Afrikalı kadınlar için bisiklet devrimi
Uzun mesafeler, kadının ekonomik güçlenmesi önünde önemli bir engel oluşturuyor. Bisiklet ise bu engeli ortadan kaldırıyor. Bisiklet kullanan kadınlar, kendi işlerini kurabiliyorlar; mallarını pazara götürüp satabiliyorlar.
Didem ERYAR ÜNLÜ
Afrika sokaklarında bisiklet kullanmak erkek işiydi. Bisiklet kullanan kadına rastlamak kolay değildi. Bugünlerde ise, kıta genelinde önemli bir değişim yaşanıyor. Genç kızların ve kadınların bisiklete binerek okula veya işe daha kolay gidebilmeleri ve herhangi bir saldırı karşısında kendilerini koruyabilmeleri hedefleniyor.
Uganda, Gana, Nijerya ve Güney Afrika, kadınların bisiklete binmesini destekleyen ülkeler arasında. Kampanya, batılı şirketlerin üstlendiği bisiklet bağışlarıyla da destekleniyor.
Bisiklet kültürünü geliştirerek toplumları güçlendirmeyi hedefl eyen Village Bicycle Project’in çalışmaları, bisikletin erişilebilir ve sürdürülebilir bir ulaşım aracına dönüşmesini destekliyor. Proje kapsamında, öncelikle kadınların bisiklete erişimi amaçlanıyor. Proje kapsamında Sierre Leone ve Gana’ya her yıl 10 bin bisiklet bağışlanıyor.
Bisiklet kullanımının artması sadece kadınların sosyal hayata katılımını artırmıyor, aynı zamanda hava kirliliği ile mücadelede de etkili oluyor. Örneğin Uganda hükümeti 2015 yılında Kampala gibi hava kirliliğinin çok yüksek olduğu şehirlerde, bisiklet yolları inşa etti. Bu yollar özellikle işe, hastaneye, okula veya pazara yürümek zorunda olan kadınlar için tasarlandı.
Village Bicycle Project Yöneticisi Joshua Poppel, Sierra Leone ve Gana’da kadınların sadece ev işlerinden sorumlu olmadıklarını; aynı zamanda tarlada çalıştıklarını ve mallarını satmak için pazara gittiklerini söylüyor.
Günde dört saat yürümeleri gerekiyor
Tanzanya’da ev işlerinin yüzde 90’ını kadınlar ve genç kızlar üstleniyor. Eve su, gıda ve odun taşımak günde yaklaşık dört saat yürümelerini gerektiriyor. Sadece okulların uzaklığı değil, ağır ev işleri de kız çocukların okula gitmesinin önündeki en büyük engellerin başında geliyor. Gana’da ulaşımın nasıl sağlandığına yönelik 2014 yılında yapılan bir araştırmaya göre, bisiklet kadınlar tarafından son derece nadir olarak kullanılıyor. Kadınlar bisiklet satın alsalar bile, bu bisikletler eşleri tarafından kullanılıyor. Öte yandan, Afrika’da yaygın olan bir görüş ise, bisikletin tasarım açısından kadın kullanımına uygun olmadığı yönünde. Zaten kadınların, bisiklete binmeyi öğrenecek zamanları da oldukça kısıtlı.
Öğrenciler bisiklet ile okula gidiyor
Afrika’ya özel bisiklet üreten ve yaptığı bağışların yanı sıra, yüzbinlerce bisiklet satan World Bicycle Relief, bölgedeki dinamiği değiştirmek amacıyla okullara yönelik çalışmalar gerçekleştiriyor. Bu çalışmalar özellikle kadınlar ve genç kızlara odaklanıyor ve bu sayede toplumda yaratılacak etkinin çok daha güçlü olması hedefleniyor.
World Bicycle Relief’in Zambiya’da 2012 yılında gerçekleştirdiği ankette, ailelerin yüzde 21’i çocuklarının okula devamsızlık nedeni olarak okulun uzaklığını göstermiş. Çocuklar için bisikletlerin dağıtılmasının ardından, uzaklığı bir sorun olmaktan çıkmış. Bisikletlerin dağıtılması ile ortadan kalkan bir diğer sorun ise, kız çocuklarına ve kadınlara yapılan saldırılar. Ankete katılan 12 yaşındaki Zambiyalı Irene, “Bisiklete binmeyi neden seviyorsun?” sorusuna, “Koşan bir erkekten daha hızlı pedal çevirebiliyorum” diye cevap veriyor.
Bu arada kız çocuklar okuldan ayrıldıktan sonra da bisikletlerinden vazgeçmiyorlar. Çünkü, uzun mesafeler, kadının ekonomik güçlenmesi önünde önemli bir engel oluşturuyor. Bisiklet ise gerçek bir fark yaratıyor ve bu engeli ortadan kaldırıyor. Bisiklet sahibi kadınlar, kendi işlerini kurabiliyorlar; mallarını pazara götürüp satabiliyorlar.
Bisikletle hem ekonomik olarak güçleniyorlar, hem de finansal bağımsızlıklarını elde ediyorlar.