Yumuşak resesyon ihtimali giderek artıyor
Ernst&Young'ın raporunda Euro bölgesindeki işsizliğin çekirdek ülkelere de yayılabileceği ve bazı ülkelerde tahmini işsizlik oranının 2015 yılından önce yüzde 10'un altına düşmeyeceği öngörülüyor.
YAYINLAMA
GÜNCELLEME
İSTANBUL - Denetim ve danışmanlık firması Ernst & Young'ın "Euro Bölgesi Kış Tahminleri (EEF)" raporunda, önümüzdeki yılın ilk yarısında Euro Bölgesinin "yumuşak" bir resesyona sürüklenme ihtimalinin giderek arttığı belirtildi.
Raporda, 9 Aralık'ta yapılan Avrupa Birliği Konseyi Zirvesinde bazı reformların kabul edilmesine karşın Euro Bölgesi yöneticilerinin yapılan anlaşmayı hızlı uygulama kabiliyetlerinin ve bu yöndeki kararlılıklarının çok net olmadığının ortaya çıktığı, bu konudaki endişenin, yakın gelecekte sallantılı yapının süreceğine ve en azından önümüzdeki 6 ay içinde büyümenin zayıf kalacağına işaret ettiği kaydedildi.
Raporda, "2008 yılındaki kadar olmasa da, 2012 yılında bankaların likiditesi ve işsizlik konuları ciddi endişeler yaratıyor olacak. Öte yandan, Avrupa Birliği Zirvesinde kararlaştırılan reformların uygulanacağı varsayılır ise, Euro Bölgesindeki güçsüz büyümenin 2012 yılı bitmeden önce toparlanmaya başlayacağı da ihtimaller arasında gösterilmiş" denildi.
Avrupa Merkez Bankasının (AMB) müdahalelerinin devam edeceği bildirilen raporda, işsizliğin, bölge genelinde önemli bir endişe kaynağı olduğu, işsizliğin çekirdek ülkelere de yayılabileceğinin ve bazı Euro Bölgesi ülkelerinde tahmini işsizlik oranının 2015 yılından önce yüzde 10'un altına düşmeyeceğinin öngörüldüğü bildirildi.
Enflasyonun 2012'de yavaşlayacağının öngörüldüğü belirtilen raporda, "Öncelikle tepe noktasından düşüşe geçen petrol fiyatlarının 2012'de yüzde 10 oranında azalacağı öngörülüyor. Bunun yanı sıra baz etkisinin enflasyon rakamlarına olumlu yansıyacağı ortaya çıkarken, 2011 yılı başında uygulanmaya başlanan KDV artışlarının etkisinin ortadan kalkmasıyla, 2012 yılı başında ortalama enflasyon oranının düşük olacağı görülüyor. EEF kış tahminlerine göre, 2011 yılında yüzde 2,6 olan enflasyon oranı, 2012'de yüzde 1,8'e düşecek, 2013 ve 2014 yılları için de benzer tahminler ortaya koyuluyor" denildi.
Euro Bölgesinin dağılmasının, az da olsa hala ihtimal dahilinde olduğu kaydedilen raporda, şu görüşlere yer verildi:
"Euro Bölgesinin dağılmasının bedeli şüphesiz çok yüksek olacaktır ve tüm Avrupa ve dünya ekonomisi üzerinde uzun süreli bir etki yaratacaktır. Sonuç olarak, EEF'ye göre lider ülkelerdeki yetkililer tek para birliğinin bozulmaması için ellerinden geleni yapacaklar. AMB'nin 'kredi vermede son merci' olarak hareket etmesinin maliyeti ise, dağılmanın orta vadede yaratacağı maliyetten muhtemelen daha düşük olacak gibi görünüyor.
Euro Bölgesinin kısa vadedeki görünümü kasvetli bir resim çizmekle beraber, durumun düzeltilmesi için gerekli adımların atıldığı da görülüyor. Araştırma sonuçlarına göre, İtalya, İspanya ve Yunanistan'ın halen tedirginlik yaratmasına rağmen, 2012 yılında İtalya ve Yunanistan'daki krizin sona ermesi bekleniyor. Bu beklentinin, Euro Bölgesinde bir denge oturtarak orta vadede büyümeyi toparlayacağı ve finansal istikrarı güçlendireceği düşünülüyor."
Bu konularda ilginizi çekebilir