Soyu tükenmek üzere

Dün Galapagos grubundan bir alt kaplumbağa türünün soyu tükendi. Bugünse İstanbul Yelkovan Kuşu'nun soyu tükenmek üzere.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

  

İSTANBUL - Şiirlere konacak denli bir İstanbullu olan yelkovan kuşu yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Dünya Doğayı Koruma Birliği (IUCN) tarafından yapılan son değerlendirmede nesli küresel ölçekte hassas konumuna giren yelkovan kuşlarının sayısı hızla azalıyor. Yelkovan kuşlarını korumak için acilen önlem alınmaması halinde "alıp başımızı peşi sıra gideceğimiz" yelkovan kuşu kalmayacak ve İstanbul bir sembolünü daha kaybedecek.

Dünya Doğa Koruma Birliği tarafından yapılan değerlendirmeye göre nesli küresel ölçekte hassas kategorisine giren yelkovan kuşlarının Türkiye'deki durumu bilinmiyor. Bir deniz kuşu olan yelkovan, doğu ve orta Akdeniz'e özgü bir tür. Türün üreme ve beslenme alanları büyük bir sır. Yunanistan, İtalya, Fransa, Tunus ve Malta'nın ıssız küçük adalarında yuvaladıkları, İstanbul Boğazı'nı kullanarak Karadeniz'e ulaştıkları, burada beslendikleri tahmin ediliyor. Ancak bu bilgilerin doğrulanması için kuşun kullandığı alanlarda eş zamanlı gözlemler yapmak gerekiyor.

Konuya ilişkin açıklama yapan Doğa Derneği Bilim Koordinatörü Süreyya İsfendiyaroğlu, yelkovanların sayısının gün geçtikçe azaldığının gözlendiğine dikkat çekerek şunları söyledi:
"Dünya denizlerinde balık popülasyonları bir biri ardına çökerken, balıkla beslenen yelkovan kuşlarının akıbeti de aynı şekilde oldukça dramatik. Akdeniz ve Ege'deki üreme kolonilerinde yelkovanların üreme başarısı ne yazık ki artık çok düşük. Son 60 yılda kaybolduğu tespit edilen on koloni var. Bu kuşların Türkiye'de ki durumu ise hiç bilinmiyor. Bu konuyla yakından ilgilenen Doğa Derneği yelkovan kuşlarının geleceği için çok yakında önemli bir çalışmaya başlayacak. Ancak daha önemli olanı başta İstanbullular olmak üzere bu nadide canlıya herkesin sahip çıkması. Aksi halde yelkovanlar sadece şiir mısralarında kalan nostaljik canlılar olarak anabiliriz."

Yelkovan kuşları İstanbul vapur seferlerinin ayrılmaz yoldaşlarıdır. Boğazı boydan boya bitmez tükenmez bir enerjiyle geçer, Karadeniz ve ya Marmara Denizi’ne doğru dalgaların arasında kaybolurlar. Kanatlarını hızla çırptıktan sonra yatay düzlemde tutarak süzülen kuşları izlemenin tadına doyum olmaz.  Uzak akrabaları albatros kuşlarını andıran yelkovan kuşları halen büyük ölçüde gizemlerini koruyor.

Yakın bir zamana kadar güvende olduğu düşünülen yelkovan kuşları 2008 yılında Dünya Doğa Koruma Birliği (IUCN) tarafından Nesli tehlike altına girmek üzere olarak değerlendirilmiş, kuşun popülasyonundaki ilk düşüşe dikkat çekilmişti. 2012 Mayıs ayında Doğa Derneğinin de parçası olduğu Dünya Kuşları Koruma Kurumu (Birdlife International) ve IUCN  önderliğinde toplanan bilim adamları yaptıkları yeni değerlendirmeyle yelkovanların durumunun Hassas (Vulnerable) olduğunu açıkladı.
Avrupa’da kapsamlı çalışmalar yapılmasına rağmen Türkiye’de kuşların durumuyla ilgili çok az bilgi bulunuyor. Türkiye’de henüz yelkovanların üreyip üremediği, beslenmek için denizde hangi kısımları kullandıkları bilinmiyor. Yelkovanları kurtarmak için önce bu temel sorulara cevap bulmaya ihtiyaç var.