İtalya’dan akıllı şehirlerde işbirliği çağrısı
Türkiye-İtalya İş Forumu bu yıl odağına “Akıllı Şehirlerde Girişimcilik” temasını aldı.
Didem ERYAR ÜNLÜ
20-21 Nisan 2016 tarihlerinde İtalya Ticaret Ajansı (ITA) ve İtalya İktisadi Kalkınma Bakanlığı’nın desteği ve NOVUSENS Akıllı Şehirler Enstitüsü işbirliği ile düzenlenen Türkiye-İtalya İş Forumu bu yıl odağına “Akıllı Şehirlerde Girişimcilik” temasını aldı. Enerji ve ulaşım gibi alanlarda sürdürülebilir, teknoloji destekli ve yenilikçi akıllı şehir uygulamaları konusunda çalışan İtalyan girişimci şirketleri ile bu firmalarla işbirliği yapabilecek Türk şirket ve kurumları Forum’da bir araya geldi.
Forumda akıllı şehirler, Büyük Veri, mobil uygulamalar, akıllı aydınlatma, 3B Haritalama, video hizmetleri, enerji, ulaşım, sürdürülebilirlik gibi alanlarda işbirliği fırsatları masaya yatırıldı.
Forum sonrasında ITA İtalyan Dış Ticaret ve Tanıtım Ajansı (ICE) Direktörü Aniello Musella ve ENEA Akıllı Enerji Bölümü Direktörü ve Avrupa Birliği Akıllı Şehirler Ortak Programı Eş-Koordinatörü Mauro Annunziato’nun görüşlerini aldık:
ITA İtalyan Dış Ticaret ve Tanıtım Ajansı (ICE) Direktörü Dr. Aniello Musella, “İki ülke arasında 2015 senesinde ithalat ve ihracat toplamı 17,5 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bunun büyük bölümünü makine endüstrisi oluşturuyor. Otomotiv sektörü de bunu takip eden sektör. Ardından ilaç ve kimya sektörleri geliyor” derken, “İnovatif sektörleri odağımıza almış bulunuyoruz. Çünkü bilgi ve iletişim teknolojileri, nano teknoloji, biyoteknoloji ve akıllı şebekeler gibi kategorilerin pek çok fırsat barındırdığına inanıyoruz” yorumlarını yapıyor. Musella, “Bunlar geleceğin sektörleri. Ben 5 aydır buradayım. Nano teknoloji, biyoteknoloji ve akıllı şebekeler gibi kategorilerin gerçek birer endüstri barındırdığını görüyorum. Burada büyük bir potansiyel var. İtalya’dan 13 startup geldi. Burada yatırımcı ve melek ağlarıyla buluşmalarını sağlıyoruz. Türkiye bizim ticaretimiz için bir varış noktası değil, etrafındaki özellikle Ortadoğu’daki pazarlara açılabilmemiz için bir basamak noktası. Satış ortaklığı değil, birlikte üretim noktasında ortaklıklar bizim için önemli” diyor.
Akıllı şehir sisteminin 3 temel anahtarı var
Mauro Annunziato, akıllı şehirlerin vatandaşların, şehir altyapılarının ve hizmetlerin güçlü bir şekilde birbirlerine entegre olduğu kentsel eko sistemler; akıllı hizmetlerin ise kentsel hayatın değişik alanlarından gelen verilerin, vatandaşların ihtiyaçlarının karşılanması ve söz konusu hizmetlerin etkinliklerinin arttırılması için fırsatlara dönüştürülmesi olduğuna dikkat çekiyor.
Annunziato şehirleri böylesine akışkan bir ekosistem içinde dönüştürebilmek için kentsel yaşam içinde her alanda veriye erişimi sağlamak gerektiğini vurguluyor. Annunziato’nun yorumları şöyle: “Akıllı şehir sisteminin 3 önemli anahtarı var: İlki, şehirlerin daha üretken hale getirilmesi, yeni pazarların açılması ve şehir hizmetlerinin daha etkin sunulması. Hizmetler arası entegrasyon sağlanarak bu hizmetlerin daha rekabetçi olabilmesini sağlanabilir. İkincisi, çevreye saygılı olmak ve enerji tasarrufunda bulunup karbon emisyonunu azaltmak. Üçüncü faktör ise, sosyal mutabakat sağlama, yani sosyal yaşamı daha da iyi hale getirmek. Yani şehirde yaşayan kişilerin daha düşük faturalar ödemesini sağlamak ve de sosyal şehirde yaşayanların birbirine yardım edebilme becerilerini geliştirmek.
Akıllı Şehirler, aslında kendi başına bir teknoloji değil, bir ekosistem teknolojileri birleşimidir. Aralarında haberleşmeleri gerekir, sistemlerin konuşmaları gerekir ve birbirileri arasında operasyon yapabilir halde olmaları gerekir. Bunu yapabilmek için açık protokollere bağlı olarak çalışmaları gerekir. Sürdürülebilir bir şehir, çevreye en az zarar veren şehirdir. Akıllı Şehir ise sürdürülebilirlik için önemli bir destekleyicidir. Akıllı Şehir tüm kamu hizmetlerini birbirine entegre edebilecek bir sistem olduğu için, bu hizmetler daha az enerji tüketimini sağlayabilir. Bu alanda etkin işbirlikleri sağlamak için Türk ve İtalyan akıllı şehir teknolojileri üzerinde çalışan firmaları bir araya getirmek, belediyeler seviyesinde tanıtabilmek, araştırma enstitülerine bunları sunmak için önemli. Türkiye’de de bu projeleri gerçekleştirebilmek için partnerlerimizi arıyoruz. Örneğin, Horizon 2020 denilen bir Avrupa Fonu var. Bu fon Akıllı Şehirler projeleri için finansman sağlayan 7 senelik bir fon ve şu andaki en önemli fon.”
Türkiye’de önemli bir potansiyel var
Forumun konuşmacılarından TÜBİTAK TEYDEB Girişimcilik Destekleme Grubu Yürütme Komitesi Sekreteri Dr. Sinan Tandoğan ise “Akıllı şehir teknolojileri disiplinler arası araştırma karakterine sahip. Bu tip alanlar yoğun bir yenilik üretme potansiyeli taşıyor. Birbirini besleyen, tamamlayan ve etkisini artıran işbirliği oluşumları sayesinde bu kapasite daha etkin değerlendirilebilir” diyor. Bu alanda uluslararası işbirliklerinin önemini vurgulayan Dr. Tandoğan, “uluslararası işbirliklerini teşvik eden mekanizmalarla Türk ve İtalyan girişimcilerin kendi ülkeleri dışında finansmana erişim ve iş geliştirme konularında desteklenebileceğini” belirtiyor. Dr. Tandoğan, izleyen, değerlendiren ve dönüştüren politikalarla geliştirilecek akıllı şehirler konusunda Türkiye’de önemli bir potansiyel bulunduğuna da işaret ediyor.