”Türkiye, Afganistan'daki gelişmelere sessiz kalamaz”
Afganistan'da resmi temaslarda bulunan Dışişleri Bakanı Ali Babacan, Türkiye'ye döndü
ANKARA - Dışişleri Bakanı Ali Babacan, "BM Güvenlik Konseyi'ne üye olacak Türkiye'nin, Afganistan'daki gelişmelere ve bölgeye sessiz kalma seçeneği yok" dedi.
Ali Babacan, Esenboğa Havalimanı'nda düzenlediği basın toplantısında, Afganistan'daki temaslarıa ve izlenimleriyle ilgili bilgi verdi.
Babacan, başka başkent Kabil olmak üzere, Afganistan'ın kuzeyinde bulunan Mezar-ı Şerif ve Şibirgan gibi kentlere gittiğini, Vardak'daki İl İmar Ekibi'nin çalışmalarını izlediğini, Türkiye'nin devlet, sivil toplum kuruluşları ve TİKA kanalıyla yaptığı okul, hastane ve diğer çalışmaları yerinde izlediğini söyledi.
Babacan, gelecek yıl Afganistan'da cumhurbaşkanlığı seçimleri yapılacağını ve Afganistan demokrasisine katkı sağlayacak olumlu süreci Türkiye olarak görmeyi istediklerini, Afganistan'ın sıkıntılara ulusal uzlaşı kanalıyla çözüm bulunmasını istediğini belirterek, şunları kaydetti:
"Türkiye, Afganistan ile Atatürk ile Emanullah Han döneminden beri çok olumlu ilişkiler kurmuş durumda. Afganistan halkının bunu, ziyaretim sırasında kalpten söylediğini gördüm. Gittiğim heryerde bize karşı olan sevgiyi sıcaklıkla hissettim. İki ülke ilişkilerinin gelişmesi için azami çabayı göstereceğiz. Türk askerinin Kabil'deki Doğan Kampı'ndaki çalışmalarını izledim. Türk askerleriyle Afgan halkı arasındaki sıcak ilişkileri gördüm. Şibirgan'daki ülkenin 3 çocuk hastanesinden biri olan hastanede Türk ve Afgan doktorların çalışmalarını izledim. Çok zor koşullarda verdikleri hizmeti gördüm. Sivil toplum kuruluşlarının okullarının eğitim kalitesini ve üniversiteye bu öğrencilerin yüzde yüz başarıyla girmesini öğrenmekten mutlu oldum."
Bugüne dek Afanistan'da Türkiye'nin 41 okul yaptırdığını, 12 okulun inşaatının da sürdüğünü belirten Babacan, "TİKA'nın Afganistan'daki çalışmaları göğüs kabartıcı. Türkiye'den gelen 10 personel ve yerel personelle büyük hizmet veriyorlar. Hastanelerde bugüne kadar 1 milyon kişiye poliklinik hizmeti verilmiş, yılda 300 bin hastaya bakılmış" dedi.
Babacan, Afganistan'da kurumların demokrasi kültürünü oluşturması için Türkiye'nin çalışmalarda bulunduğunu, ülkedeki sorunların çözümünde farklı yolların bulunması gerektiğini bildirdi.
Bir gazetecinin, Afganistan'da kaçırılan 2 Türk ile ilgili son durumu sorması üzerine Babacan, "Afganistan'da güvenlikle ilgili ciddi sıkıntılar var. Bu sadece Türkiye için değil bütün ülkeler için geçerli. Bu konuyla ilgili olarak ilk andan itibaren gereken temasları sağladık. Görüşmelerimizde bunu dile getirdik. Onlardan en üst düzeyde çabalarını beklediğimizi belirttik. Umarız vatandaşlarımız ailelerin yanına sorunsuz dönerler. İki ülke, tüm kurumlarıyla işbirliği içindeler" diye konuştu.
Babacan, Kuzey Irak konusunda, Erbil'de Türkiye ile Kuzey Irak yerel yönetimi arasında bir görüşme olup olmadığının sorulması üzerine de bu konuda sessiz diplomasiyi denediklerini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Artık bu konuda taraflar arasındaki görüşmeleri olağanüstü görmemek lazım. İki taraf arasında gidiş gelişler olacaktır. Daha önce kimin kiminle görüştüğü önemliydi. Ancak bundan sonra daha rahat görüşmeler olacak. Bundan sonra görüşmeleri sessiz bir şekilde götürmenin daha etkin olacağı düşüncesindeyiz."
Babacan, ABD'de bulunan Başbakanlık Başdanışmanı Ahmed Davutoğlu'nun, Washington'da, Irak'ın kuzeyindeki bölgesel yönetimin lideri Mesud Barzani ile görüşüp görüşmeyeceği sorusuna ise, "Davutoğlu orada aynı anda tamamen tesadüfi olarak bulunuyor. Kendisinin önceden belirlenen başka görüşmeleri ve programı var. Ben, dün gece Kabil'den kendisiyle görüştüm. Bu konuda bir görüşme beklemiyoruz. Ancak ne olur bilinmez. Davutoğlu orada Amerikalı yetkililerle de görüşmelerde bulunacak" dedi.
Babacan, bir başka soru üzerine de, "Türkiye, devletiyle ve sivil toplum kuruluşlarıyla çok önemli işler yapıyor. Bu okullarda özellikle Türk diline hakim öğrenciler yetişiyor. Sadece Türkçe değil Arapça, Farsça ve başta olmak üzere birçok dil öğretiliyor. Bu okullarda en başarılı öğrenciler oluyor. Mezun olanlar üniversiteye yüzde 100 başarıyla giriyor. Türkiye'den 111 öğretmen bu okullarda görev yapıyor. Bunlar, Afgan toplumu tarafından takdir ediliyor. Kabil'deki Kamp Doğan içinde bütün güvenlik risklerine rağmen günde 150 hasta askeri birlik içinde tedavi ediliyor" diye konuştu.