Dijital çağın yeni vergi düzeni

İstisna, ‘gerçek kişiler’ için geçerli. ‘Tam ve dar mükellef gerçek kişiler’, 4 milyon 300 bin lira sınır avantajından yararlanırken, şirketler istisna dışı. Ayrıca sosyal medya içerik üreticileri video üretiyorsa istisnadan faydalanabilirken, doğrudan ürün satışı yapanlar normal vergi yükümlülüklerine tâbi.

Dijital çağın yeni vergi düzeni

Gelir İdaresi Grup Müdürü Fatih Mehmet Göktürk

Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 20/B madde­si uyarınca, sosyal med­ya içerik üreticileri ve mobil uy­gulama geliştiricileri belirli bir kazanç sınırına kadar gelir ver­gisinden muaf tutulmaktadır. 2025 yılı itibarıyla bu sınır 4 mil­yon 300 bin TL olarak belirlen­miştir. Bu kapsamda, aşağıdaki kişiler vergi istisnasından yarar­lanabilir:

-YouTube, Instagram, Tik­Tok ve benzeri sosyal medya plat­formlarında metin, görüntü, ses veya video paylaşarak gelir elde eden bireyler,

-İnternet üzerinden bireysel kurslar, eğitimler, ürün tanıtım­ları ve danışmanlık hizmetleri sunanlar,

-Mobil uygulama geliştiren ve uygulama satış platformları üze­rinden kazanç sağlayan kişiler.

Ancak bu istisna yalnızca ‘ger­çek kişiler’ için geçerlidir. ‘Tam ve dar mükellef gerçek kişiler’ bu avantajdan yararlanabilirken, şirketler istisna kapsamına dahil edilmemektedir.

Ayrıca ‘sosyal medya içerik üreticileri video içerik üretiyor­sa istisnadan faydalanabilirken, doğrudan ürün satışı yapanlar normal vergi yükümlülüklerine tabi olacaktır.’

Vergi dairesinden ‘istisna belgesi’

Sosyal içerik üreticileri ve mo­bil uygulama geliştiricilerinin vergi istisnasından yararlanabil­mesi için bazı temel koşullar bu­lunmaktadır:

1.Vergi dairesine başvuru: İkametgahlarının bağlı olduğu vergi dairesinden ‘İstisna Belge­si’ alınmalıdır.

2. Banka hesabı açılması: Mükellefler, Türkiye’de kurulu bir bankada özel bir hesap açma­lı ve tüm kazançlarını bu hesap üzerinden tahsil etmelidir.

3. Kazanç limiti: Yıllık top­lam kazancın 2025 yılı için 4 mil­yon 300 bin TL’yi aşmaması ge­rekmektedir.

4.Stopaj uygulaması: Ban­kalar, hesaba yatan gelir üzerin­den yüzde 15 gelir vergisi stopajı keserek devlete aktarmakla yü­kümlüdür.

Bu şartları yerine getiren bi­reyler, gelir vergisi beyanname­si vermek zorunda kalmadan ka­zançlarını yasal ve avantajlı bir şekilde elde edebilirler.

Dijital çağın getirdiği yeni di­namiklerle birlikte, iş yeri kav­ramı artık bir akıllı telefon veya tablete sığar hale gelmiştir. Bu dönüşüm, gelir elde etme yön­temlerini değiştirdiği gibi, ver­gilendirme süreçlerine de yeni yaklaşımlar getirilmesini zorun­lu kılmaktadır.

Bu bağlamda, dijital dünyada elde edilen gelirlerin vergilendi­rilmesi ve şeffaf bir vergi sistemi­nin oluşturulması büyük önem taşımaktadır. Dijital içerik üre­ticilerinin vergi yükümlülükleri­ni eksiksiz yerine getirdiğini de­netleyebilmek adına, Gelir İda­resi Başkanlığı tarafından vergi levhalarının içerik üreticilerinin künyeleriyle entegre edilmesi zo­runluluğunun getirilmesi ve bu sürecin vatandaş iş birliğine da­yalı bir denetim mekanizmasıyla desteklenmesi bir çözüm olarak değerlendirilebilir.

Ayrıca, sosyal medya içerik üreticilerinin herhangi bir ban­ka hesabı üzerinden gelirlerini tahsil etmeleri ve bu faaliyetleri kesintisiz icra etmeleri göz önü­ne alındığında, elde ettikleri ge­lirlerin otomatik olarak vergi ke­sintisine tâbi tutulmasına yöne­lik bir mekanizma da getirilebilir. Bu kapsamda, veraset ve intikal vergisinde uygulanan güvenlik mekanizmasına benzer şekilde, içerik üreticilerinin gelirlerinin tahsil edildiği bankalar, belirli bir oranda vergi kesintisi yaparak bunu doğrudan vergi dairesine bildirme yükümlülüğü getirebilir.

Bu sistem, beyan zorunluluğu­nu ortadan kaldırarak mükellef­lerin vergi yükümlülüklerini ek­siksiz yerine getirmesini sağla­yacak ve kayıt dışı gelir akışlarını önleyerek kamu maliyesine katkı sağlayacaktır.

Tam entegrasyon hedefleriyor

Dijital içerik üreticiliği sektörü hızla büyürken, mevcut vergi dü­zenlemesi de bu dönüşüme uyum sağlayarak önemli kolaylıklar sunmaktadır. Mevcut sistemde, sosyal medya içerik üreticileri ve mobil uygulama geliştiricileri be­lirli bir kazanç sınırına kadar ver­gi muafiyetinden faydalanmakta, kazançlarını özel bir banka hesa­bı üzerinden tahsil edip bankalar aracılığıyla yüzde15 stopaj kesin­tisi yoluyla vergilendirilmekte­dir. Bu yapı, mükelleflerin gelir vergisi beyannamesi verme yü­kümlülüğünü ortadan kaldırarak işlemleri basitleştirmekte ve ver­giye uyumu teşvik etmektedir.

Önerilen yeni sistem ise bu ko­laylıkları daha da ileri taşıyarak vergilendirme sürecinin dijital altyapılarla tam entegrasyonunu hedeflemektedir. Gelirlerin tah­sil edildiği banka hesaplarının vergi idaresi ile doğrudan bağlan­tılı olması, stopaj oranlarının di­namik hale getirilmesi ve vergi­lendirme sürecinin mükellefler açısından daha şeffaf bir yapıya kavuşturulması öngörülmekte­dir. Böylece, hem vergi uyumu ar­tırılacak hem de kayıt dışı eko­nomiyle daha etkin mücadele edilerek kamu maliyesine sürdü­rülebilir katkı sağlanacaktır. Vergi geleceğimizdir!

Kaynak: DÜNYA - İSTANBUL