin. CHP çok önemli bir adım attı. Ben genel başkan olarak şunu önerdim. Gençlere ve kadınlara önem verin. Madem ki nüfusun yüzde 50’si genç. Onlara siyasette imkan sağlayalım. Listeler bu çerçevede büyük ölçüde oluştu. Siyasette yeni atmosfer yeni insanlar olmalı. Biz bunu becerebildiysek bütün siyasi partilere de örnek olsun. Onlar da ön seçim yapsınlar. Bir demokrasi şöleni oldu. Elazığ’a gittim, bütün billboardlarda iktidar partisinin adayları vardı. Onlarda ön seçim mi var dedim, yok dediler.  Eğer masa başında ben milletvekili adaylarını belirleyeceksem onun adına demokrasi denmez. Neye göre belirleyeceğim? Arkadaşım olacak, yeğenim olacak, başka bir şey olacak. Biz bundan çıktık, güzel bir ön seçim yaptık. Mutluyum… Hayırlı olsun diyorum."

Bu konularda ilginizi çekebilir