Depremin enkazı da tehlike saçıyor! Asbest ve kurşun açığa çıktı

Depremde yıkılan binalarla birlikte binalarda kullanılan asbest ve kurşun gibi insan sağlığına zararlı maddeler de açığa çıktı. Molozlar kaldırılırken, toplandıkları alanlarda önlem alarak tehlikeyi azaltmak ise mümkün.

Haber Merkezi
YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Emel YİĞİT

Depremle birlikte 10 ilde binlerce bina yıkıldı. Kurtarma çalışmalarının ardından artık yavaş yavaş moloz kaldırma çalışmaları başladı ve yeni bir sorun daha gündeme geldi. Yıkılan binaların yapımında kullanılan asbest, kurşun ve PCB gibi tehlikeli maddeler açığa çıkmış durumda. Bunlar, moloz kaldırma çalışmaları sırasında havaya ve yağışlarla da suya karışıyor. Ve önlem alınmazsa önümüzdeki günlerde sağlık sorunlarını artıracak gibi görünüyor. Asbest ve Tehlikeli Atıklar Derneği Başkan Yardımcısı Kenan Yıldız, binalar yapılırken kullanılan maddeler nedeniyle ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğumuzu söylüyor ve "Asbest başta olmak üzere duvarlarda kullanılan boyalardaki kurşun, yapı malzemelerinde kullanılan PCB gibi tehlikeli kimyasallar söz konusu. Yine binalardaki çatlaklarda oluşan küf mantarları ciddi sağlık sorunlarına sebebiyet veriyor" diyor. İlk etapta tehlikeye maruz kalacak olanlar, enkaz kaldırma çalışması sırasında çalışanlar ve çevrede yaşayanların ardından enkazların götürüleceği alanlarda çalışanlar ve yaşayanlar. Öte yandan molozların döküldüğü alanlarda gerekli önlemler alınmazsa tehlikeli maddelerin yer altı sularına karışması da söz konusu.

Asbest için sulama gerekiyor

Her ne kadar bölgede su sorunu yaşansa da mümkün olduğunca molozların sulanmasıyla asbest sorununu azaltmak mümkün. Kenan Yıldız enkazlar kaldırılırken demir gibi dönüştürülebilir maddelerin kesilerek alındığını, bunun da tehlikeyi artırdığını söylüyor. Yıldız şöyle devam ediyor: "Enkaz kaldırılırken hem çalışanlar hem de çevredekiler maske kullanmalı. Ayrıca molozlar üzerine sulama yapılması gerekiyor. Molozlar kaldırılıp götürülüyor, afetten dolayı tehlikeli maddeleri tespit etmek çok zor. Ama bunlar, toplama alanlarında tepeler oluşturmayacak şekilde bırakılmalı. Çünkü sürekli rüzgâra maruz kalan yükseltilerdeki tozlar yıllarca etrafa yayılacak. Molozlar çukur alanlara dökülmeli. Zemin, atıkların yer altı sularına karışmaması için geçirme yapmayacak şekilde kapatılmalı."

Dönüşmüyor, yok olmuyor

Asbest doğal dönüşüm sürecinde plastikten daha ileri seviyede yer alıyor. Çünkü dönüşmüyor, yok olmuyor. Ancak Kenan Yıldız, diğer maddelerin asbestten bile daha tehlikeli olduğuna dikkat çekiyor ve "Asbest suya karışınca ciddi sağlık sorunu yaratmıyor. Diğerleri daha tehlikeli çünkü besin zinciriyle dağılıyorlar. Kurşun içerikli boyalı su yer altı sularına karışıyor, derelere karışıyor, tarımda sulamada kullanılıyor. Bu içerikler besin zinciriyle sofralarımıza kadar geliyor" diyor.

Maske kullanmak şart

Afet alanında maske kullanmak şart. Sadece asbest için değil diğer tozlardan ve küf mantarlarından korunmak için de bu gerekli. Örneğin molozlarla birlikte silis tozları da açığa çıktı ve bu silikozis hastalığına sebep olabiliyor. Yıldız, insanların erişebilmesi durumunda FFP3 maskesi öneriyor. İmkan yoksa cerrahi maske, o da yoksa bir kumaş maske ile önlem almak mümkün.

Akciğer kanserine neden olabilir

Asbestin en önemli zararı akciğerlerde görünüyor. Akciğer kanseri ve akciğer zarı kanserine yol açabiliyor. Yıldız, bunların uzun vadede görünüyor olması konunun önemsizmiş gibi görünmesine neden olduğunu belirtiyor. Oysa asbest daha kısa vadede ortaya çıkan ve yaşam kalitesini düşüren hastalıklara da neden olabiliyor.

Bir diğer risk; kurşun

Evlerde duvarları boyamak için kullanılan boyaların kurşun içermesi de ciddi bir tehlike arz ediyor. Kenan Yıldız, kullanılan bütün boyaların kurşun içerdiğini vurguluyor ve "Kurşunla ilgili sınır değer yok. Belki asbestten daha çok kurşun tozları var. Rüzgar ve yağışlarla besin zincirine geçiyor. Çocuklarda otizmden tutun çeşitli hastalıklara yol açıyor. Kendi evim de dahil kurşunsuz boyaya rastlamadım" diyor.

2010’da yasaklandı ama kullanılmaya devam edildi

Asbestin, Türkiye'de üretim, kullanım, piyasa arzı ile asbest içeren eşyaların piyasaya arzını 31 Aralık 2010 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yasaklandı. Ancak kullanım tamamen sona ermedi. Özellikle bu tarihten önce üretilmiş malzemelerde ve ikinci el ürünler kanalıyla binalarda kullanımına devam edildi. Asbestin daha sık gündeme gelmesi ise kentsel dönüşümle oldu. Dönüştürülecek binaların asbest kontrolü olmadan yıkılmasıyla uzmanlar gelecekteki tehlikeye dikkat çektiler.