Trabzonsporlu imam HES deseydi...

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

TRABZON'DAN / Yusuf BALTACI

trabzon@dunya.com

Trabzon'da futbola olan aşırı sevgi ve bağlılığın izahını anlamak yada anlatabilmek için fazla söze gerek yok..

Futbolla yakından uzaktan biraz ilgisi olan herkes bu ateşli sevginin Trabzonspor aşkının ne kadar yüksek olduğunu bilir.

Geçtiğimiz günlerde cami hutbesinden bir imamın bu sevdayı anlatan heyecanlı sözlerini birçoğumuz hatırlayacak.

İmamın cami hutbesinden insanlara Trabzonspor'a desteğini ifade etmesi, dua etmesi, insanlara futbol heyecanı vermesi konusunun doğruluğu yada yanlışlığı üzerinde benim söyleyebilecek fazla sözüm olamaz, bu konuda sözü verenler vermiş ve imam da bildiğim kadarı ile görevden alınmış.

Önemli olan ve de çok acı olan bu güzel kentin yok olmaya başlayan doğası...

Ve yok olmaya başlayan bu doğaya kıyanlara veilen tepkinin Trabzonspor aşkının yanında çok sönük kalması...

Karadeniz sahil yolu ile başlayan ve de HES dediğimiz hidroelektrik santralleri ile devam eden doğa kıyımına fazla ses çıkaran yok... İmamın hiç yok...

Dere yatakları üzerinde kurulmakta olan hidro elektrik santrallerin doğaya olan tahribatı konusu elbette çok yazıldı, anlatıldı.

Bölge insanı bu konudaki duyarlılığını gösterdi... Elinden geldiğince tepkisini de verdi.

Kurumakta olan dere yataklarını, karnı delinen toprağını, kesilen fidanlarını, ağaçlarını, ormanlarını artık söylenenlerle değil, kendi gözleri ile de gördü.

Bu yıkımın henüz daha başlangıç olduğunu, bu hidroelektrik santralleri, daha doğrusu dereler üzerinde kurulmakta olan küçük barajlardan elde edilecek enerji nedeniyle bütün ormanları kaplayacak demir yığınlar, enerji nakil hatları ile yaşam alanlarının da büyük ölçüde yaşanmaz olacağını da şimdiden gördü.

İşte o zaman, gözümüzü açtığımız zaman...

Trabzonspor aşkımız bize kaybolan bu topraklarımızı, derelerimizi, böceklerimizi geri veremeyecek..

Hani zencilerin o ünlü sözü vardı ya... "Beyazlar geldiğinde bizim topraklarımız, onların İncil'i vardı gözlerimizi açtığımızda İncil bizim topraklar beyazların oldu"...

Biz yine de Trabzonsporumuza aynı aşkımızla sahip çıkalım... Hatta daha da ateşlenelim...

Ama üzerinde yaşadığımız yeşil halımızın da altımızdan yavaş yavaş çekildiğini görelim...

Toprağımız da, ormanımız da, kuşlarımız böceklerimiz de bizim olsun,

Trabzonsporumuz da...