Cerrahi yöntem ile Tip 2 diyabetin tedavisi mümkün
Tip 2 diyabette en büyük risk grubunu oluşturan obezite hastaları cerrahi müdahaleyle tedavi edilebiliyor
Dünya genelinde 300 milyon kişiyi esareti altına alan ve etki alanını her geçen yıl artıran Tip 2 diyabet, günümüzde cerrahi yöntemlerle tedavi edilebiliyor. Diyabet hastalarına uygulanan standart tedavi yöntemleriyle sonuca ulaşılamayan durumlarda cerrahi müdahaleye başvurulabileceğini belirten Medicorium Obezite ve Metabolizma Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Murat Üstün konuyla ilgili görüşlerini açıkladı.
Ölümcül sonuçlar doğurabilen ve kişilerin yaşam kalitesini düşüren Tip 2 diyabet ciddiyetle ele alınması gereken evrensel bir problem olarak karşımıza çıkıyor. Aile geçmişinde diyabet hastalığı bulunan kişiler ve obezler, Tip 2 diyabetin en büyük risk grubunu oluşturuyor. Sık idrara çıkma, ağız kuruluğu, çok su içme, açlık hissi, ciltteki yaraların geç iyileşmesi ve ellerde uyuşma Tip 2 diyabetin başlıca belirtileri arasında yer alıyor.
Beslenme alışkanlıklarınızı ve yaşam tarzınızı değiştirin
Diyabet için uygulanan standart tedavinin ilk basamağını; beslenme alışkanlıkları ve yaşam tarzını değiştirerek egzersiz programlarını hayata geçirmek oluşturur. İlk basamağa düzenli şekilde uyulduğu halde kan şekeri normal düzeyler içerisinde tutulamıyor ise ağızdan alınacak şeker düşürücü haplar tedaviye ilave edilir. Bazı Tip 2 diyabet hastalarında kan şekerini normal düzeyde tutabilmek için insüline ihtiyaç duyulabilir. Böyle bir durumda tedaviye insülin enjeksiyonları ilave edilir.
Uygulanan geleneksel tedavi yöntemleri ile rahatsızlık kontrol altına alınamadığında vakit kaybetmeden bariatrik cerrahiye (obezite cerrahisi) başvurmak gerekir. Vaktinde yapılacak cerrahi müdahale, Tip 2 diyabetin yol açabileceği komplikasyonların önüne geçilebilmesi açısından önemlidir. Tip 2 diyabete hipertansiyon, yüksek kolesterol ve uyku apnesi gibi hastalıklar da eşlik ediyorsa cerrahi müdahale en sağlıklı tercih olacaktır. Uygun bariatrik yöntemlerle hastaların % 80'den fazlasında diyabet ortadan kalkmaktadır.
Cerrahi yöntemler şeker hastalığını nasıl düzeltir?
Yapılacak cerrahi müdahale (mide kelepçesi, tüp mide) hastanın kilo kaybetmesini sağlar. Kilo kaybı da normal kan şekeri seviyelerinin sağlanması üzerinde olumlu etkiye sahiptir. Kilo kaybı aynı zamanda insülin etkinliğini artırır, pankreas beta hücrelerindeki hücre hasarını azaltır. Normal kilolu şeker hastalarında uygulanan metabolik cerrahide kilo kaybı hedeflenmez ve görülmez. Yalnızca hormonal düzenleme hedef alınır.
18-65 yaş arası, ameliyata engel sağlık sorunu olmayan, 3 yıldan uzun, 20 yıldan kısa süredir şeker hastalığı olan, son 1 yılda kilo kaybı olmayan, son 3 ayda insülin veya şeker hapı ile stabil kalan şeker hastaları cerrahi müdahale için uygundur.
Tip 1 diyabeti olan, cerrahiye engel olacak ağırlıkta kalp ve solunum hastalıkları olan hastalar cerrahi müdahale için uygun adaylar değildir. Tip 1 diyabette insülin salınımı olmadığı veya çok az olduğu için metabolik cerrahi faydalı olmaz.
Cerrahi yöntemin hayati tehlikesi yok
Komplikasyonlar son derece düşük oranlardadır. Hayati tehlike neredeyse yoktur. Olası bazı problemler; ameliyat sonrası solunum desteği ihtiyacı, akciğer enfeksiyonu, hasta yaşlı ve kalp problemleri varsa kalp krizi riski, bacak toplardamarlarında pıhtı oluşması, bağırsak tıkanıklığı ve erken dönemde idrar yapma güçlüğüdür. Bütün bu problemler nadirdir ve erken fark edildiğinde başarılı şekilde tedavi edilebilir. Şeker hastalığının yol açtığı risklerle kıyaslandığında cerrahinin riskleri son derece düşük kalmaktadır.