Çalışanların stres seviyesi tüm zamanların zirvesinde

Ekonomik ve jeopolitik gerilimlerin, salgın endişelerinin varlığını koruduğu 2023'te, işyerinde yaşanan stres rekor seviyelerde kalmaya devam etti. Gallup araştırması, dünya çapında çalışanların %44’ünün bir önceki gün çok stresli hissettiğini söylediğini ortaya koydu.

Haber Merkezi
YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Salgınla başlayan dönemi izleyen ekonomik sıkılaşma, Rusya-Ukrayna savaşı, ekonomik belirsizlikler, jeopolitik gerilimler ve COVID-19’un yeni varyantlarla yeniden nüksedeceğine ilişkin endişeler işgücünün stres seviyelerine de yansıdı. Bu etkinin matematiksel karşılığı, işyeri danışmanlığı ve küresel araştırma alanlarında faaliyet gösteren Gallup'un her yıl işgücünün genel durumuna ışık tutan İşyerinin Durumu raporunda görüldü. Gallup raporuna göre dünya çapında araştırmaya katılanların %44’ü işyerinde bir önceki gün “çok stres yaşadıklarını” ifade etti. Çalışanların stres seviyeleri, 2020’den bu yana izlediği yükseliş eğrisini sürdürdü ve rekor seviyelerini korudu.

Dünya Ekonomik Forumu’nun içinde bulunduğumuz dönemi polikriz çağı olarak adlandırdığına dikkat çeken MCC Fatih Elibol, konuyla ilgili değerlendirmelerini paylaştı ve performans koçluğunun işyerinde stresi azaltmanın formülü olabileceğine dikkat çekti.

5 çalışandan 3'ü sessiz istifa durumunda

Gallup tarafından hazırlanan araştırmada, neredeyse 5 çalışandan üçünün, sessiz istifa durumunda olduğu görüldü. Sessiz istifanın çalışanların yalnızca kendilerinden bekleneni yapıp, daha fazlası için gayret göstermemesi ve şirketlerine duydukları bağlılığın azalması durumunu tanımladığını hatırlatan, Avrupa Parlamentosu ve Lordlar Kamarası'na verdiği eğitimlerle liderlerin koçu unvanını kazanan MCC Fatih Elibol, “Küresel gelişmeler, giderek zorlaşan yaşam koşulları, artan yaşama maliyetleri insanın geleceğe dair umudunu yitirmesine, aktif bir yaşamdan elini eteğini çekmesine sebep oluyor. Profesyonel hayatında tatmin duygusu yaşayamayan ve potansiyelinin gerisinde kaldığına inanan kişilerin hayatla bağları da zayıflıyor. Oysa insanın en iyi versiyonuna kavuşması, ancak doğru soruları sorarak öz benliğine ulaşmasıyla mümkün. Mentorluğun ya da eğitimin çok ötesinde olan, bireylere bir yaşama kavrayışı kazandırmayı amaçlayan performans koçluğu tam da bu noktada devreye giriyor” dedi. 

Geçtiğimiz aylarda, dünyaca ünlü iş dünyası dergilerinden Forbes tarafından da "Yaşam Ustası" olarak tanımlanan, Uluslararası Koçluk Federasyonu'nun Master Certified Coach (MCC) unvanına layık gördüğü Fatih Elibol, "Herkes hayatının iplerini eline almak, her ortamda en iyi performansını sergilemek, farkında olduğu potansiyelini gerçekleştirmek ister. İnsanlar bunu ancak amaçlarını ve var oluş sebeplerini keşfederek, ne istediğini iyi bilerek, zorluklara öz farkındalıkla karşı koymayı öğrenerek başarabilir. Bunu başarabilenler, kimsenin enerjilerini, hayattan aldıkları tatmini ve hayallerini çalmasına izin vermez. Transaksiyonel analiz, Gestalt gibi metodolojileri de içeren, dünya çapında tanınan liderlerin, girişimcilerin başarıya giden yolda başvurdukları ELB koçluk modelimizle bireylerin yalnızca işyerindeki stres duygusunu azaltmasına değil, gerçek performanslarına ulaşmasına da yardımcı oluyoruz. Özellikle Gestalt çok özel bir yöntem ve tek seansta başarıya doğru ilerleyen binlerce danışanımız, yüzlerce şirketimiz var. 59 ülkede uyguladığımız ELB metodunu daha çok kişiye ulaştırabilmek için Ocak 2022’de Gelecek Bugün Başlar Derneği’ni hayata geçirdik. 38 saatlik eğitimimi tamamlayarak profesyonel koç olan 200'ü aşkın üyemizle dünyanın en verimli koçluk modelini bireylere, sivil toplum kuruluşlarına, şirketlere aktarıyor; insanların engelleri aşmasına, gerçek kendilerine ulaşmasına rehberlik ediyoruz” ifadelerini kullandı.

"Daha iyi hissetmeye giden yol yarın değil, bugün başlıyor"

 

Belirsizlik ortamında insanın, kendisini gerçekten neyin mutlu ettiğine, hangi işi yapmak istediğine, çevresinde kimleri tutmak istediğine karar vermesinin güçleştiğini dile getiren MCC Fatih Elibol, değerlendirmelerini şu ifadelerle sonlandırdı: “Bu durum yalnızca işyerinde değil, yaşamın her alanında stresi körüklüyor. Amaç konusunda belirsizliğe düşen, hedeflerini seçmekte zorlanan, kendisine neyin iyi - neyin kötü geldiğini keşfetmek konusunda engellerle karşılaşan insanların doyumu giderek azalıyor. Oysa daha iyi hissetmeye giden yol yarın değil, bugün başlıyor. Mottomuz, aynı zamanda kitabımın da ismi olan, Gelecek Bugün Başlar. ELB koçluk modelimiz, yaşamda ve iş hayatında atılacak adımları netleştirmek için yarınları beklemiyor. Bugünden keşfetmeye, öğrenmeye, aşmaya odaklanıyor. Koçluk ile başarılı, huzurlu, mutlu bir geleceğin varlığına inanıyor, bunun için her geçen gün daha da iyi projelere imza atmaya çabalıyoruz.

Temsil ettiğimiz ekol, kişileri hayatta yerini güçlü ve zengin bağlarla alan, ilişki ve iletişimlerinde başarılı, mutlu ve doyumu yüksek hayatlara sahip bireyler hâline getirmeye odaklanıyor. Zira bize göre dünyayı koçluk dönüştürecek. Bunu yaparken doğru sorular sorarak öz potansiyeli açığa çıkarmayı hedefleyen profesyonel koçluk yaklaşımını kullanıyoruz. Gelecek Bugün Başlar Derneği kapsamında sunduğumuz koçluk eğitimlerinin yanı sıra bu disiplinle tanışmak isteyen herkesin katılabileceği, kitap kulübü, felsefe, sosyoloji, psikoloji atölyeleri gibi etkinlikler düzenliyoruz. Birey kendini severse daha iyi işler ortaya koyar, daha iyi ilişkiler kurar, daha iyi toplumlar yaratır. Dolayısıyla tüm odağımız, insan.”