Dünyanın tuhaf halleri

Taner BERKSOY
Taner BERKSOY EKONOMİ DÜNYASI tberksoy@pirireis.edu.tr

Küresel kriz dünyanın adabını bozmuş gibi görünüyor. Tuhaf işler oluyor.  Beklentiler her zamankinden daha fazla haber-veri bağımlısı haline geldi. Ekonomi yönetimleri de öyle.Eskiden iyi haber hem beklentileri olumluya doğru yönlendirir hem de ekonomide gelişmeyi hızlandırırdı. Farkındaysanız bu sıralarda pek böyle olmuyor.  İyi haberler kaygı yaratıyor. Örnek isterseniz son aylarda özellikle gelişmekte olan ülkelerde gözlenen tepki biçimlerine, hareket desenlerine  bakmak yeter. Eskiden iyi haber olarak algılanıp iyimserlik ve coşku yaratan  gelişmeler şimdilerde neredeyse karalar bağlanmasına yol açıyor. İyi bir veri ya da haber artık iyimserlik getirmiyor. Tersine, işler düzeliyor anlamına gelen gelişmeler gerilim ve kaygı yaratıyor. Tuhaf işler oluyor dediğimde kast ettiğim bu.

Geçen hafta bu tür tuhaflığın yeni bir örneğini yaşadık.  Hafta içinde  ABD istihdam düzeyine ilişkin yeni veriler açıklandı. Eylül verileri olumlu yönde revize edildi, Ekim verileri ise ABD’de tarım dışında yaratılan yeni iş hacminin beklenenin çok üstünde arttığını gösterdi. Bunlar ABD’de büyümenin hızlandığı, işsizliğin düştüğü sinyalini veriyor. Nitekim, işsizlik yüzde 7.3’e inerek ABD Merkez Bankası’nın parasal genişlemeyi sonlandırmak için kendisine koyduğu yüzde 6 civarındaki hedefe fevkalade yaklaşmış durumda.  ABD için çok iyi haberler bunlar. Bu haberler dünya ekonomisi için de çok iyi. ABD dünya ekonomisinin en büyük ve güçlü motoru. ABD’de büyümenin hızlanması öteki ülkelerden yaptığı ithalatın da artacağı anlamına geliyor. Son sıralarda ABD’den gelen haberlerin hemen hepsi olumlu ve  ekonomide göreli bir hızlanma olduğuna işaret ediyor. Bu son istihdam verileri de bu yöndeki gelişme beklentisini güçlendirdi.  

Dünya ekonomisinde büyüme hızlarının hala kriz öncesi düzeyin altında olduğunu biliyoruz.  Küresel kriz sonrasında  dünya ekonomisinde bir “büyüyememe” sorunu yaşandığına daha önce işaret etmiştim. Şimdi bu soruna Avrupa’nın deflasyona gittiği yönündeki değerlendirmeler de katıldı. Avrupa’da olası bir deflasyon dünya ekonomisinin bir başka önemli motorunun bütünüyle duracağı anlamına geliyor.  Hal böyleyken  en büyük  motorun  toparlanıyor olması büyüyememe sorununun aşılmasına, AB’de olası  deflasyon kaygılarının giderilmesine, beklentilerin düzeltilmesine ciddi katkı yapabilir.

Kısacası, içinde bulunduğumuz konjonktürde ABD’de ortaya çıkan toparlanma işaretleri herkes için iyi  haber. En azından iyimser beklentiler yaratabilecek bir gelişme olarak değerlendirmek gerekir son verileri ve haberleri.

Peki böyle mi oldu? Tam tersine. Yaz başından bu yana gözlenen “iyi haber panik yaratıyor” türünde, özellikle yeni gelişen ülkelerde yaşanan gelişme aynen tekrar yaşandı.Beklentiler karamsar yöne döndü. Faizler yukarıya gitti. Gelişmekte olan ülke paraları değer kaybetti. Döviz piyasalarında oynaklık arttı. ABD istihdam verisinin açıklanmasıyla birlikte sanki kötü bir şeyler olmuş gibi panik yaşandı, ortalık birbirine girdi. Bu tuhaf. Tuhaflık veri algılanmasında falan değil. Tuhaflık dünya ekonomisinde, özellikle de yeni gelişen ekonomilerde, yerleşik halse gelmiş olan bol para-düşük faiz bağımlılığı. Hep söylüyorum, bu sanki madde bağımlılığı gibi bir şey. ABD kaynaklı bol para-düşük faiz ortamı yapay bir iyilik, hoşluk  hissi yaratıyor. Para geliyor, ekonomi büyüyor, kazançlar artıyor her şey güzel görünüyor. Bu sürecin yeni bir alt üst oluşun zeminini hazırladığı, yeni bir krize kapı araladığı artık ezbere biliniyor. Buna rağmen bağımlılıktan kurtulmak mümkün olmuyor.  ABD’de iyi olan her gelişmenin, her haberin bol para-düşük faiz politikasının sonunu getireceğini bizzat ABD Merkez Bankası söyledi. Beklenti bu yönde biçimlendi. Şimdi her iyi shaberde karalar bağlanmasının nedeni bu. ABD’de büyümenin hızlandığı, istihdamın arttığı yönündeki haberler de aynı etkiyi yarattı. ABD’deki olumlu sinyaller öteki ülkelerde para akışının sonu gibi algılandı. İyi haberin kaygı yaratmasının nedeni bu. Tuhaf değil mi?

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Ekonomi kıskaçta 20 Aralık 2018
Normalleşme mi? 06 Aralık 2018
Kur’u temizleme 25 Ekim 2018
Yeni bir durgunluk mu? 18 Ekim 2018
Zaman mı kazanıyoruz 11 Ekim 2018
Tedbir gerekirdi 04 Ekim 2018
2019 yılı kritik 13 Eylül 2018
Adını koymadan 06 Eylül 2018