İki büyük olumsuzluğun eşanlılığı yıkıcı oluyor!

Uğur CİVELEK
Uğur CİVELEK ARKA PLAN dunyaweb@dunya.com

Son iki hafta içinde Türk Lirasının değerine ilişkin belirsizlik hatırı sayılı oranda arttı. Döviz kurları düzensiz bir şekilde yeni rekorlara abone olurken fiyat oynaklıklarındaki olağandışı sıçrama kırmızı alarm vermeye başladı. Beklentiler seri bir şekilde olumsuzlaşır ve güvensizlik hızla yaygınlaşarak yıkıcı olma sınırlarını zorlar oldu. Bu durum, başta Siyasi İrade ve Ekonomi Yönetimi olmak üzere her kesimin ve herkesin eteklerini tutuşturdu; bu olumsuzluğu gidermek için seferber olundu!

Öncelikle yaşamakta olduğumuz bu olumsuzluğun sebeplerini ve daha sonra bu hafta başında yoğunlaşan seferberliğin işe yarayıp yaramayacağını irdelemeye çalışalım. Türkiye Ekonomisi oldukça sorunlu ve yabancı kaynak girişine aşırıya kaçan oranda bağımlı olduğu için fazlası ile kırılgan bir yapıya sahip; son on beş yıl genelinde bu olumsuzlukların tehlikeli olabilecek şekilde güçlendiğini de hesaba katmak gerekiyor. Bu nedenle küresel koşulların olumsuzlaşması ve bölgemizdeki jeopolitik gerginliklerin artması bize fazlası ile dokunuyor! Politikaları ve öncelikleri belirlerken bu hassasiyetlerin mutlaka dikkate alınması gerekiyor; aksi takdirde gelişmelerin kontrol dışına çıkması ve yıkıcı olmaya başlaması olasılıkları hızla artıyor.

Son iki hafta genelinde küresel koşullar olumsuzlaştı ve bizim gibi gelişen ekonomiler üzerindeki olumsuz baskılar belirgin bir şekilde artmaya başladı. Ülkemizdeki Siyasi İradenin erken seçim kararı alması ve oy avcılığı adına seçmene rüşvet verme yarışını başlatması, kontrolümüzde olmayan dışsal olumsuzluklar etkisinin birkaç kat daha şiddetli olmasına sebep oldu. İnşaat sektörüne destek paketi geri tepti. Para politikası ile maliye politikası arasındaki büyük uyumsuzluk, olumlu düşünmeyi olanaksızlaştırdı. Riskten kaçınma eğilimi güçlendikçe finansal sarsıntıların, beklentiler ve bilançolar üzerindeki etkisi büyüdü ve çok tehlikeli türden bir kısır döngünün etkisi yoğun bir şekilde hissedildi. Dolar kuru, iki hafta içinde 4,03 düzeyinden 4,37 seviyesine kadar sıçradı, ortalık karıştı ve etkili ve yetkili kesimler de panikledi.

Tepkisel yaklaşımlar devreye sokuldu

Devamında ise sakinleşmeyi sağlamak adına tepkisel yaklaşımlar devreye sokuldu. Cumhurbaşkanı döviz kurlarını geriletecek projeleri olduğunu söyledi! Para otoritesi döviz cinsinden likiditeyi artıracak önlemleri devreye soktu ve Türk Lirası cinsinden uzlaşmalı döviz satışlarının hacmini artırdı. Maliye Bakanı yeni bir varlık barışı konusunda düzenleme yapıldığını ilan etti. Fakat bunların hiçbiri etkili olamayınca, dolar kurunu 4,30 seviyesinin altına geriletmeyi hedefleyen organize döviz satışları devreye girdi; kısa vadede etkili olsa bile bu yaklaşımın döviz piyasalarındaki dengesizliği büyütebileceği düşünülmeden günü kurtarma peşinde koşuldu. Eşanlı olarak, Ekonomi Yönetiminin Öğleden sonra Beştepe’de toplanacağı açıklandı!

İki büyük olumsuzluktan, olumlu ve seçmen desteğinin artmasını sağlayacak bir sonuç beklemek gerçekçi görünmüyor! İlk olumsuzluk küresel ve bölgesel koşullardaki değişiklikten kaynaklanıyor; ikincisi ise ilkinin seçmenler üzerindeki etkisini dengelemeyi ve lehe çevirmeyi hedefleyen maliye politikası yaklaşımlarından oluşuyor. Bu ikisi bir araya geldiğinde riskten kaçınma eğilimi güçleniyor ve paniğe dönüşüyor; döviz kurları ve faizler yükseliyor, beklentiler bozulurken bilançolar yıpranıyor ve seçim hesapları geri tepiyor.

Bu iki olumsuzluktan biri Siyasi İradenin tercih değişikliğine bağlı olarak kontrol edilebilir, fakat diğeri için aynı şeyi söylemek pek olası görünmüyor. Başka bir deyişle, bu olumsuzluklar devrede olduğu sürece sergilenen seferberliklerin kalıcı sonuç üretmesi veya en azından seçimlere kadar idare edilmesi zor! Kurlar ve faizler daha fazla yükselmesin isteniyor ise, Maliye politikasının gevşetilmesi yaklaşımında ısrarlı olunmayacak; oy oranını bu şekilde artırmak çabasından vazgeçilecek veya buna uygun seçenek ve sonuçlar özümsenecek!
Küresel ve bölgesel koşullar mucizevi bir şekilde düzelmeyecek ve oy avcılığından vazgeçilmeyecek ise herkesin kemerlerini bağlaması ve daha ciddi zorluklara hazırlanması gerekiyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar