Sipariş muafiyeti teknokentlere de verilmeli

Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Savaş Özaydemir, Ar-Ge ve tasarım merkezlerine verilen siparişe dayalı Ar-Ge faaliyetleri muafiyetlerinden teknokentlerin de yararlanması gerektiğinin altını çizdi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

SELENAY YAĞCIEskişehir Teknoloji Geliştirme Bölgesi'nde (ETGB) yönetici şirket olarak kurulan ATAP, faaliyete başladığı günden beri bilimsel temelli, yenilikçi, rekabetçi, insan emeği ve fikirlerine saygılı araştırmacı bir yaklaşımı ve Ar- Ge’yi esas alıyor.

1991 yılında kurulan ATAP, girişimcilere yüksek ve orta yüksek teknolojik ürünlerin geliştirilmesine imkan sağlayan Ar- Ge ve inovasyon faaliyetlerinin yapılabileceği değişik ölçeklerde modern ve çevreye duyarlı çalışma ofisleri sağlıyor. ATAP yurtdışında ve yurtiçinde Ar- Ge, inovasyon ve teknoloji transferi konularına odaklanan kurum ve kuruluşlarla uzun vadeli işbirlikleri kurmak istiyor.

ATAP hakkında bilgi almak için görüştüğümüz Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Savaş Özaydemir, Ar- Ge ve tasarım merkezlerine gösterilen istisnaların teknoloji geliştirme bölgelerine de gösterilmesi gerektiğini söylüyor. Yürürlüğe konan yeni mevzuatla ilgili önerilerde bulunan Özaydemir, şunları söyledi: "Yeni mevzuatla temel bilim mezunlarının Ar- Ge ve tasarım merkezlerinde istihdamının önü açıldı. Aynı şekilde Ar- Ge ve tasarım merkezleri siparişe dayalı Ar- Ge faaliyetleri kapsamında muafiyetlerden yararlanıyor. Ar- Ge ve tasarım merkezleri için gösterilen bu istisnaların TGB firmalarına da gösterilmesi gerekli. TGB’lerde üretilen teknolojilerin seri üretimlerinin yapılabilmesi için destek ve teşvik mevzuatı düzenlenmeli. Bunun yanında TGB yönetici şirketleri de personel giderleri açısından teşvik edilmeli"

Gecikmiş ödemeler zorda bıraktı

'Görevli Personel Takibi' konusundaki uygulamalar hem firmaları hem de firmaların iş yaptığı kurumları rahatsız edici ölçüde bulunduğunu dile getiren Özaydemir, "Bu uygulamanın tekrar ele alınarak yumuşatılması yararlı olabilir. TGB’ye başvuran girişimcilerin gizlilik içeren projelerinin hakem heyeti tarafından değerlendirilmesi aşamasında çekinceleri var. Özellikle sektörden atanan hakem heyeti üyesinin proje ile ilgili bilgi sızdırmasını engelleyici bir mekanizma yok. Bununla ilgili önlem alınabilir" diye konuştu.

Kamu yaklaşımında sadece vergisel teşvikler veya muafiyetler vermek ve yasal düzenlemeler yaparak yükümlülüğü sanayicilerin ellerine teslim etmek etkin bir çözüm gibi gözükse de öyle olmadığını vurgulayan Özaydemir, yenilikçi ürün üretmekten çok mevcut riskleri azaltmak konusunda çaba harcayan sanayicinin, ArGe ve tasarım için istekli olmasının sadece teşviklerle sağlanamadığını belirtti. Taklitçiliğin yerini yenilikçiliğe bırakması gerektiğini savunan Özaydemir, "Ar- Ge için büyük sermaye ve markaların gerekmediği gerçeği üreticilere, kitlelere anlatılmalı" dedi. TÜBİTAK’ın gecikmiş ödemelerle ilgili süreci hızlandırması gerektiğini kaydeden Özaydemir, son dönemde Ar- Ge projesi kapsamında TÜBİTAK’tan alınan desteklerin gecikmesinin, bazı teknopark firmalarının personel ve kira giderlerini karşılayamamasına ve bu firmaların küçülmeye gitmelerine neden olduğunu söyledi. Özaydemir, bazı firmaların da özellikle uluslararası işbirliği projelerinde yabancı paydaşlara verdikleri taahhütleri zamanında yerine getiremediklerini belirtti.