Yılmaz: 2020'de kişi başına gelir hedefi 13 bin doların üstü
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Orta Vadeli Programda hedeflerinin 2020 yılında gayrisafi yurt içi hasılayı (GSYH) 1 trilyon doların üstüne çıkarmak ve kişi başı geliri 13 bin dolardan yükseğe ulaştırmak olduğunu söyledi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, TBMM Genel Kurulunda görüşülen 2018 yılı bütçe tasarısının tümü üzerinde AK Parti Grubu adına konuşma yaptı.
"16. bütçe, siyasi istikrar içinde sağlanan ekonomik istikrarın yansımasıdır." diyen Yılmaz, bu başarının esas itibarıyla bugünlere gelmelerini sağlayan milletin başarısı olduğunu kaydetti.
Yılmaz, geçmişte birçok ekonomik kriz yaşayan halkın, siyasi istikrar olmadan ekonomik istikrar olamayacağını gayet iyi gördüğünü belirtti.
Geleceğe ilişkin belirsizliklerin, yatırımlar başta olmak üzere ekonomik gelişmelerin önündeki en önemli engellerden birisi olduğunu vurgulayan Yılmaz, "Bu anlayışla yola çıkan hükümetlerimizin ekonomide temel iki kavramı istikrar ve güven olmuştur. Bu iki kelime 15 yıllık başarımızın özeti, Türkiye ekonomisinin büyük dönüşümünün anahtarlarıdır. Politikalarını şeffaf bir şekilde halkımız ile paylaşan partimiz belirsizlikleri azaltmış, öngörülebilirliği güçlendirmiştir." dedi.
Cevdet Yılmaz, AK Parti hükümetlerinin sadece bir partiye değil, topyekün siyaset kurumuna olan güveni arttırdığını, böylece sivil siyasetin ve demokrasinin zeminini de sağlamlaştırdığını ifade etti.
"Mali disiplin ile başarılmıştır"
En son 900 bin civarında alt işveren (taşeron) çalışanı ilgilendiren konuda attıkları adımın da gösterdiği üzere, AK Parti'nin siyasi anlayışının "aldanan ve aldatan olmamak" üzerine kurulduğunu kaydeden Yılmaz, "Güven veren politikalar sayesinde 2002 yılında bütçe harcamaları içinde yüzde 43’ü aşan faiz ödemeleri yerine bugün yüzde 9 civarında faize pay ayrılan, ekonomik ve sosyal hedeflere hizmet eden bütçeler gelmiştir. Bütçe açıklarını yüzde 11’lerden yüzde 1-2’lere çeken bu anlayış mali disiplin ile başarılmıştır." diye konuştu.
Yılmaz, iktidara geldiklerinde 8,5 yıl olan kamu yatırımlarının ortalama tamamlama süresinin 3,7 yıla kadar indiğini söyledi.
2003-2016 döneminde ekonominin ortalama yıllık büyüme oranının yüzde 5-6 gibi yüksek seviyede gerçekleştiğine işaret eden Yılmaz, "1990'lı yıllarda bu oranın yüzde 3,8 olduğu gerçeğine bakıldığında AK Parti'nin başarısı kendiliğinden anlaşılacaktır. Son 15 yılda nüfusumuz 66 milyondan 80 milyona çıkarken, GSYH'miz 236 milyar dolardan 863 milyar dolara yükselmiş, kişi başı gelirimiz ise 3 bin 500 dolar seviyelerinden 11 bin dolar seviyelerine tırmanmıştır." sözlerini sarf etti.
Türkiye'nin 2016'da nominal olarak dünyanın 17. satın alma gücüne göre ise 13. büyük ekonomisi olduğunu ifade eden Yılmaz, "Hedefimiz 2023 vizyonumuzu hayata geçirerek ilk 10 büyük ekonomi arasında yerimizi almaktır. OVP’de hedefimiz 2020 yılında 82,5 milyona yaklaşan nüfusumuz ile GSHY’mizi 1 trilyon doların üstüne çıkarmak ve kişi başı gelirimizi 13 bin dolardan yükseğe ulaştırmaktır." ifadesini kullandı.
"Bu oran G-20 içinde en yüksek büyüme oranı"
Cevdet Yılmaz, bugün ilan edilen Türkiye'nin üçüncü çeyrek büyüme oranının yüzde 11,1 olduğunu belirterek, "Bu oran ile ilk 9 ayda ortalama büyümemiz yüzde 7’yi aşmıştır. Bu oran G-20 içinde en yüksek büyüme oranıdır." dedi.
Özel sektör ve ihracat kanalı ile büyüyen ekonominin ciddi anlamda istihdam ürettiğine işaret eden Yılmaz, şöyle konuştu:
"2016 ve 2017 ağustos dönemleri itibarıyla bakıldığında toplam istihdamda 1 milyon 355 bin gibi son derece yüksek bir artış görülmektedir. İş gücüne katılım oranlarındaki hızlı artış nedeniyle tek haneye henüz düşmemiş olan işsizlik oranını, önümüzdeki yıllarda kademeli olarak düşürmeyi ve 2023 perspektifinde yüzde 5’e yaklaşmayı planlıyoruz. Orta Vadeli Program çerçevesinde ise 2018-2020 döneminde yıllık ortalama yüzde 5,5 büyümeyi ve 3 milyondan fazla istihdam sağlayarak özellikle gençlerimiz ve kadınlar için çok daha olumlu bir noktaya ulaşmayı hedefliyoruz."
Yılmaz, Türkiye'nin, son 15 yılda ekonomide, eğitimde ve sağlıkta elde edilen büyük dönüşümlerle gelecek yıllarda en yüksek insani gelişme sağlayan ülkeler arasına girmeye aday konumda olduğunu belirtti.
"Net asgari ücret 184 liradan bin 404 liraya çıktı"
1990-2002 döneminde ortalama enflasyon yüzde 71 olmuşken, 2002-2016 döneminde bu oranın yüzde 9 seviyesinde gerçekleştiğini ifade eden Yılmaz, "Net asgari ücret iktidara geldiğimizde 184 lira iken, 2017 yılında bin 404 lira olmuş, reel olarak yüzde 111 artış göstermiştir. Kur başta olmak üzere, son dönemde çeşitli dönemsel etkiler ile çift haneye çıkan enflasyonun, aralık ayından başlayarak düşüş trendine girmesini ve 2018 yılında önemli oranda gerilemesini bekliyoruz." ifadesini kullandı.
AK Parti'li Yılmaz, kamu borcunun GSYH’ye oranı OECD’de yüzde 113, Avro Bölgesi'nde yüzde 91, gelişmekte olan ülkelerde yüzde 47 iken, Türkiye’de yüzde 28 seviyesinde olduğunu söyledi.