Şişecam kapılarını start-up'lara açıyor

Şişecam Topluluğu Yönetim Kurulu Başkanı Vekili ve Genel Müdürü Prof. Dr. Kırman, “Bu sene yapacağımız en büyük dönüşümlerden biri alt yapımızı destekleyen dijital projeler. Bu projeler daha da hızlanmamızı sağlayacak. 2018’de de ölçülü ve dengeli büyüme stratejimizi sürdüreceğiz” dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Ece CEYHUN

Şişecam’ın bu yıl en önemli önceliklerinden biri, küçük ama geleceğe yönelik fırsatlardan yola çıkan ‘start-up’ şirketleriyle beraber iş geliştirmek. Kapılarını ‘cama değen’ iş fikri olan start-up’lara açan Şişecam Topluluğu’nun Yönetim Kurulu Başkanı Vekili ve Genel Müdürü Prof. Dr. Ahmet Kırman, “Alanına inandığımız bir start-up şirketle karşılaşırsak, stratejimiz satın almak da olabilir, birlikte geliştirmek de… Mesele; bu tür girişimci şirketlerin faaliyet alanlarının bizde ilgi uyandırması” dedi.

Şişecam, bir taraftan faaliyet alanlarını kuvvetlendirecek yeni bir kas arayışını sürdürüyor diğer taraftan dünyada değişen cam pazarında inorganik büyüme fırsatlarını gözlüyor. Gündeminin önemli bir bölümünü de yatırım ajandası oluşturuyor. Şişecam Topluluğu’nda bu ajandadan çıkan en önemli örnekler olarak; Mısır’da cam ev eşyası üretim tesisinin satın alınması, Balıkesir’de yaklaşık 400 milyon TL’lik yatırımla hayata geçecek cam elyaf üretim tesisi, cam ambalajda Mersin’deki fabrikaya 120 milyon TL’lik yatırımla üçüncü fırının devreye alınması yine cam ambalajda bu defa Eskişehir’deki fabrikaya dördüncü fırın için yatırım kararı alınması sıralanabilir. Şişecam’ın Eskişehir’deki yatırımı Türkiye’deki cam ambalaj üretim kapasitesini 1.2 milyon tona çıkartacak. Yaklaşık 240 milyon TL’lik yatırım büyüklüğü olan Eskişehir cam ambalaj yatırımı 2018 yılının ikinci yarısında faaliyete geçecek. Endüstri 4.0’a uygun şekilde yeni teknolojiyle donatılacak olan fırın 150 bin ton/yıl kapasiteli olacak. Ankara Polatlı’da 2014 yılında yaklaşık 300 bin ton/yıl kapasiteli bir fırına sahip olan yeni bir düzcam tesisini devreye alan Şişecam, bu yılın başında düzcamda da yeni bir yatırım kararı aldı. Günde 1.000 tonluk üretim kapasitesiyle Türkiye ve yakın coğrafyanın en büyük fırınına sahip olan bu tesiste ikinci fırın yatırımını gerçekleştirecek olan Topluluk, yaklaşık 480 milyon TL’lik yatırımla hayata geçireceği yeni fırın ile yıllık 220 bin ton ek düzcam üretim kapasitesine sahip olacak. Türkiye’deki düzcam üretim kapasitesi ise 1.9 milyon tona ulaşacak.

‘Kas’ aramaya devam ediyor

Şişecam Topluluğu’nun gelecek planlarını anlatan Yönetim Kurulu Başkanı Vekili ve Genel Müdürü Prof. Dr. Ahmet Kırman, “Faaliyet alanlarımıza ilişkin yatırımlarımız hız kesmeden devam ediyor” vurgusunu yaparken “Faaliyet alanlarımıza yeni bir alan ekler miyiz?” bakış açısı ile çalıştıklarını da kaydetti. “Kas aramaya devam ediyoruz” diyen Kırman, “Faaliyet gösterdiğimiz tüm alanlarda sürdürülebilir büyüme hedefimiz doğrultusunda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Geçtiğimiz yıl bu bağlamda yeni yatırımlara imza attık. Yeni kas arayışımızı ise ‘yeni bir iş kolu yaratabilir miyiz?’ bakış açısıyla ele alıyoruz” dedi. Kırman bu kapsamda 2018 yılında önceliklerinden birini de “Küçük ama geleceğe yönelik fırsatlardan yola çıkan start-up şirketlerle beraber iş geliştirmek” olarak açıkladı.

Küresel ticarette toparlanma var

"Genel ekonomik durumda küresel anlamda bir toparlanma var. Bu da mutlaka dünya ticaretini olumlu etkileyecek. Bu durumu olumsuz etkileyecek tek unsur, politik temelli ilişkilerin ve belli coğrafyalardaki hareketlerin diğer tarafl ara da sıçrama yeteneği. Artık dünya çok küçüldü. Ortadoğu’da olan bir sorun Amerika’ya da, Çin’e de, Rusya’ya da yansıyor. Bundan arındırılmış bir bakış açısıyla dünya ticareti aslında gelişerek ilerliyor. Ancak, politik ilişkilerde kalıcı hasar oluşturursa bunların etkisi bölgeselden başlayarak ticareti etkileyebilir.”

Satın da alabilir birlikte de geliştirebilir

Ahmet Kırman konuyla ilgili şu çerçeveyi çizdi: “Bu konuda bir sınırımız yok. Önemli olan start-up şirketlerin faaliyet konusunun gelecek vaat ettiğine inanmamız. Böyle düşündüğümüz alanlar olursa, bu tür şirketlerle çalışacağız. Cama değen ya da bizim diğer faaliyet alanlarımıza değer katan bir start-up varsa da birlikte çalışmak için girişimlerde bulunacağız. Hem yurtiçinde hem yurt dışında cam bağlantılı teknoloji geliştiren ve gelecekte bu teknolojinin önemli bir rol oynayacağını düşündüğümüz start-up’lara bakıyoruz. Yapacağımız yatırımın şekli, konuya göre değişir. Alanına inandığımız bir startup şirketle karşılaşırsak, stratejimiz satın almak da olabilir, birlikte geliştirmek de… Mesele; bu tür girişimci şirketlerin faaliyet alanlarının bizde ilgi uyandırması. Geleceğin iş alanları bugünkülere göre çok daha hızlı değişen, yeni başka konular getiriyor. Geliştiren, önde götüren, yeni bir alan açan olma imkanı start-up ya da benzeri inovasyon yaklaşımları içeren başlangıç aşamasındaki girişimlerden çıkabiliyor. Start-up’larda baktığımız, esnek yapı ile bağlantılı olmaksızın düzcam, cam ev eşyası, cam ambalaj, kimyasallar ve maden gibi ana faaliyet alanlarımızın dışında yeni bir alan yaratmak. Mevcut faaliyet alanlarımıza değen, çakışan, o alanları geliştiren bir anlayış varsa, oralarla da tabi ki ilgileniyoruz.”

Türkiye’deki teknoparklar, kuluçka merkezlerinin dışında yurtdışında bu aşamada kendi alanlarıyla bağlantılı bazı firmalarla ilgilendiklerini de anlatan Kırman, "Bu tür şirketleri alma planımız var. Bugün dünyada 13 ülkede üretim yapıp 154 ülkede ürünlerini tüketiciyle buluşturan uluslararası bir şirket olarak, teknoloji neredeyse, o teknolojiden yararlanmak için orada olma kabiliyetine sahibiz. Dünyanın her yerindeki yeni yaklaşımlar ilgi alanımızın içinde” dedi.

Eğitime katkı sürecek

“Düzcam ve cam ambalaj fabrikalarımızın bulunduğu Bursa Yenişehir’de Meslek ve Teknik Anadolu Lisesi yaptırıyoruz. Bu ikinci okulumuz. İlkini de yine düzcam, cam ambalaj ve soda fabrikalarımızın bulunduğu Mersin’de hayata geçirmiştik. Gençlerin mesleki gelişimine cam sektörüyle başta olmak üzere katkı sağlayacağız. Önemli bir başka iş birliğimiz de Gebze Teknik Üniversitesi ile hayata geçirdiğimiz yüksek lisans programı. Türkiye’nin ilk özel sektör ve devlet üniversitesi iş birliğiyle uygulamaya alınan bir yüksek lisans programı. Gebze Teknik Üniversitesi ile birlikte ‘Cam Bilimi ve Teknolojisi Yüksek Lisans Programı’ ile sektörün ihtiyacı olan yetişmiş işgücü ihtiyacının karşılanması hedefl iyoruz. Hem üniversite hem de meslek lisesi seviyesinde eğitime yönelik desteklerimiz var. Bulgaristan ve Rusya başta olmak üzere faaliyet gösterdiğimiz ülkelerde de bilim insanlarının ve sektöre yönelik teknik elemanların yetişmesini sağlamaya çalışacağız.”

Kimse tek başına her şeyi hayal edemez Şişecam Topluluğu alanında dünyanın sayılı Ar-Ge merkezlerinden birine sahip. Ahmet Kırman, hem bu merkeze atıf yaparak hem de geçen yıl ekim ayında 32’ncisini düzenledikleri Türkiye’nin ilk ve tek uluslararası “Cam Sempozyumu” ile birlikte eş zamanlı olarak Uluslararası Cam Komisyonu’nun (ICG) yıllık toplantısına da ev sahipliği yaptıklarını hatırlattı. Kırman, “İstanbul’da aralarında bilim insanları, akademisyenler, dünya cam sanayinin önde gelen isimlerinin bulunduğu 26 farklı ülkeden 400’ün üzerinde katılımcıyı ağırladık. Şu anda ulusal ve uluslararası alanda üniversiteler ve çeşitli kuruluşlarla iş birliği içinde çok sayıda Ar-Ge projesi yürütüyoruz. Yenilikleri izlemek, gelişmeleri takip ederek, üretim alanındaki çeşitliliği ve katma değeri artırmak için bu tür yeni yaklaşımlara ihtiyaç var... Tek başına gelişimi yakalamaya çalışmak, hayal dünyasının dar tutulması anlamına gelir. Kimse tek başına her şeyi hayal edemez. Bizden farklı düşünenlere, böyle açılımlara ihtiyacımız var. Her şirketin kendi alanında bu gibi açılımlara ihtiyacı var. Faaliyet alanlarımızın dışında, diğer sektörlerdeki stratejik arayışımız da diğer bir konu. Yani yeni bir iş, ürün, sanayi dalına koşmakla da ilgileniyoruz” ifadelerini kullandı.

Ar-Ge harcamaları 80 milyon TL’yi devirdi

Ar-Ge çalışmaları hakkında da bilgi veren Prof. Dr. Ahmet Kırman, “Ar- Ge merkezimiz bilim insanlarıyla sürekli iletişim halinde. Uluslararası anlamda bir cam araştırma merkezi olma mantığıyla yurt dışından da çalışan istihdam ediyoruz. Topluluğumuz Tasarım Merkezi de dahil yaklaşık 200 Ar-Ge çalışanıyla bu alandaki faaliyetlerini yürütüyor. Avrupa faaliyetlerimiz kapsamında AB’den eğitim ve araştırma için fonlar alıyoruz. 2016 yılında yaklaşık 74 milyon TL Ar-Ge harcaması gerçekleştirirken, 2017’de bu tutar 80 milyon TL’yi aştı. Yeni ürün geliştirme çalışmalarımız da hızla ilerliyor. Örneğin; 2017 yılında 51 yeni ürün üzerinde çalışıldı. Bu ürünlerin 24 tanesi yıl içerisinde pazara sunuldu. Yine 2017 yılı içerisinde 3 patent tescili gerçekleştirerek, 3 yeni patent başvurusu daha yaptık. Ulusal ve uluslararası düzeyde toplam 11 üniversite ve 7 araştırma merkezi ile ortak çalışmalar gerçekleştirdik” bilgisini de verdi.

Ambalajda herkes 'özgünlük' peşinde

Şişecam Topluluğu Yönetim Kurulu Başkanı Vekili ve Genel Müdürü Prof. Dr. Ahmet Kırman, faaliyet gösterdikleri alanlarda trend değişimlerini de anlattı. Kırman, düzcama asıl şekli mimari yaklaşımların verdiğini belirtirken “Otomotiv camlarında ise otomotiv ana sanayinin üretim ve tasarım ihtiyaçlarına göre şekilleniyor. Cam ev eşyasında trendler daha değişken. Cam ambalaj alanında da herkes kendisine özgü bir ambalaj yaratma çabasında. Talep daha çok markaların kendilerini farklı kılma çabasından kaynaklanıyor” dedi. Küresel olarak cam ev eşyası sektöründeki gelişmeleri de aktaran Kırman, inişin bittiği, dipten çıkışa geçilecek bir noktaya gelindiği inancında olduklarını söyleyerek, “Bu sadece cam ev eşyası sektörüne özgü de değil. Cam sektörünün her alanında döngüler vardır. Cam ev eşyası genel olarak ‘beğeniye’ yönelik bir sektör olarak değerlendirilse de günümüzde daha çok ‘fiyat’ hassasiyetlerinin ağır bastığı bir alan haline geliyor. Ancak gözlemlerimize göre; sektör son 4 senedir aşağı yönlü döngüsünü tamamladı. Çıkışa geçme zamanı geldi. Göstergeler de bu sinyali veriyor. Biz de cam ev eşyası sektöründe kapasitemizi daha verimli ve etkin kullanmak üzere çeşitli aksiyonları hayata geçirdik. Şimdi çok daha etkin ve daha karlı bir şekilde çalışacağımızı düşünüyoruz. Pazarın döngüsü uygulamakta olduğumuz operasyonel mükemmellik hamleleriyle birlikte daha fazla katkı sağlayacak” değerlendirmesini yaptı.

Paşabahçe’nin arzında ‘fikir’ değişmedi

Bu yıl Borsa İstanbul’da halka arzların artması bekleniyor. Şişecam da bir süreden beri Paşabahçe’nin halka arzını değerlendiriyor. Ahmet Kırman, “Halka arz süreci en az 6 aylık bir ön hazırlık ister. Dünyada trendlere bakarsak cam ev eşyası sektöründe artık küresel çapta inişin tamamlandığını, çıkışın başlayacağını öngörüyoruz. Halka arzdan önce bizim bunu bizim biraz hissettirmemiz, sektörde iyiye gidiş olduğunu göstermemiz gerekir. Bu 2018’e denk gelir mi?.. Emin değilim. Ama halka arz fikrimizde hiçbir değişiklik yok” bilgisini verdi.

Ekonomik milliyetçiliği gözden kaçırmayalım

“ABD’nin bazı ekonomik yaklaşımları dünya piyasalarını olumsuz etkileyebilir. Başkan Trump yönetiminde ABD aslında daha içe kapanık ve milli bir ekonomi olmak, yurtiçinde değer yaratmak ve o değeri başka yere aktarmamak gibi bir bakış açısıyla gidiyor. Var olan ama gittikçe artan ekonomik milliyetçiliği gözden kaçırmamak gerekiyor. Bu aslında bir seviyeye kadar olması gereken bir şey… Her ülkenin kendi insanının refahını yükseltme sorumluluğu var. Olaya böyle bakarsak; herkesin kendi alanında kendi ekonomisinin parçalarını koruyup kollaması da gerekiyor. Bu tabi ki serbest piyasa ekonomisinden vazgeçmek anlamına gelmiyor. Kanımca artık isimlendirilmiyor ama herkesin sorumluluğu önce kendi ülkesindeki şartları düzenlemek. Her ekonominin kendi değer yaratan unsurlarını, öngörülen uluslararası kurallar içerisinde koruyup kollayacağı bir dönemden bahsediyorum.”

Yenilenebilir enerjide 12 MW kurulu güce ulaşacak

“Kasım 2017’de faaliyete geçen Mersin’deki düzcam fabrikasının çatısındaki santral 6.2 MW’lık kurulu gücüyle çatı üzerine kurulmuş olan tek parça / yekpare güneş enerjisi santralleri arasında Türkiye ve Avrupa’nın ikinci en büyük santrali olurken, dünyada ise 6’ncı sırada yer alıyor. Şişecam’ın 2022 yılına kadar yenilenebilir enerji üretiminde 12 MW kurulu güce ulaşma hedefi var. Güneş santrali için solar panellerde kullanılan özel enerji camları da bu fabrikada üretiliyor. Türkiye’de güneş enerjisi camları üreten tek tesis, Şişecam’ın Mersin’deki düzcam fabrikasıdır.”