Vergi borçlarında aylık %1.40 gecikme zammı/faizi oranı makul mü?

Şaban Küçük - KPMG Türkiye Vergi Bölümü Direktörü

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Vadesinde ödenmeyen vergi borçlarına uygulanan gecikme zammı oranı 2010/965 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla neredeyse 5 yıldır aylık %1.40 olarak uygulanmaktadır. Bu oran vergisini zamanında ödeyemeyen, ödeme güçlüğü çeken herkesi etkiliyor ve vergi borçlarını katlayıp, mali idarenin tahsilat ve vergi mükellefinin ödeme kabiliyetini azaltıyor. Aynı zamanda tek haneli enflasyon hedeflemesi açısından enflasyon üzerinde karşılıklı etkileşim içinde olan bir parametre olarak sadece vergi gelirlerini değil makro iktisadi sonuçları da etkileyen bir konu. 

8-065.jpg

2014 yılı için yeniden değerleme oranının %10.11; enflasyonun yıllık (TÜFE) %8.17, Devlet tahvili ve Hazine bonosu ihalelerinde oluşan bileşik ortalama faiz oranının %8’lerde; 3095 sayılı Kanun'a göre uygulanan kanuni/temerrüt faizin %9, ticari temerrüt faizinin %10.5 olduğu göz önünde bulundurulduğunda yıllık %16.80 olan gecikme zammı oranı çok yüksek kalmaktadır. Kanunen gecikme zammı ve gecikme faizi oranları Bakanlar Kurulu yetkisinde olduğu için herhangi bir otomatik endeksleme veya konjonktürel duyarlı bir belirleme yapılamamaktadır. 

Gecikme faizi, gecikme zammı nedir? 

Türk Dil Kurumu Sözlüğü'ne göre faiz, işletmek için bir yere ödünç verilen paraya karşılık alınan kâr, getiri, ürem, nema anlamına gelir. Türk hukuk lügatine göre ise faiz, alacaklının borçlusundan istemeye hakkı olduğu bir ivazdır. Ekonomi bakımından faiz, ödenecek olan paranın geliri, hukuki bakımdan ise alacağın medeni semeresidir. Her medeni semere gibi bu da mukaveleden veya kanun hükmünden doğar. Bunun özelliği zamanla doğan ve çoğalan bir alacak olmasıdır.
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'a göre süresinde ödenmeyen vergi borçları ve Vergi Usul Kanunu’na göre zamanında tahakkuk etmeyen vergiler için uygulanan gecikme faizinin oranı gecikme zammına bağlı durumda. 

                        8a.jpg

Rakamlar son 15 yılda nasıl değişti? 

Aşağıdaki tabloda, son 15 yılda uygulanan gecikme zammı ve dolayısıyla gecikme faizi oranları yer almaktadır. Tablodan da görüleceği üzere uygulanan en yüksek gecikme zammı oranı %15, en düşük gecikme zammı oranı ise %1.40’tır. En uzun süre uygulanan oran neredeyse 5 yıldır uygulanan %1.40 oranı olurken en kısa süreyle uygulanan oran 116 gün ile %5 olmuştur.1

Geçerlilik dönemi    Gecikme zammı    Gecikme zammının yıllar
            oranları (%)    içinde toplam uygulama gün sayısı 
01.02.1996-08.07.1998    15    888
09.07.1998-20.01.2000    12    560
21.01.2000-01.12.2000    6    315
02.12.2000-28.03.2001    5    116
29.03.2001-30.01.2002    10    307
31.01.2002-11.11.2003    7    649
12.11.2003-01.03.2005    4    475
02.03.2005-20.04.2006    3    378
21.04.2006-18.11.2009    2.5    1307
19.11.2009-18.10.2010    1.95    365
19.11.2010 - Halen    1.40    1509 (06.01.2015 itibariyle)


Gecikme zammı oranı 5 yıldır değişmedi…

Vadesinde ödenmeyen amme alacaklarına uygulanan gecikme zammı oranının 2010/965 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile %1.40’a indirilmesi vergilerini ödemek konusunda iyi niyetli olan mükellefler için önemli bir imkândır. Bu hem kamu alacaklarının daha çabuk Maliye veznelerine girmesini sağlayan hem de Maliye-mükellef uyumuna katkı sağlayabilecek bir konu. Ancak gecikme zammı/faizi oranı bugün itibariyle çok yüksek. 
5 yıldır uygulanan bu oran ile her yıl vergi cezalarının endekslendiği yeniden değerleme oranı (YDO), mükelleflerin finansal piyasalarda mevduat/kredi işlemlerinde uyguladığı faiz oranları, yıllık tüketici enflasyonu (TÜFE) ve devletin borçlanma senetlerindeki faiz oranı gibi göstergelerden uzaklaştığı görülmektedir. 

Yıl    TÜFE (%)    YDO (%)    GZ (Yıllık)
2014    8.17    10.11    16.80
2013    7.40    3.93    16.80
2012    6.16    7.80    16.80
2011    10.45    10.26    16.80

2014 yılı için yeniden değerleme oranının %10.11; enflasyonun (TÜFE) %8.17, Devlet tahvili ve Hazine bonosu ihalelerinde oluşan bileşik ortalama faiz oranının %8’lerde; 3095 sayılı Kanun'a göre uygulanan kanuni faizin %9, ticari temerrüt faizinin %10.5 olduğu göz önünde bulundurulduğunda yıllık %16.80 olan gecikme zammı oranının düşürülmesi veya kanuni bir değişiklikle en yakın ve anlamlı göstergeye endekslenmesi mükellef-vergi idaresi uyumu için son derece olumlu bir adım olabilir. Bu uygulamanın vergi gelirlerinin Hazine'ye intikal süresini de azaltabileceği şüphesizdir.