TÜRMOB başkanlığından ayrılacağım
Türker, bir ülkede muhasebe mesleği güçlüyse sermaye piyasalarının güçlü olduğunu, bankaları kimsenin hortumlayamayacağını söyledi.
ANKARA- Demokratik Sol Parti (DSP) ve Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB) Genel Başkanı Masum Türker, bir ülkede muhasebe mesleği güçlüyse sermaye piyasalarının güçlü olduğunu, bankaları kimsenin hortumlayamadığını ve ticaret erbabına kimsenin baskıda bulunamadığını söyledi.
TÜRMOB tarafından düzenlenen 18. Türkiye Muhasebe Kongresi, Sheraton Otelinde başladı.
Kongrenin açılışında konuşan TÜRMOB Genel Başkanı Türker, önceki dönemlerde denetçinin kimliğinin geri plana itildiğini, herkesin denetçi olabileceğinin düşünüldüğünü, ancak dünyadaki gelişmelerin bu anlayışın ne kadar yanlış olduğunu ortaya koyduğunu ifade etti..
Meslek mensuplarının bugün gerek Türkiye'de gerekse uluslararası alanda ekonomik gelişmelerde önemli adımlar attığını kaydeden Türker, özgür ve güçlü bir Türkiye'nin de muhasebe kültüründen geçtiğini belirtti.
Türk ekonomisinin ciddi bir sınavdan geçtiğini, bunun bedelini de Türkiye'nin diğer ülkelerden önce 2001 ve 2002 yıllarında ödediğini anlatan Türker, 2001 krizinden sonra muhasebe kültüründe devrim niteliğinde adımlar atıldığına dikkati çekti.
Türker, "Dünya ekonomisi can çekişiyor ama Türkiye ekonomisinde, önemli önlemler alındığı için, çok fazla sıkıntıya düşülmeden bu dönem atlatıldı. Bunda uluslararası kuralları aynı anda uygulayan SPK, BDDK ile muhasebe meslek mensuplarının büyük etkisi oldu" dedi.
Muhasebe mesleğinde geleceği yakalamak için Uluslararası Etik Standartlarının da 2011'de hayata geçirileceğini bildiren Türker, kendilerinin de önümüzdeki yılı beklemeden bu standartlara uygun bir şekilde yola devam edeceklerini söyledi.
Dünyada muhasebe mesleğinde, etik kuralların kabulü, mesleki eğitim, disiplinin işleyişi, denetim standardı, muhasebe standardı, kamuda algılanacak standartlara uyum ve kalite güvencesinin ön plana çıktığını anlatan TÜRMOB Başkanı, denetimde de rotasyonun tartışılmaya başlandığını belirtti.
Türker, bu çerçevede "herkes her işi almamalı, kendi çalışma saati ve kapasitesine göre alabileceği düzeyde iş almalı" anlayışının hakim olması gerektiğini vurgulayarak, bunun da haksız rekabeti önleyeceğini ve meslekteki kaliteyi artıracağını kaydetti. Türker, "bu meslekte ileride egemenlerin, lobi yapanların daha etkin olmasına müsaade etmeyeceğiz" dedi.
Akgiray: Denetleyici kurumlar krizde günah keçisi oldu
Sermaye Piyasası (SPK) Başkanı Vedat Akgiray da, kongrede yaptığı konuşmada, 1,5 yıldır finansal krizin konuşulduğunu, krizle birlikte denetim kurumlarının zaaflarının da ele alındığını belirtti. Düzenleyici, denetleyici kurumların krizde biraz da "günah keçisi" olduğunu kaydeden Akgiray, aşırı para kazanma hırsı ve finans mesleğindeki gelişmenin de kriz döneminin en çok tartışılan konuları arasında bulunduğunu anlattı.
Finans ile siyasetin iç içe olması konusunun da yeni konuşulmaya başlandığına dikkati çeken Akgiray, "büyük finans kuruluşlarıyla siyaset biraraya gelirse ne olur?" olgusunun daha çok konuşulacağını da dile getirdi.