Sebze meyvede 50 milyar liralık kayıp
Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Türkiye'nin 45-46 milyon tonluk sebze meyve üretiminin yüzde 25'inin telef edildiğini, yüzde 70'inin de kayıt dışı olduğunu belirterek, "Toplam kayıp 50 milyar lira" dedi
ANTALYA - Bakan Yazıcı, Kumluca ilçesinde "2. Domates Yetiştiriciliği ve Teknolojileri Fuarı"nın (DOMATEXPO) açılışını yaptı.
Açılışta konuşan Yazıcı, özellikle marka yaratmak açısından DOMATEXPO gibi ihtisas fuarlarının çok önemli olduğunu söyledi.
Cumhuriyetin 100. yıl dönümü olan 2023 ile ilgili hedefler bulunduğunu, bunlardan birinin de Türkiye'nin dünya ölçeğinde 10 markaya sahip olması olduğunu ifade eden Yazıcı, "Karadeniz'e gittiğimde söylüyorum; çay, o markalardan biri olabilir. Kumluca domatesi de 10 markadan biri olabilir. Tempolu gidersek dünya ölçeğinde marka sayımızı 15'e, 20'ye de taşıyabiliriz" diye konuştu.
Sebze ve meyvede 50 milyar liralık kayıp
Türkiye'de yaklaşık 26-27 milyon ton sebze, 17-18 milyon ton da meyve üretimi bulunduğunu bildiren Yazıcı, bu kadar sebze ve meyvenin sadece yüzde 5'inin ihraç edildiğini söyledi.
"Toplam 45-46 milyon tonluk meyve sebze üretimimiz var. Bunun yüzde 25'i sevkıyat ve ambalajlama sırasında telef ediliyor, yüzde 70'i de kayıt dışı" diyen Yazıcı, üretilen tüm meyve sebzenin parasal değerinin yaklaşık 75 milyar lira olduğunu kaydetti. Yazıcı, bu büyük varlığın içinde üretici, işçi, bunları pazarlayan esnaf ve satın alın tüketici bulunduğunu dile getirdi.
Bakan Yazıcı, şöyle konuştu:
"Telef olan sebze ve meyvenin parasal değeri 20 milyar lira, kayıt dışı ürünün değeri de yaklaşık 30 milyar lira. Yani 50 milyar lira yok. Bir ekonominin en büyük sorunu, amiyane bir ifade ile hormonlu tarafı, kayıt dışılıktır. Kayıt dışılık ne kadar yüksekse kayıtlı olanların yükü de o kadar artar. Kayıt dışılığı ne kadar azaltırsanız, kayıtlı olanların yükü o kadar azalır."
Yeni Hal Kanunu
Sebze ve meyve ticaretinin tüm toplumu ilgilendiren yapısı ve ekonomik büyüklüğü ile üzerinde dikkatle durulması gereken bir konu olduğunu vurgulayan Yazıcı, bu nedenle Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan, Hal Kanunu olarak bilinen 5957 sayılı Sebze ve Meyveler ile Yeterli Arz ve Talep Derinliği Bulunan Diğer Malların Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun'un 1 Ocak 2012'de yürürlüğe girdiğini hatırlattı.
Kanun ile gıda güvenliğinin sağlanması, tüketiciye daha kaliteli ve güvenilir mal temin edilmesi, tedarik, dağıtım ve satışta etkinliğin sağlanmasının hedeflendiğini kaydeden Hayati Yazıcı, "O zaman arkadaşlara sordum, (yürüyebilecek miyiz arkadaşlar) dedim. (Yürürüz) dediler. Burada bir mahçupiyetim var. Hal Kanunu'nun uygulanmasında beklediğimiz seviyede olmadığımız mahçubiyet içinde belirtmek isteriz" dedi.
Yazılımdaki bazı sıkıntılar ve alışkanlıklar gibi nedenlerle Hal Kanunu'nun yeterince uygulanamadığını vurgulayan Yazıcı, kanunun uygulanması yönünde çalışmaları yakından takip ettiğini bildirdi. Yazıcı, "Arkadaşlara (Hal Kanunun neresindeyiz) diye sordum. (1 Ocak 2014'ten itibaren bunu tamamen uygulamaya koyuyoruz) dediler" diye konuştu.
Yeni Hal Kanunun yürürlük sürecinin tam olarak işlemesiyle Türkiye'de çok önemli ekonomik değer ifade eden meyve ve sebze üretiminin kayıtlı hale geleceğini, dolayısıyla herkesin yararlandığı bir ekonomik değere dönüşeceğini ifade eden Yazıcı, kanunla "ürün kimliği" sisteminin devreye sokulacağını, böylece tüketicinin raftan aldığı ürünün nerede, ne zaman üretildiğini görebileceğini söyledi.
Diğer konuşmacılar
Açılışta konuşan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Menderes Türel, Yeni Hal Kanunu ile yüzde 75 yüzde 25 olarak uygulanan hal rüsumunun, üretici ve tüketici hallerinde yüzde 50 yüzde 50 olarak dağıtılmasına, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı yetkilileriyle yaptıkları görüşmeler sonucunda karar verildiğini anlattı.
Türkiye Sebze ve Meyve Komisyoncuları Federasyonu Başkanı Yüksel Tavşan ise Türkiye'deki üreticilerin TZOB, tohumcuların Tohumcular Birliği, ihracatçıların Türkiye İhracatçılar Meclisi, esnafın da odalar çatısı altında örgütü olduğunu belirterek, "Sayın Bakanım bu konuda hamiliğimizi yapmanızı rica ediyoruz. Biz de Türkiye Halciler Birliği olarak yer almak istiyoruz" dedi.
Antalya Valisi Sebahattin Öztürk de 4 mevsim üretimi ve 20 milyon 990 bin dekarlık tarım arazisi ile Antalya'da yeni tarım teknolojisinin en çok kullanıldığı il olduğunu söyledi.
Antalya'da örtü altı üretimin en yoğun Kumluca bölgesinde olduğunu ifade eden Öztürk, Kumluca'daki uygulamaların Türkiye'nin diğer bölgelerini de teşvik ettiğini dile getirdi.
Kumluca Belediye Başkanı Hüsamettin Çetinkaya ise Türkiye'nin örtü altı üretim merkezi olan Kumluca'da üretilen ürünlerin yaklaşık yüzde 90'ının yurt dışına satıldığını bildirdi.
Kumluca'daki komisyoncuların Çek Yasası ile sıkıntıları bulunduğunu dile getiren Çetinkaya, tahsilatta sorun çektiklerini, bu konuda Bakan Yazıcı'dan destek beklediklerini anlattı. Çetinkaya, "Maliye Bakanını ikna etme noktasında destek verirseniz sayın Bakanım, en büyük girdi kalemimiz gübre. Gübrede yüzde 18 olan KDV oranı yüzde 3'e çekilirse bu üreticinin yüzü gülecek" diye konuştu.
Sezonun ilk domatesleri Moldova'ya
Konuşmaların ardından 2012 yılında Kumluca'da en çok ihracat yapan 30 üreticiye başarı ve teşekkür plaketleri verildi. Sezonun sera ürünü domates yüklü sezonun ilk ihracat tırı da Bakan Yazıcı tarafından mühürlenerek, Moldova'ya gitmek üzere yola çıktı.
Fuarın açılış kurdelesini kesen Bakan Yazıcı, standları gezerek bilgi aldı ve kendisine ikram edilen kırmızı biber ve domates tatlılarının tadına baktı.
60'ın üzerinde firmanın stant açtığı fuarda yüzde 80'i yerli tohumdan üretilmiş 40'ın üzerinde domates çeşidi ile salatalık ve biber sergileniyor.
Bakan Yazıcı, fuarın açılışının ardından paketleme tesisleri ve bazı seraları gezdi, incelemelerde bulundu.