Doğaya karşı duran insanın öyküsü
Derviş Zaim’in sekizinci uzun metraj film çalışması olan “Balık”, Sanem Çelik ve Bülent İnal’ı buluşturuyor. Film, küçük bir balıkçı köyünde yaşayan bir ailenin hayat mücadelesini konu alıyor
İSTANBUL - Sinemamızın önde gelen yönetmenlerinden Derviş Zaim’in yeni filmi “Balık” bugün vizyona giriyor. İnsan-doğa ilişkisine odaklanan yapıt, yönetmenin sekizinci uzun metrajlı sinema filmi. Başlıca rollerini Bülent İnal, Sanem Çelik, Myroslava Kostyeva, Gizem Akman, Melih Sezgin ve Coşkun Tamer’in yorumladığı “Balık”ta; bir gölün kıyısındaki küçük ve güzel bir köyde yaşayan bir balıkçı ailesinin hayatı doğa ile savaşa girişince yön değiştiriyor.
Kültür Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü, Sarten AŞ, Bursa Valiliği, Nilüfer Belediyesi, KKTC Cumhurbaşkanlığı, KKTC Başbakan Yardımcılığı Ekonomi Turizm, Kültür ve Spor Bakanlığının ana destekleri ile gerçekleştirilen “Balık”, Derviş Zaim’in “Devir”den sonra doğa konusunda yaptığı ikinci filmi olma özelliğini taşıyor. Sanem Çelik’in ABD'den döndükten sonraki ilk başrolü olan filmin kadrosunda; Nadi Güler, Zafer Altun, Rıza Sönmez, Nihal Türkdönmez, İpek Zeylan ve Selin İşcan da var.
Bursa’da ve Bursa’ya bağlı Uluabat gölü kıyısındaki Gölyazı köyünde 2013 Eylülünde başlayan dört haftalık çekimin ardından kış mevsimini yansıtmak için ara verilen filmin çekimleri, Şubat- Nisan aylarında (2013) İstanbulda gerçekleştirilen sahnelerle tamamlandı. “Balık” filminin görüntü yönetmenliğini Taner Tokgöz, sanat yönetmenliğini ise Natali Yeres üstlendi.
Derviş Zaim, yeni filmi hakkında şu yorumu yapıyor:
“Film doğa ile arasına eski zamanlarla kıyaslandığı zaman daha fazla mesafe koyduğuna inandığım insanoğluna, doğaya karşı işlediği kabahati, mütevaıi bir anımsatma girişimi olarak nitelenebilir.
‘Balık’ projesi, doğanın hor kullanılmasını ve insanın bundan zarar görmesi meselesini konu ediniyor. Çünkü şu an itibarı ile insanoğlunun karşı karşıya kaldığı en önemli sorunlardan birinin (belki de birincisinin) doğa ile ilişkisini bir türlü sürdürülebilir bir dengeye kavuşturmaması olduğunu düşünüyorum. Ancak bu filmi yaparken seyir zevki vermesi için de ayrıca gayret ettiğimizi, seyirciyi memnun edecek bir film ortaya çıkarmaya çalıştığımızı belirtmek gerekiyor.”
Zaim’in sinemasevere armağanları
•Tabutta Rövaşata (1996): Ahmet Uğurlu ve Tuncel Kurtiz’i buluşturan “Tabutta Rövaşata” (altta), Rumelihisarı’nda yaşayan kimsesiz ve amaçsız bir adamın hikâyesini çarpıcı bir görsellikle anlatarak Derviş Zaim’in adını sanatseverlere öğretmişti.
•Filler ve Çimen (2001): Başrolünde Sanem Çelik ve Haluk Bilginer’in yer aldığı “Filler ve Çimen”, başarılı bir sporcu olan yoksul Havva’nın öyküsüydü.
•Cenneti Beklerken (2006): Eflatun isimli nakkaşla birlikte Anadolu’yu gezdiğimiz “Cenneti Beklerken”, Derviş Zaim’in “başka zamanlar”a uzandığı bir fi lmdi. •Nokta (2009): Yönetmenin klasik hat sanatını arka plan ögesi olarak belirlediği fi lmin başrolü Settar Tanrıöğen’e emanetti.
•Gölgeler ve Suretler (2010): Film, 1963’te Kıbrıs’ta Türkler ve Rumlar arasında başlayan olaylar sırasında Karagözcü olan babasından ayrı düşen bir kızın olgunlaşma öyküsünü anlatıyordu.