Diego Ribas ile her konuda anlaştık

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, Brezilyalı futbolcu Diego Ribas ile her konuda anlaştıklarını söyledi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Fenerbahçe Kulübü Olağan Mali Genel Kurul Toplantısı yapıldı.

Fenerbahçe Faruk Ilgaz Sosyal Tesisleri'nde gerçekleştirilen toplantının kongre divan başkanlığına Vefa Küçük seçildi. Toplantıda yönetim kurulu, mali faaliyetlerinden dolayı oy birliğiyle ibra edildi.

Kulübün 2014'deki 271 milyon 650 bin liralık bütçesi de aynı şekilde oy birliğiyle kabul edildi.

Sakin bir ortamda yapılan toplantıda konuşan Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, Brezilyalı futbolcu Diego Ribas ile her konuda anlaştıklarını söyledi. 

Diego transferiyle ilgili tüm prosedürlerin yerine getirildiğini kaydeden Yıldırım, "İmzayı atmadığımız için KAP'a bildirmedik. Büyük ihtimalle ay sonunda veya temmuz başında gelecek" dedi.

Fenerbahçe Kulübü olarak Diego dışında transfer yapmayacaklarını vurgulayan sarı-lacivertli kulübün başkanı, "Futbol AŞ olarak bunun dışında hiçbir transfer yapmayacağız. Bu seneye tek transferle gireceğiz. Caner ile de bizim istediğimiz şartlarda anlaşma sağlanmıştır" diye konuştu.

Kulüp bütçelerin artık belli noktalara geldiğini kaydeden Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bir milyon üye projesini gündeme getirdik. Bu bir günde olacak konu değil. 5 yıl ulaşılması gereken bir rakam. O zaman neyin ne olacağını hep beraber göreceğiz. Konuya sosyal olarak bakmak lazım. Manevi olarak başarırsak bize haz verecektir. Büyük bir sivil toplum ordusu olarak yolumuza devam edeceğiz. Şubeleri tek tek açarak; önce İstanbul'da, ardından Ankara ve İzmir'den başlayarak Anadolu'nun her yerine yavaş yavaş yayılacağız. Türkiye'deki üye potansiyelini Fenerbahçe'ye akıtmaya çalışacağız."

Amatör branşlarda da küçülmeye gitmeyeceklerine dikkati çeken Aziz Yıldırım, daha da başarılı olacak takımlar kurmaya çalıştıklarını ve bu konuda hiçbir geri adım atmayacaklarını dile getirdi.

Vergi konusu

Kulüp olarak ödedikleri vergi konusunda açıklamalarda bulunan başkan Yıldırım, şunları kaydetti:

"Bazı kulüplerin yaptığı gibi transfer çalışmaları, kulüpleri batağa götürür. Batmamak için tek çare var; devlete ve şahıslara da bu olabilir. Devlete olan görevleri yerine getirmezseniz o zaman bu çözüm yeterlidir. Bundan da kimse rahatsız olmaz. Ama biz rahatsız oluyoruz. Biz hukuk kuralları içinde kulübümüzü, tüzüğümüze, Türkiye'nin medeni kanunu ve diğer bizi bağlayan kulüpler yasalarıyla ilgili federasyon, UEFA; kuruluşlarla ilgili yasalar çerçevesinde kulübü idare etmeye çalışıyoruz. Vergi vereceğiz, vermeye devam ediyoruz. Fenerbahçe geçen yıl 94 trilyon lira vergi ödemiştir. Bir önceki senede 87 trilyon vergi ödemiştir. Toplarsanız iki yılda 100 milyon dolara yakın vergi ödemiştir."

Sermaye Piyasası Kurulu'yla (SPK) ilgili de açıklamalar yapan Aziz Yıldırım,"SPK olaylarında gelip bize söyledikleri halde 'şunu şöyle yapalım' demedik. Küçük hissedarlarımızın zarar görmemesi için hiçbir işlem yapmadık. 2012'de kulübün hiçbir hissesini satmadık. Bir milyon üye ile Fenerbahçe düzlüğe çıkacaktır. Gelecek paraların borç olarak çözdükten sonra geri kalanın yatırıma dönmesini istiyoruz" şeklinde konuştu.

Konjonktür gereği futbolun sponsorların ve kulüplerin elinde olmadığını savunan Aziz Yıldırım, "Başka merci var. Açık konuşamıyoruz. Bazı mercilerin müdahalesiyle gelir olarak istediğimiz noktaya gelemiyoruz. Bazen yatırımlarda da aynı hadise oluyor. Örnek, Fenerbahçe Üniversitesi'nin henüz YÖK'ten çıkmaması. 29 Mayıs, Nişantaşı üniversiteleri açılıyor ama Fenerbahçe, üniversitesini açamıyor" ifadelerini kullandı.

"İsviçre'de mahkemeye gittik"

Yıldırım, futbolda şike iddiasıyla yaşanan süreçte İsviçre'de mahkemeye gittiklerini hatırlattı. Bu mahkemenin devam ettiğini vurgulayan Aziz Yıldırım, "CAS'ı mahkemeye verdik. CAS, resmi olarak kararını kamuoyuna açıklamadı. Kendi internet sitesinden bunu yayınlamadı. Bunun da nedeni Türkiye'deki mahkemelerin devam etmesi. İsviçre mahkemelerine gideceğimizi bildikleri için resmi açıklamadılar ama bize tebligatı yaptılar. CAS'ın kararında oy birliğiyle olan konular kadar oy birliği olmayan konular var. Bunlardan biri 2011'de müracaat ettiğimiz doküman. Şikeye bulaşmadığımızı belirten doküman var. Bunun üzerinden bize bir yıl ceza verdiler. Halbuki CAS diyor ki 'bu konu üzerinden Fenerbahçe Kulübü'ne ceza veremezsiniz'. 8 maç şike diye gitti, 4'e düşürdüler. Diğer cezalar düşmesine rağmen, kabul etmediği konular olmasına rağmen iki sene men cezasında indirim yapmadılar" diye konuştu.

Mahkemenin, kararını 24 Haziran veya ay sonuna kadar vereceğini söyleyen Yıldırım, "İlk karar durdurma olur veya durdurmama olur. Eylül, ekim aylarında da ilk duruşma olacaktır" dedi.

UEFA'yı eleştiren Başkan Yıldırım, "UEFA kendi yandaşlarını korur. UEFA da bizim hukuk gibi olmuş. (Michel) Platini ve (Sepp) Blatter'ın durumunu görüyorsunuz. İnşallah UEFA kendisine davrandığı gibi Türkiye'ye davranır. Türkiye sahipsiz bırakılmıştır. Türk takımları sahipsizdir. Hiçbir platformda Türk takımları için kulüplerin kendi çabaları dışında savunma yapılmamıştır" iddiasında bulundu.

Trabzonspor Kulübü'ne de göndermede bulunan Aziz Yıldırım, "Trabzonspor'un, eski federasyon başkanı Levent Bıçakçı ile parasal ilişkileri var. Bıçakçı, Tahkim Kurulu üyesi. Kısa sürede bazı gelişmeler bekliyoruz. Olduğu zaman daha değişik konuşuruz" ifadelerini kullandı.

Fenerbahçe'nin geldiği noktanın kendilerine gurur verdiğini belirten sarı-lacivertli kulübün başkanı, sözlerini şöyle sürdürdü:

"3 Temmuz'u unutmadık. Herkesin çıkacak karara saygı göstereceğini biliyoruz. Şikeyi bu ülkeye sokanların rahatça suçlamaları beni çok üzüyor. Başka kulüplerin, camiaların üzerine gidip 'onlar bunu yaptılar, şöyle oldu' demedik. 2006, 2009 ve ben cezaevindeyken 2012'de şampiyonluğu son maçta kaybettik. Bu camia üç defa son maçta şampiyonluğu kaybetti. Eğer bu operasyonları bu camia yapsaydı, son maçlara kalmazdı. İnşallah gelecek sezon da son maça kalmadan şampiyon olacağız."

Villa konusu

Aziz Yıldırım, kulübün kullandığı Tuzla'daki villalarla ilgili konuya da açıklık getirdi. Özellikle gelen yabancı oyuncuları rahata alıştırdıklarına dikkati çeken Yıldırım, "En lüks yerde oturmak istiyorlar. Mecburen kabul ediyorsunuz. Evler alalım dedik. 8 villayı Ali Yıldırım kulübe sattı, evler bana kaldı. 7 sene oldu. Keşke Fenerbahçe'nin çok evleri olsa. 7 senede 3 milyon 360 bin lira kira geliri sağlamışız. Fenerbahçe'nin ödemesi gereken parayı ödeyeceğim, şahsıma alacağım. Kira bedeli de kulübe kalır ama 'şimdi kalsın' derseniz, param çok olduğunda hibe ederim. Karar sizin. Bana iade ederseniz mutlu olurum. Satılmasına izin verin. Satılana kadar Fenerbahçe kullansın" ifadelerini kullandı.

Yıldırım'ın konuşmasının ardından villaların kendisine satılması için oylama yapıldı. Üyeler, yönetim kuruluna bu konuda oy birliğiyle yetki verdi.

Ali Şen ve yönetimi ibra edildi

Toplantıda gündeme konulan bir maddeyle 1996 yılındaki genel kurulda ibra edildikleri halde bir üyenin mahkeme kararıyla iptal ettirdiği, dönemin başkanı Ali Şen ve yönetim kurulunun ibra edilip edilmeyeceği yeniden oylamaya sunuldu.

Oylama sonucunda 1996 yılında başkan olan Ali Şen ve yönetimi oy birliğiyle ibra edildi. O dönemde Ali Şen'in başkanlığındaki yönetim kurulunda başkan vekili görevini yapan Vefa Küçük, "Ben de ibra edilmiş oldum. Teşekkür ederim" dedi. 

Bu konularda ilginizi çekebilir