Türkiye'den Ürdün'e 2 serbest bölge

Ürdün'le ticari ve sanayi ilişkilerini geliştirme kararı alan Türkiye, bu ülkede iki serbest bölge kuruyor. Burada yatırım yapacak firmalar Ürdün'deki avantajlardan öncelikli yararlanacak.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 


Sedat ALP

İZMİR - Arap baharından sonra bölgesinde değişen dengeleri değerlendiren Türkiye, alternatif pazarlara açılmak için Ürdün ile stratejik işbirliği kuruyor. Ortadoğu'nun Singapur'u olmak isteyen Akabe ile El Mafrek kentlerini stratejik üs olarak seçen Türkiye, bu iki kentte birer serbest bölge kurarak yatırımcılarını burada yatırıma yönlendirecek.

Konu Ürdün Kralı Abdullah bin Hüseyin'in Mart ayında gerçekleştirdiği Türkiye ziyaretinde gündeme gelmişti. Kral'ın, Ürdün'ün güçlü firmalarının temsilcilerinin de yer aldığı heyetle birlikte geldiği Türkiye'de, gerçekleşen resmi görüşmelerde iki ülke arasındaki ticari ve sanayi ilişkilerinin geliştirilmesi kapsamında Türkiye'nin Ürdün'de Akabe ve El Mafrek'te iki serbest bölge kurması, Ürdün'ün de burada yatırım yapacak Türk firmalarına, ülkedeki altyapı yatırımlarından yararlanma olanağı sağlaması kararlaştırıldı. Ammon Haber Ajansı'nın önceki gün geçtiği habere göre ise, Türkiye'den Metin Döğer başkanlığında Amman'a giden resmi bir heyet 20 Mayıs'ta Ürdün Haşimi Krallığı Başbakanı Abdullah Ensar, Ürdün Ticaret Odası Başkanı Nail El Kabariti ve Ürdün Sanayi Odası Başkanı Emin Hataht ile görüştü. Türkiye heyetinin, Ürdün'deki temas ve incelemelerinin sonuçlarını raporlaştırarak T.C. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'na sunacağını aktaran Ammon Haber Ajansı, kısa süre içinde, önce Sanayi Bakanı Nihat Ergün'ün, ardından da Başbakan Erdoğan'ın Ürdün'ü ziyaret edeceğini ve kurulacak serbest bölgelerle ilgili somut adımların atılacağını okuyucularına aktardı.

Akabe, Ortadoğu'nun Singapur'u olacak

İsrail'in Elat, Mısır'ın Taba ve Suudi Arabistan'ın Durra kentleri ile sınır olan yaklaşık 200 bin nüfuslu Akabe kentinin tamamı, yatırımcıya çok özel olanaklar sağlayan özel ekonomik bölgesi sınırları içinde. 2001'de Singapur örnek alınarak kurulan Akabe Özel Ekonomi Bölgesi'nin (Aqaba Special Economic Zone-ASEZ) özel yasası ve bakanlar kurulu gibi çalışan yönetimi var.

Bunun yanında Kızıldeniz kıyısında yer alan kent Kuzey Afrika, Ortadoğu ve yakın olduğu Süveyş Kanalı üzerinden Avrupa ülkelerine açılan kapı konumu ile de avantaj sunuyor. Akabe'de her yatırımcı istediği kadar mülk almak, satmak, kiralamak haklarına sahip. Yabancıların yerli ortak bulmak zorunda kalmadan kendi şirketlerini kurabildiği kentte, yüzde 70 yabancı işçi istihdam etme hakkı da tanınıyor. 2001'de özel ekonomi bölgesi ilan edilen Akabe'de şu ana kadar yapılan yatırım miktarı 25 milyar doları geçti. Yabancı yatırımlar içinde 3.4 milyar dolarlık yatırımla Suudi Arabistan birinci sırada geliyor. Mısır, Filistin, Hollanda yatırımı olan diğer ülkeler.

İki ülke arasında varılan anlaşmalar ile Akabe ve El Mafrek'de kurulacak iki serbest bölgenin, Türk firmalarının Afrika ve Ortadoğu pazarlarına ulaşım kapısı olacağını belirten Ürdün Ticaret Odası Türkiye Temsilcisi Rüstem Yüksel, Ürdün yönetiminin de burada yatırım yapacak Türk firmalarının ülkedeki altyapı yatırımlarında öncelik sağlayacağını vurguladı. Yüksel, bu iki serbest bölgeye Türkiye'den  kısa sürede 1 milyar dolar tutarında yatırım gelmesinin beklendiğini belirterek, "Türkiye'den çok sayıda firma yetkilisinin Ürdün'de yatırım yapmayı istiyor. Türkiye'den Ürdün'de kurulacak serbest bölgelere kısa sürede 1 milyar dolar tutarında yatırım gelmesi bekleniyor" diye konuştu.

Türk firması Akabe'de serbest bölge işletiyor

Yüksel, Akabe Özel Ekonomi Bölgesi'nin, kentin kara, hava, deniz bağlantısından hareketle, dünya standartlarında bir yatırım bölgesi oluşturmak, yerli-yabancı yatırımcıları bölgeye çekmek için kurulduğunu ifade ederek, "Burada beyan edilen gelirin sadece yüzde 5'i vergilendiriliyor. Akabe'de yatırım yapan firmalar GAFTA (Büyük Arap Serbest Ticaret Bölgesi) ülkelerine, AB'ye gümrüksüz ihracat yapabiliyor. Suudi Arabistan, Mısır, Irak, İsrail, Körfez ülkelerine çok kolay erişim imkanı buluyor. Ülkenin tek deniz bağlantısını sağlayan Akabe'nin temel hedefi, sarı kumunu sarı altına çevirmek" dedi. Yüksel, Türk-Amerikan ortaklığı ile kurulan Parsons Brinckerhoff International Aqaba şirketinin, Akabe Uluslararası Sanayi Parkı'nı (AIIE-Aqaba International Industrial Estate) kurduğunu ve 30 yıl süreyle yönetim ve pazarlama hakkını elinde bulundurduğunu aktardı. Bu kentteki diğer Türk yatırımı olduğunu sözlerine ekledi.

ASEZ'de yatırımcılara sunulan fırsatlar

Akabe Sanayi Bölgesi, Qualified Industrial Zone (QIZ) statüsünde.
GAFTA ülkelerine gümrüksüz ihracat olanağı sunuyor.
AB-Ürdün FTA nedeniyle AB'ye gümrüksüz ihracat olanağı sunuyor.
Suudi Arabistan, Mısır, Irak, İsrail, Körfez ülkelerine kara, deniz ve havadan kolay erişim.
Çoklu yatırım imkanı.
Yüzde 100 yabancı yatırım izni.
Düşük vergilendirme (beyan edilen net karın yüzde 5'i).
Üretim için hammadde, yeni veya kullanılmış makinelerin gümrüksüz ithali.
Hızlandırılmış resmi işlemler.
Düşük işletme maliyetlerinin sunulması.
Tüm enerji kaynaklarına kolay ve ucuz ulaşım.
İşçilik ücretlerindeki göreceli ucuzluk.
Nitelikli ve eğitimli yerel işgücü .
Yüzde 70 yabancı işçi çalıştırma izni.
Yabancı işçiler için gelir vergisi ve sosyal sigorta kesintilerinden muafiyet.
Mülk edinebilme serbestliği ve emlak vergisi muafiyeti.
Kambiyo sınırının bulunmaması.
Sermaye, kar ve ücretlerin transferlerinde miktar veya kambiyo sınırı olmayışı.