Fed’in kararı ne söylüyor

Orhan AKIŞIK
Orhan AKIŞIK KÜRESEL PERSPEKTİF dunyaweb@dunya.com

Fed beklendiği gibi eylül ayını da pas geçti. Genel olarak, Fed enflasyondan korktuğunda faizleri artırır. Demek ki, bu konuda bir korku yok. Enflasyonda yakın bir zamanda bir artış öngörülmüyor.

Fed Başkanı Janet Yellen’in ağustos ayında Jackson Ville’deki konuşmasında söyledikleri bunu bir bakıma doğrulamaktadır. Yellen, para politikasındaki değişikliğin ekonomik göstergelerdeki iyileşmelere bağlı olacağını; 2018 sonuna kadar faizlerin yüzde sıfır ila 4.5 aralığında gerçekleşme olasılığının yüzde 70 olduğunu söylemişti. Bu son toplantıdan çıkan karar, Yellen ve Açık Piyasa İşlemleri Komitesi üyelerinin çoğunluğunun ekonomik gelişmelerle ilgili beklentilerinde bir değişme olmadığını ortaya koymaktadır. Massachusetts, Kansas ve Cleveland Fed başkanlarının dışındaki diğer üyeler mevcut politikanın devamından yana oylarını kullandılar. Büyüme devam etmekle birlikte yeterli değil. İşgücü piyasasındaki belirsizlikler devam ediyor. Bütün bu gelişmeler, ekonomide faizlerin arttırılmasını gerektiren bir ısınma olmadığının göstergesi. Resesyonun üzerinden 7 yıl geçmesine rağmen işgücü piyasasına ilişkin diğer verilerde bir iyileşme görülmüyor. İşsizlik oranı aktif olarak iş arayanlar üzerinden hesaplanan bir oran. İşini kaybetmiş, buna karşılık aktif olarak iş aramaktan vazgeçtikleri için işsiz tanımında yer almayan milyonlarca insan bu oranın içinde yer almıyor. Fed’in amacı bu insanları da çalışan grubun içine çekmek.

***
Yılın ikinci üç aylık döneminde beklentilerin altında gerçekleşen büyümede dolardaki değer artışının dışında küresel ekonomideki yavaşlamadan kaynaklanan ihracat azalışının da etkisi var. Beklentiler yıl sonu itibariyle büyüme oranının yüzde 1.7 oranında gerçekleşeceği yönünde. Ücretler artmakla birlikte bozulan gelir dağılımından dolayı büyümenin sürekliliği sekteye uğrayabilir. Büyüme oranının dışında, ekonominin performansını ölçen önemli kriterlerden şirket karlarındaki azalma bir önceki yıla göre yüzde 4.9. Düşen petrol fiyatları ve dolardaki değer artışı enerji ve ihracata yönelik sektörlerde faaliyet gösteren firmaların karlarını olumsuz etkiliyor. Sabit sermaye yatırımlarındaki azalmada karlardaki gerilemenin de etkisi var. Fed basın bülteninde hanehalkı tüketim harcamalarında artış devam ederken sabit sermaye yatırımlarının yavaşladığına işaret ediliyor. Fed’in, hedef enflasyon oranını uzun dönemli bir hedef olarak tanımlaması, kısa vadede fiyat artışlarının yüzde 2’nin üzerine çıkmasına göz yumulabileceğini düşündürmektedir. Fed açıklamasından faiz artışınin gelecek yıla ertelenmesi olasılığı yüksek. Açık Piyasa İşlemleri Komitesi’nin kararında faiz politikasında bir değişikliğe gidilmeden önce işgücü piyasası ve enflasyondaki gelişmelerin yanısıra, uluslararası alandaki gelişmelerin de dikkate alınacağı görüşüne yer verilmis. Küreselleşme çağında para politikasındaki değişikliğin, salt Amerikan ekonomisindeki gelişmelere bağlı görülmemesi, dünya ekonomisindeki gelişmelerin de en az ülke ekonomisindeki gelişmeler kadar belirleyici olduğu karar almanın güçlüğüne işaret etmektedir .

***
Açık Piyasa İşlemleri Kurulu üyeleri arasında para politikası konusunda bir konsensus yok. Üyelerin bir kısmı faizlerin artması gerektiği yönünde görüş belirtirken diğerleri ekonomideki kırılganlığın sürdüğü; faiz arttırımı konusunda acele edilmemesi gerektiği görüşünde. Faizlerdeki değişiklik Amerikan ve dünya ekonomisinde önümüzdeki aylardaki gelişmelere bağlı. Trump, New York Ekonomi Klubü’ndeki konuşmasında, seçilmesi halinde uygulacağı ekonomik politikanın büyüme odaklı olacağını, 25 milyon kişiye istihdam sağlayacağını söylerken, tarafsız olmasıyla bilinen Peterson Ekonomi Enstitüsü gerek Trump gerekse Clinton’ın acendalarında yer alan dış ticaret politikalarının işsizliği arttırıp ekonomiyi yeniden resesyona sürükleyebileceğini ileri sürüyor. Bu kadar belirsizliğin olduğu bir ortamda Fed’in mevcut belirsizlikleri faizleri arttırmak suretiyle daha da arttırması zaten beklenemezdi. Amerika ve dünyadaki belirsizlikler Fed’in daha uzun bir süre mevcut politikasında değişikliğe gitmesini engelleyebilir. Bakalım gelecek günler ne gösterecek.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Vekalet savaşları 08 Ekim 2016
Clinton farkı 01 Ekim 2016
Sorun küreselleşmede mi? 27 Ağustos 2016