İş dünyasından hoşgörü çağrısı
İş ve ekonomi dünyasında Gezi parkı eylemleri toplumsal bir tepkinin ortaya konulması olarak algılanıyor. DÜNYA'ya konuşan ekonomi dünyasının etkili isimlerinin çözüm önerisinde ortak noktası ise 'hoşgörü' ve halkın taleplerinin dinlenmesi...
Yener KARADENİZ
Sercan AKINCI
İSTANBUL - Türkiye, Gezi Parkı eylemleri ile başlayan ve dalga dalga yayılan gösterilerin nedenini tartışırken, ekonomi dünyası çözümde 'hoşgörü' adresini gösteriyor. İş dünyanının temsilcilerinin her biri olaya farklı bir açıdan bakıyor, ancak üzerinde anlaşılan en önemli konu, "özgürlük arayışı ile sokağa çıkan vatandaşın talepleri 'provokasyon' denilerek göz ardı edilmesin ve hoşgörü ile taraflar çözüm yoluna girsin" çağrısı...
KAGİDER Yönetim Kurulu Başkanı Gülden Türktan:
Kadınlarımızın ve ekonomimizin yeni AVM'lere ihtiyacı yok
Taksim Gezi Parkı'nın korunması amacıyla çevreye duyarlı vatandaşlarımız tarafından başlatılan protestoların bir eyleme dönüşmesi ve orantısız güç kullanımı sebebiyle geldiği vahim noktayı hepimiz endişelendiriyor. İnsanların temel haklarından olan farklı fikirleri ileri sürmesini, gösteri yapmasını ve çevreyi koruma talebini destekliyor, cop, gaz ve zor kullanılmasını ise kınıyoruz. Umarız duyurulmaya çalışılan "çevreye duyarlı" başlayan ve bir irade beyanı olarak gelişen bu tepkiler yetkililerce hızla ve gereğince algılanacaktır.
Her yaştan, her kesimden medeni şekilde gerçekleştirilecek protestolar bizi ancak ileriye götürecektir. Hiçbir proje insan hayatından önemli değildir. Hakların kullanımının engellendiği, halkın görüşleri dikkate alınmayarak şiddet ile sindirilmeye çalışıldığı bir ülkede demokrasinin varlığı tehlikeye girecektir. KAGİDER olarak düşünce ve ifade özgürlüğüne karşı uygulanan şiddeti kınıyoruz. "Halka karşı biber gazı ve şiddet kullanılmaması" talebimizi tüm partilerin milletvekillerinin dikkatine sunuyoruz ve göreve çağırıyoruz. Ekonomimizin ve kadınlarımızın yeni AVM'lere değil, barış ve refah içinde yan yana alışveriş yapan birbiri ile dost halkına ihtiyacı vardır.
TİM
Başta hükümet olmak üzere ortak sağ duyuyla hareket edilmeli
Son birkaç gündür sürmekte olan toplumsal olaylar, endişe verici bir noktaya gelmeden başta devlet, hükümet, tüm siyasi partiler ve tüm sivil toplum örgütleri olmak üzere vatandaşlarımızın ortak sağ duyusuyla sona erdirilmelidir. Devletin ve güvenlik güçlerimizin maksimum şefkat ve özenle davranacağı ve ülkemizin demokrasi yolunda kat ettiği merhaleyi kanıtlayacağı günler bu günlerdir. Cumhuriyetimizin 100. yılı olan 2023'te daha zengin, daha müreffeh bir Türkiye'yi kurduğumuz bugünlerde şehirlerimizin ve ülkemizin görünümünü olumsuz etkileyecek olaylar Türkiye'nin turizmine ve ihracatına büyük zarar verebilir. Yıllar içinde biriktirdiğimiz tüm değerlerimizi ve emeklerimizi riske etmeye kimsenin hakkı yoktur. TİM olarak, hükumetimiz başta olmak üzere, tüm siyasi partilerimizi, tüm sivil toplum kurumlarımızı ve tüm vatandaşlarımızı sağduyu ve sükunete davet ediyoruz.
MÜSİAD Başkanı Nail Olpak:
Ötekileştiren tepkilerden uzaklaşmalıyız
Farklı düşüncelerin, şiddet içermeden ve şiddetle karşılaşmadan ifade edilebildiği bir ortama hepimizin acilen çok ihtiyacı olduğuna inanıyoruz. Bunu sağlamak, olası daha üzücü durumlara fırsat vermemek, itibarımızı ve geleceğimizi korumak adına hassasiyetle davranmak, ülkesini seven herkesin üzerine düşen bir görevdir. Geleceğimize, hep birlikte sahip çıkmalı, duygusal, ötekileştiren tepkilerden uzaklaşıp, sağduyulu davranmalıyız. Bu ülke hepimizin.
ASKON Başkanı Mustafa Koca:
Olaylarla kimse rant elde edemez
Herkes sorumlu davranmalı ve karşılıklı olarak sonlandırılmalı. Olaylar, insanlarda giderek daha fazla moral bozukluğuna yol açıyor. Bu şekilde 2023 hedeflerinin gerisinde kalınır. İktidarıyla, muhalefetiyle, iş adamıyla, halkla 2023 hedeflerine sarılmalıyız. 80 dönemindeki gibi sermayeyi yeşil, siyah, beyaz diye sınıflandırmamalıyız. Bu olayların daha büyüyeceğini zannetmiyorum. Bu olaylarla ne iktidar ne muhalefet siyasi rant elde edemez. Artık siyasi liderler bir araya gelerek ortak bir yol bulmalılar. Burada mutlaka siyasi olarak ortak noktada buluşulmalı. Biz de gerekirse itidal için elimizden geleni yaparız
TESK Başkanı Bendevi Palandöken:
Halk ile karşı karşıya gelinmemeli
Yaşanan olaylar Türkiye'nin imajını olumsuz etkiliyor. Sonuçta zararlı yine biz çıktık. Esnaf 5 gündür iş yapamıyor. Dükkanların camı, çerçevesi kırılıyor. İşe gidilemiyor, ve aileler çocuklarını okula gönderemiyor. Caddeler kapalı, trafik allak bullak oluyor. Dolayısıyla ekonomik fatura da büyük oluyor. Sağ duyulu olmak lazım. Ülkenin bir kaosa sürüklenmemesi lazım. Bundan sonraki süreçte üslup değişecek siyaset bu mevsimin içine çekilecek. Siyasi partiler kafa kafaya verip ülkenin bu kaostan kurtulması için çözümü tartışacak. Artık aileler sokağa çıkıyor. Bunlar sadece provokatör ve eylemci değil ev halkı sokakta. Hükümette ise iş en başta içişleri ve emniyete düşüyor. Bakan temkinli, tecrübeli ama oraya genç polisleri değil de bu işlere karşı daha deneyimli memurların gönderilmesi lazım. Halk ile karşı karşıya gelinmemeli. Bence bir an önce meydanların boşaltılması insanların özgür bırakılması lazım.
Makine İhracatçıları Birliği Başbakan Adnan Dalgakıran:
Sap ile samanı bir birine karıştırmamak lazım
[PAGE]
Makine İhracatçıları Birliği Başbakan Adnan Dalgakıran:
Sap ile samanı bir birine karıştırmamak lazım
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan TİM'deki konuşmasında "Ekonomik gelişme özgürlük ve demokrasi ile at başı gider" demişti. Dolayısıyla Türkiye olarak hükümetinden halkına bürokratına kadar hepimiz Türkiye'yi daha zenginleştirmeli ve özgürleştirmeliyiz. Bunun yolları da hem siyaseten hem de tepkisel anlamda baktığınız zaman belirli anlayış ve olgunluk kuralları çerçevesinde batıda olduğu gibi gelişmeli. Yeni gelişmeye çalışan bir demokrasimiz var. Zaman zaman hepimiz hatalar yapabiliyoruz. Ama hemen bu hatalarımızdan vazgeçip daha gelişmiş özgürlük ortamına doğru taşımamız lazım Türkiye'yi. Başta hükümet olarak üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmemiz lazım. Hükümet yetkililer gerekli adımları atmalı. Masumane demokratik haklarını isteyen insanlar ile provokasyon yapanları ayırt etmeliyiz. Sap ile samanı bir birine karıştırmamalıyız. Yoksa demokratik isteklerini savunmaya çalışan insanları politize ederiz. Bu konuda hassasiyet göstermesi lazım. Türkiye'nin bunları da aşarak yoluna devam edeceğiniz düşünüyorum.
Stratejist Mesut Yarar
Medya sürece dahil olmalı
Hafta itibariyle olayların durulacağını düşünüyorum. Toplumsal gerilimin illaki bir yere fatura edilmemesi gerekiyor. Türkiye'nin yakaladığı istikrarlı ortam nedeniyle iç ve dış merkezli rahatsız olanlar var. Bu işlerin panzehri özgürlükleri arttırmak. Parti ve sivil toplum kuruluşları yatıştırıcı anlamda sürece dahil olmalıdır. Medya bu süreçte daha aktif olmalı. Bilgiler doğru kaynaktan aktarılmalı.
TÜRKONFED Başkanı Süleyman Onatça
Mesele sadece 2 ağaç olarak algılanırsa yanlış olur
Taksim Gezi Parkı olaylarından Türkiye'nin ders çıkarması gerekiyor. Türkiye'de bir süredir uygulanan karar alma yöntemleri tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Ekonomideki istikrarı, demokratikleşme yönündeki hızlı adımlarla tamamlamazsak arzu ettiğimiz başarılı sonuca ulaşamayız. İktidar, iki gündür yaşanan süreci yalnızca Taksim Gezi Parkı'ndaki ağaç düzenlemesinden şikayet gibi algılarsa yanlışa düşmüş olur. Toplum, farklı alanlarda ortaya çıkan gerilimi, Taksim Gezi Parkı düzenlemesiyle açığa çıkarmıştır. Bu anlamda yetkili mercilerden gerginliği körükleyen değil, yatıştıran beyan ve kararlar beklemekteyiz. Muhalefetin de bu durumu oya tahvil etme çabasının doğru olmayacağı kanaatindeyiz. Yeni haftaya hükümetin yaşanan olaylardan ders çıkarmış, vatandaşlarımızın da provakasyona gelmemiş şekilde girmesini temenni ediyoruz.
AYD Başkanı Hulusi Belgü:
Şiddete ve kavgaya karşıyız
[PAGE]
AYD Başkanı Hulusi Belgü:
Şiddete ve kavgaya karşıyız
AYD Yönetim kurulu bu ayın 6'sında toplanacak. Bu toplantı sonrası konuyla ilgili gerekli planlamayı yapacağız. Tabii ki bir meslek kuruluşu olarak çevrenin ve doğanın öneminin farkındayız ancak ilk gözlemimiz odur ki konuyla ilgili detaylar oldukça kısıtlı ve bu konunun nihayetinde nereye varacağını tahmin etmekte, tespiti yapmakta zorluk çekiyoruz. Nereden gelirse gelsin şiddete ve kargaşaya karşı olduğumuzun bilinmesini isteriz , yapılanların ve eleştirilerin ortak bir fikirde ve barış içerisinde olmasını temenni ederek olaylar esnasında sıkıntı çeken tüm taraflara geçmiş olsun dileklerimizi sunarız.
BTSO Başkanı İbrahim Burkay
Önemli olan en az zararla atlatmaktır
Genel anlamda bakınca, Türkiye'nin ayrışan bir özelliği vardı. Bu yaşanan olaylar, maalesef ki ekonomik bir savaş. Buradaki insanlar içerden ve dışardan kullanılıyorlar. Sürecin iyi yönetilmesi lazım. Türk ekonomisine verilen zarar da görülmelidir. Siyasi argümanlar ekonomiyi etkiler. Tüm siyasiler oturup tansiyonu aşağı çekmeli. Türkiye'de bu olaylar illaki durulacaktır. Önemli olan en az zararla atlatmaktır.
Sarar Giyim Yönetim Kurulu Başkanı Cemalettin Sarar:
En güzel ilaç hoşgörüdür
Çözüm için birlik, beraberlik, sevgi saygı gerekiyor. Yaşanan bu olaylar devlete, millete ve memlekete zarar veriyor. Dünyaya kendimizi gösteriyoruz. Şu an dünya bizi seyrediyor. Üzüntülüyüz. Çözüm için birlik beraberlik kadar güzel bir şey yok. Hoşgörü, hoşgörü, hoşgörüÖ İnsanların doğru yolu bulması gerekiyor. Sakin olmak gerekiyor. Hükümetin de insanların da sakin olması lazım. İşin özünde hoşgörü olmalı en güzel ilaç hoşgörüdür.
'Gezi' gündemi toplantıları iptal ettirdi
[PAGE]
'Gezi' gündemi toplantıları iptal ettirdi
Gezi Parkı protestoları ile ateşlenen eylemler bugün İstanbul'da yapılacak çok sayıda toplantıyı iptal ettirdi. Media Markt, "Ülkemizin farklı bir gündeme sahip olduğu bu günlerde toplantımız için uygun bir zaman olmadığını düşünerek, 4 Haziran Salı günü Swissotel'de gerçekleştirmeyi planladığımız basın toplantımızı erteleme kararı aldık" açıklaması yaparken; Vestel de toplantısını "gündem" nedeniyle iptal ettiğini açıkladı. WIN Fuarı Tanıtım Toplantısı, 4. İstanbul Opera Festivali tanıtım toplantısı, A'dan Z'ye Bireysel Emeklilik toplantısı da iptali açıklanan çok sayıda organizasyon arasında yer aldı. Bazı toplantıların yerleri ise Taksim'den farklı alanlara kaydırıldı. İptaller Çarşarşamba'ya kadar sarktı. İstinyePark'ın 'Tunes of June' konserleri kapsamında 5 Haziran'da düzenleyeceği Edson Cordeiro konserinin; "yaşanan üzücü olaylar nedeniyle" iptal edildiği açıklandı.
Milletimizin Sağduyusu Provokatörlerin Hesaplarını Bozacaktır
Memur-Sen'den yapılan açıklamada, demokratik eylemin amacından saptırılarak, ülkedeki toplumsal huzurun bozulmasına neden olacak provokatif eylemlere dönüştürülmesinin doğru olmadığı belirtildi. Kamuoyunu sağ duyuya davet eden açıklamada: "Bugün ulaştığı nokta itibariyle eylemler hak talebi olmaktan çıkıp doğrudan hak gaspına dönüşmüştür. Özellikle büyük şehirler olmak üzere esnafın işyerini açması engellenerek evine ekmek götürme hakkı, ambulansların önü kesilerek tedavi hakkı, medya araçları yakılarak basın hürriyeti ve haber alma özgürlüğü, öğrencilerin okullara ve dershanelere gitmesi imkansız hale getirilerek eğitim hakkı ve turistler dahil insanların seyahat etme özgürlüğü gasp edilmiştir. Küresel nitelikteki sorunlara ve bulunduğu bölgedeki çatışmalara çözüm üreten Türkiye devletiyle ve milletiyle kendi sorunlarına ve çekişmelerine diyalog ile çözüm üretecek kapasiteye fazlasıyla sahiptir. Bu çerçevede hükümet güvenlik ve özgürlük dengesini bozmadan eylemlerin sona ermesini sağlayacak tavrı ve dili benimsemelidir.
KAMU-SEN Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Fahrettin Yokuş:
Orantısız güce bir an önce son verilmeli
Polisle halk karşı karşıya geldi, çatışma denecek kadar ciddi olaylar yaşandı.Türk Büro-Sen olarak, insanların demokratik olarak haklarını kullanmasından yanayız. Maalesef iktidarın 11 yıldır izlemiş olduğu yanlış politikalar her şeyi ben bilir, ben yaparım tavrı halkı isyan noktasına getirmiş, yurdun dört bir yanında ayaklanmalar başlamıştır. Polisimize verilen tüm eğitimlerde, haklarını kullanan vatandaşımıza biber gazı sıkması söyleniyor. Böyle bir hukuk devleti olması mümkün müdür? Ülkeyi yönetenler isimlerini tarih sahnesine yaptığı önemli icraatlarla yazdırırlar. Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'da tarihe "Gazcı Başbakan" olarak geçecektir. Eylemlerde kullanılan orantısız güce biran evvel son verilmeli, halk ile polis karşı karşıya getirilmemelidir. Hükümet artık insanları kışkırtmak yerine, insanları sakinleştirecek bir çözüm önerisi getirmelidir.
KESK Genel Sekreteri İsmail Hakkı Tombul
Sendikaların da rolünü oynaması gerekir
KESK Genel Sekreteri İsmail Hakkı Tombul da grev kararı aldıklarını belirtti. Yarın saat 12.00'de 2 günlük grev kararını açıklayacaklarını söyleyen Tombul, hurriyet.com.tr'nin haberine göre, "Bizim KESK olarak daha önce açıkladığımız bir karar vardı. 5 Haziran için grev kararımız vardı. Ancak hem onu öne çekme hem de talepleri genişletmek söz konusu oldu. 7 gündür insanlar ayakta. Sendikaların da rolünü oynaması gerekir" açıklamasını yaptı.