Türkiye'nin ilk halk okulu 148 yaşında...

Hakan GÜLDAĞ
Hakan GÜLDAĞ hakan.guldag@dunya.com

Darüşşafaka...

Anlamı:

Şefkat yuvası...

148 yıl önce bugünlerde kuruldu...

30 Mart 1863'te...

Padişah fermanı ile...

Dönem malum...

Osmanlı dört bir yanda savaşıyor...

Yetim çocukların sayısı artıyor...

Bu çocukların eğitim şansları yok...

Bırakın eğitim şansını yaşama şansları bile

zayıf...

Kendileri bakıma muhtaç...

Ama babasız kalan aileyi devam ettirme

sorumluluğu da küçük omuzlarında...

Bu yetimlerin bir kısmı Kapalıçarşı'da

çıraklık yaparak hayatlarını kazanmaya

çalışıyor...

İlk düşünce de orada ortaya çıkıyor...

Kapalıçarşı esnafı kolları sıvıyor...

Çırakları korumak, kollamak ve de eğitmek

için...

Bu amaçla Cemiyet-i Tedrisiyye-i İslamiye

kuruluyor...

Osmanlı döneminde Müslümanların kurduğu

ilk eğitim-öğretim derneği...

Bir anlamda eğitimdeki ilk sivil toplum

kuruluşu...

Darüşşafaka'nın temelinde Cemiyet-i

Tedrisiyye-i İslamiye var...

Başlıca hedefi Osmanlı toplumunda İslam

unsurunu donatmak...

Modern yaşamın gerektirdiği bilgilerle...

Girişimin lideri Yusuf Ziya Bey...

Daire-i Askeriye ruznamecisi...

Yani devletin gelir ve giderlerin günlük kayıt

işleriyle yürüten biriminin sorumlusu...

Sonradan Maliye Bakanı olacak ve paşa

unvanını alacak...

Ama o sırada 37 yaşında bir yüksek

memur...

Kuruluş için o ön ayak olur, ilk adımları atar...

Daha sonra paşa hatta sadrazam olacak

arkadaşları, Ahmet Muhtar, Vidinli Tevfik,

Sakızlı Es'at, Trabzonlu Ali Naki ile

birlikte...

Cemiyetin, Kapalıçarşı'daki çırakları

eğitmek için yürüttükleri çalışmalar

başarılı olur...

Bunun üzerine daha büyük bir okulun

kurulması gündeme gelir...

Daha çok çocuk bakacak ve okutacak bir

parasız yatılı okul...

Fatih Çarşamba'da 28 Haziran 1973'te

Darüşşafaka'nın açılışı yapılır...

Bir gün sonra da okul eğitime başlar...

Eğitim kadrosu son derece yetkindir...

Üstelik de gönüllü...

Vatan şairi Namık Kemal...

Türk edebiyatının gerçek anlamda ilk

popüler yazarı Ahmet Mithat...

Zekai Dede Efendi...

Hafız Mustafa...

Fransız Emile Lacoine...

Daha sonraları, Yahya Kemal Beyatlı, Selim

Sırrı Tarcan, Ressam Ali Rıza Hoca...

Tarih kitabı denince bizim kuşağın her lise

mezununun adını bildiği Niyazi Akşit...

Türkiye'nin önde gelen aydınları

Darüşşafaka'da öğretmenlik yaptılar...

Yetkin eğitim kadrosu ile parlak bir devir

yaşadı Darüşşafaka...

Çok önemli mezunlar verdi...

Örneğin o dönemde yetişmiş telgrafçıların ve

postacıların çoğu Darüşşafakalıdır.

Bugün bilişim, enformasyon, telekom

mühendisleri neyse...

O günün telgrafçılarının önemi oydu...

Bunun en iyi farkına varıldığı yerlerden biri

savaş alanlarıydı...

Aynen Kurtuluş Savaşı'nda olduğu gibi...

Başkasına bırakılamazdı...

Darüşşafakalılara bırakıldı...

Darüşşafaka...

148 yıldır, eğitimle değişen yaşamların...

Eğitimde fırsat eşitliğinin adı...

Darüşşafaka Cemiyeti 1863 yılından

bu yana...

Yetenekli...

Fakat babası hayatta olmayan çocuklara...

İlköğretim dördüncü sınıftan...

Liseyi bitirinceye kadar öğrenim sağlıyor...

Bu topraklarda bir sivil toplum kuruluşu

tarafından açılan ilk özel okul...

Bugün misyonuna devam ediyor...

Yoksul ve babasız çocukları toplumun en

üstüne çıkarıyor...

Türkiye'nin dört bir yanından...

833 öğrenci bu şefkat yuvasında büyüyor...

Polis babasını kaybeden yavrular da...

Mardin'in Mazıdağı ilçesine bağlı Bilge

Köyü'nde yaşanan katliamda anne ve

babasını kaybeden beş çocuk da...

14'ü yabancı, 113 öğretmen ve ayrıca onlara

ağabeylik ve ablalık yapan 27 belletmenden

Kolej seviyesinde İngilizce eğitimi alıyor...

Sporla ilgileniyor, istediği bir müzik

enstrümanını çalmayı öğreniyor...

Darüşşafaka'da öğretmen başına yaklaşık

6 öğrenci düşüyor.

Ve o her 6 öğrencinin bir bilgisayarı mutlaka

var.

Sadece eğitim değil...

Öğrencilerin her ihtiyaçları cemiyet

tarafından karşılanıyor...

Giyim, barınma, beslenme, sağlık...

Tabii, bu denli çağdaş ve kaliteli eğitim

olanağını sunmak kolay değil...

Bir öğrencinin bir yıllık eğitim masrafı 10 bin

lira...

"Peki bunun kaynağı nereden?" diye

sorarsanız...

Pera Palas, çeşitli sinemalar gibi yıllar içinde

oluşmuş varlıklardan elde edilen gelirler var

ama...

Darüşşafaka bağışlarla yaşar...

Halktan aldığı bağışlarla...

Kimler yoktur ki o bağışçıların arasında...

Her yıl 81 ilden 81 çocuk okutmayı üstlenen

Türkiye İş Bankası da...

Edebiyatımızın ölümsüz temsilcisi Sait Faik

Abasıyanık da...

İş dünyasının ünlü ismi rahmetli Ayhan

Şahenk de...

Onca yıl çalışıp didinip edindiği tek evi seve

seve bağışlayan tanımadığımız bir isim de...

Darüşşafaka bağışcısıdır...

Bunu dile getirseler de getirmeseler de...

Örneğin, henüz birkaç sene önce,

Darüşşafaka müze çalışmaları sırasında

ortaya çıktı...

Darüşşafaka bağışçıları arasında Atatürk'ün

annesi Zübeyde Hanım ve kız kardeşi

Makbule Atadan da yer alıyor.

Darüşşafaka'ya bağış yapanlar...

Çocuklara bir gelecek bağışlıyor...

Biliyorsunuz 1863 Darüşşafaka'nın

kurulduğu yıl...

Banka hesap numaraları da bu rakamlarla

başlıyor...

www.darussafaka.org adresinden detaylara

ulaşmak mümkün...

Bağışçı olmak isteyenlere çeşitli olanaklar

sunuluyor...

Bir kereye mahsus toplu bağış yapmak da

mümkün...

Burs bağışcısı olup, her ay düzenli olarak

öğrencilere katkıda bulunmak da...

İşyeri, evi, yatakhanesi...

Darüşşafaka 24 saat yaşayan bir kurum...

Dolayısıyla birçok gereksinimi var...

Ayni bağışlarla bu hayır kurumunun eğitim

hayatının standardını daha da

yükseltebilirsiniz...

Kurumunuzun ürün ve hizmetlerinden bağış

yapabilirsiniz...

Zekeriya Yıldırım...

Merkez Bankası'nın eski başkanı...

Şimdi Darüşşafaka Cemiyeti'nin de

başkanlığını yapıyor...

Kendisi de bir Darüşşafakalı...

Diyor ki, "Darüşşafaka bağışçılarını

unutmaz... Ve de unutturmaz..."

Darüşşafaka'ya vasiyet bağışında bulunun

hem gözünüz arkada kalmasın hem de

adınız sonsuza kadar yaşasın...

Yakacık, Maltepe, Şenesenevler ve

Urla'daki rezidanslarımızda, çocuklarımızın

eğitimine destek veren bağışçılarımızı

güvenceye alıyoruz.

Onlara beş yıldızlı otel konforunda ikinci bir

yaşam sunuyoruz...

Pek çok bağışçının ikinci baharı, çocukların

yaşamını değiştiriyor...

Darüşşafaka rezidansları bağışçılarımız için

yeni bir yaşam evi olurken çocuklarımız için

yeni bir gelecek anlamına geliyor..."

Zengin ya da yoksul...

Çocuklarımız toplumun ortak mirası...

Bunların arasında yoksul olanların eğitimi

Türkiye'nin ilk halk mektebi Darüşşafaka'ya

emanet...

Darüşşafaka halktan aldığı bağışlarla bu

onurlu tarihsel misyonunu sürdürüyor.

Bağışlarınızla siz de yetim ve yoksul

çocukların yaşamlarının değişmesine fırsat

sağlayabilirsiniz...

Onlara yeni bir gelecek verebilirsiniz...

Darüşşafaka'ya giriş sınavı 29 Mayıs'ta

Darüşşafaka (öğrencilerin kendi arasındaki adıyla Daçka) ilköğretim dördüncü sınıftan itibaren öğrenci alıyor.

2011 Milli Eğitim Bakanlığı kayıtlarına göre...

Türkiye genelinde babası olmayan 13 bin 255 ilköğretim 3'üncü sınıf öğrencisi var...

Bu çocuklar tek tek isme özel mektuplar ile sınava davet ediliyor. 20 ilde tanıtım toplantıları ile Darüşşafaka'da alacakları eğitim anlatılıyor...

Ve Türkiye'nin dört bir köşesinden öğrenci alma hedefiyle her yıl giriş sınavları düzenleniyor.

Bu yılki giriş sınavı 29 Mayıs'ta...

Sınavlar, Adana, Ağrı, Ankara, Antalya, Bursa, Denizli, Diyarbakır, Erzurum, Gaziantep, İstanbul, İzmir, Kayseri, Konya, Malatya, Mersin, Samsun, Sivas, Şanlıurfa, Trabzon ve Van'da düzenlenecek.

Adaylarda aranan koşullar:

- Babasının hayatta olmaması.

- Ailesinin maddi durumunun iyi bir eğitim için yeterli olmaması.

- Haziran 2001 ve sonrası doğmuş olması.

- 2010-2011 eğitim öğretim yılında üçüncü sınıf öğrencisi olması.

- Sağlık yönünden ve diğer yönlerden yatılı okula kabulünde sakınca bulunmaması.

- T.C. vatandaşı olması...

Birçok ünlü isim Darüşafaka mezunu...

Darüşşafaka'nın topluma kazandırdığı pek çok isim var...

Bazılarını yakından tanırız...

Örneğin, Türk edebiyatının ve gazeteciliğinin köşe taşlarından Ahmet Rasim...

Darüşşafaka'daki çocukluk günlerini anlattığı Falaka adlı eseri hepimizin gözünü yaşartır.

Daha yakın tarihten tiyatro sanatçısı İhsan Devrim'i, ünlü karikatürist Tekin Aral'ı ya da basketbolun unutulmaz ismi Yalçın Granit'i biliriz...

İş dünyasından İsmet Kasapoğlu'nu, Coşkun Ulusoy'u, Bülent Şenver'i de Darüşşafakalı olarak tanıyanlar çok...

Denel fiziğin ustası Prof. Adnan Sokullu...

Ressam Mahmut Cuda...

Darüşşafaka'yı yüceltenlerin listesi uzun...

Bir de Aziz Nesin gibi, Gazanfer Özcan gibi yolu Darüşşafaka'dan geçen dostları var...

Onları hiç saymıyorum bile...

Ancak inanın, ismini pek duymasak da, Türkiye'ye büyük yararı dokunmuş pek çok Darüşşafakalı var...

Her biri son derece çarpıcı hikayelerin kahramanı...

Yoksul bir ailenin oğlu olarak dünyaya gelen, babasının ve annesinin ölümü üzerine ninesi tarafından 10 yaşında Darüşşafaka'ya verilen Salih Zeki gibi...

Salih Zeki, 1882 yılında okulu birincilikle bitirdi...

Aynı yıl Posta ve Telgraf Nezareti'ne memur olarak atandı...

Mekteb-i Mülkiye'de, yani bugünün Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde fizik ve kimya dersleri verdi...

Rasathane Müdürlüğü yaptı...

Mektebi Sultani (bugün Galatasaray Lisesi) müdürlüğünü, Darülfünün-i Osmani'nin ( bugün İstanbul Üniversitesi) rektörlüğünü yaptı...

Matematik ve fen bilimlerinde dünyaca ünlü bilginlerle yazılı tartışmalara girdi.

Bu konularda bir kısmı ders kitabı olmak üzere çok sayıda yapıt verdi.

Siz Salih Zeki adını daha önce duymuş muydunuz bilmiyorum...

Ama Darüşşafaka bunun için var...

Yeni Ahmet Rasim'ler ve Salih Zeki'ler yetiştirmek için...

40. yılda Darüşşafakalı kızlardan kampanya...

Bu yıl kızların Darüşşafaka'ya alınmasının 40'ıncı yıldönümü...

Aslında daha en baştan okula kızların alınması düşünülmüş...

Darüşşafaka, daha başlangıçta, okul tipi seçenekleri arasından Fransa'daki “Prytanee Militarie De la Fleshe” denemesi örnek alınarak, “kız-erkek İslam yetimlerinin” eğitim göreceği bir okul olarak

kurulur.

Ancak, tahmin edebileceğiniz nedenlerden kızların okula ilk girişi 1971 yılında gerçekleştirilir.

O günkü şartlarda bile bin bir zorlukla başlatılan bu girişim başarıya ulaştı...

Bugün Darüşşafaka'da okuyan öğrencilerin yüzde 40'ını kızlar oluşturuyor...

Şimdi Darüşşafaka'da eğitim imkanına sahip olmuş kız öğrenciler bir kampanya başlattı...

Tüm gelirini yapılan bağışlarla sağlayan okullarına vefa borçlarını ödemek için...

Daha fazla kız çocuğunun kendileri gibi kaliteli eğitim fırsatına kavuşmasını sağlamak için...

Hedef, 2011-2012 eğitim yılında Darüşşafaka'ya başlayacak 10 kız öğrencinin 10 yıllık eğitim bedeli olan 1 milyon TL'ye ulaşmak...

Daha çok yoksul kız çocuğunun yaşamlarını eğitimle değiştirmek isteyenlere duyurulur...

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar