Ankara'nın belleği için...

Nadir kitaplar da dahil Başkent ile ilgili her türlü yayını VEKAM'da bulmak mümkün. Sergiler, seminerler, yayınlar, çalıştaylarla da Ankara'yı sürekli gündemde tutmayı hedefleyen kurumun bu yıla ilişkin projelerini, direktörü Filiz Yenişehirlioğlu'ndan dinledik…

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

FARUK ŞÜYÜN

VEKAM, yani Koç Üniversitesi Vehbi Koç Ankara Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi. Önemli, çünkü Ankara'nın kent belleği işlevini üstleniyor. Nadir kitaplar da dahil Başkent ile ilgili her türlü yayını orada bulmak mümkün. Sergiler, seminerler, yayınlar, çalıştaylarla da Ankara'yı sürekli gündemde tutuyorlar… İki yıl önce Başkent'e gitmiş, VEKAM'ı gezmiş, direktör Filiz Yenişehirlioğlu ile bir söyleşi yapmıştım… Bu kez Filiz Hanım İstanbul'daydı, 2018 projelerini konuştuk: 2018'de aylık konferanslarımız sürüyor. Onları kent merkezinde yapıyoruz, çünkü merkezimizKeçiören'de, birazşehrindışında.

Güzel bir bağevi…

İki bağevimiz var, ancak aylık konferanslarımızı herkes rahatlıkla gelsin, dinlesin, geri gidebilsin diye kent içinde Türk-Amerikan Derneği'nde yapıyoruz…

Konular neler olacak?

Ankara ve yakın çevresi üzerine araştırmalar. Çünkü ihtiyaç var. Ankara'yla ilgili çalışmaların artması lâzım. Sosyoloji, ekonomi, sanat, edebiyatdeğişikalanlarda. Bizim daha önce yapmış olduğumuz çalışmalarla zaten bir ivme geldi Ankara araştırmalarına. Başka kurumlar da değişik etkinlikler yaparak Ankara'yı ön plana çıkarmaya çalışıyorlar.

Farklı konular söz konusu. Örneğin, Ankara'da geçen filmler üzerine bir konferans düşünüyoruz, diplomasi üzerine düşünüyoruz. İlk gelen büyükelçilerin anıları var elimizde, onlar üzerine bir konferans… Ankara üzerine herkesin merak edip öğrenmek istediği çok farklı, ilginç konularçıkıyor…

Bunun yanı sıra desteklediğimiz veya ortaklaşa yaptığımız projeler var. Bunlardan biri, Başkent ve Ortadoğu üniversitelerinden öğretim üyeleriyle beraber sürdürdüğümüz üç yıllık bir çalışma; "Ankara'da İz Bırakan Mimarlar Projesi." Ankara'nın değişik yerlerinde değişik binalar inşa etmiş çok bilinmeyen mimarlar üzerine. Şimdiye kadar üç konferans yaptık, bundan sonra devam edecek.

Diğer ortak projemiz İngiltere'de Cambridge Üniversitesi Osmanlı Araştırmaları Merkezi ile "Anadolu'nun Sosyal ve Ekonomik Tarihi" üzerine. Geçen sene hastalıklar ve felaketler üzerine uluslararası bir sempozyum yaptık Cambridge'te. Birkaç ay önce de Ankara'daydı sempozyum, konumuz ise "Anadolu Ticareti ve Üretimi" idi. Bu yıl, "Sosyal Hayat" üzerine gerçekleştireceğiz. Bildirileri, Hollanda'da Brill yayınevi İngilizce; VEKAM Türkçe olarak basacak.

Sergi projesi var mi?

Var, bunların en önemlilerinden biri, Mayıs ayında Ankara Ulus'taki Rahmi Koç Müzesi'nde gerçekleştireceğimiz "Ankara Sof Kumaşı Sergisi." Sof, Ankara'daki tiftik keçisinden üretilen bir tür kumaş. Bu kumaşla ilgili tarihi belgelerde çok bilgi var. 16. yüzyıldan itibaren üretiliyor. Venedikliler, 17. yüzyılda Hollandalılar, İngilizler ticaretini yapıyorlar… Sanayileşmeyle beraber sadece iplik almaya başlıyorlar, dolayısıyla kumaş üretimi düşüyor, ihracat azalıyor. 16.-17. yüzyıllarda Osmanlı Devleti'ne Bursa'dan sonra en çok vergi Ankara'dan gidiyor bu sof kumaşı nedeniyle. O kadar da önemli. Örneklerini bulmaya çalıştık, ama çok ihraç edildiğini bildiğimiz halde yurtdışındaki müzelerde fazla çıkmadı. Türkiye'de Etnografya Müzesi'nde, Sadberk Hanım Müzesi'nde sof kumaşı bulunuyor, onlarısergileyeceğiz.

İkinci yapmak istediğimiz sergi, Ankara tabloları üzerine. Doktora sonrası bir araştırmacı aldık bu konuya çalışıyor. Hem Cumhuriyet öncesi, hem sonrası Ankara'yı resmeden, Ankara'yı görselleştiren tablolar nelerdir, kimler yapmış, Ankara'nın belirli bir manzara görünümü nasıl çok detaylı bilgiler çıkmaya başladı. Bu arada, Yardım Sevenler Derneği'nin kuruluşunu ve günümüze kadar yaptığı etkinlikleri gösteren bir sergi planlıyoruz. Çünkü, Cumhuriyet'in ilk kurumlarından biri Yardım Sevenler Derneği. Yetim kalmış yahut da tek başına hayat mücadelesi veren kadınlara yardım için kuruluyor, daha sonra kapsamı genişliyor. Gerçekten önemli hizmetler vermiş. Dolayısıyla ellerinde de oldukça önemli arşiv malzemeleri var, bunların da gruplanmasını sağladık. Bir de kitap yapıyorlar bu konuda. Onu da basmayı düşünüyoruz. Aynı zamanda da bu malzemelerden oluşacak bir sergi … Ankara haritalarını toparladık. Değişikharitalarvar. 1921'denitibaren, hatta 19. yüzyılın sonundan itibaren Ankara'yla ilgili haritalar bulunuyor. Bu haritalardan bir sergi, 10 Ocak'a kadar sürüyor. Bir de kitap basılacak. Bizde olmayan haritaları Harita Genel Komutanlığı'ndanaldık, sergiyideonlarlabirlikteyaptık.

Bunların yanı sıra başka öneriler de geliyor; demiryollarıyla ilgili bir öneri geldi, Ankaralı vefat etmiş bir ressamın sergisini de planlamaya almayı düşünüyoruz.

Benim bildiğim, Ankara araştırmalarını da destekliyorsunuz…

Ankara'yla ilgili araştırma yapan 5 kişiye para ödülü veriyoruz. Diğer bir araştırma ödülümüz, bizim kendi arşivimizi ve kütüphanemizi kullanarak ortaya çıkan araştırmalara. Yüzde60, yüzde70 bizim malzememizi kullanıyorlar, iki ödül de böyle veriyoruz. Üçüncü ödülümüz, senede iki kere çıkardığımız hakemli bir dergi var; Ankara Araştırmaları Dergisi… Her yıl, 35 yaşından genç ve doktorasını da son 5 yıl içerisinde almış araştırmacıların bizde makalesi çıktıysa, onlardan birine, en iyi genç araştırmacı makale ödülü veriyoruz.

Ya bağışlar?

Bağışlara açığız, müzayedelerden çok malzeme alıyoruz. Eski fotoğraf, harita, kitap, belge, efemera. Dijital arşivimiz çok büyüdü; onu, açık erişimle web sitemizden tarayabiliyorsunuz. Kullanmak istediğiniz olursa formumuz var bizden izin alıyorsunuz, size yolluyoruz. 20 bine yakın belgemiz şu anda dijitalize olmuş vaziyete. Bundan da yola çıkarak kendi malzememizi kabil olduğunca araştırmacılar nasıl kullanabilirler, nasıl yararlanabilirler örnek çalıştırmalar oluşturmak istiyoruz. Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nden öğretim üyesi bir meslektaşla beraber bir efemera çalıştayı düzenleyeceğiz nisan ayında…

Bende çalıştayları soracaktım…

Biz, sadece Ankara'dakilere değil, çevresindeki üniversitelere de erişmeye çalışıyoruz… Bazı konuları bütün Türkiye'ye duyuruyoruz; dolayısıyla başka kentlerden de özel olarak bizim çalıştaylarımıza, toplantılarımıza gelenler oluyor. Örneğin, geçen sene sözlü tarih çalıştayı yaptık. Bu, genel bir toplantıydı çok ilgi gördü. Şimdi biraz daha küçük boyutlusunu ve spesifik belirli bir alana yönelik olanını yapmak istiyoruz. Bunları karşılayacak sertifika programları da düşünüyoruz. Bu tür bize gelen henüz daha kesinleşmemiş bir öneri de Uluslararası Osmanlı Belgeleri Çalıştayı…

Kitap yayınları…

Yayınlarımız, yaptığımız seminerlerin, uluslararası toplantıların bildirilerini basmak biçiminde oluyor. Örneğin, "Ortaçağ'da Akdeniz Seramikleri Kongresi" yapmıştık uluslararası, onun bildirileri... Aynı şekilde "Ortaçağ'da Orta Anadolu'da Kültürel Karşılaştırmalar" diye bir seri başlatmıştık, onunkitapları… Projelerin de kitapları var; "Ankara'da İz Bırakan Mimarlar"ın kitapları çıkacak bu yıl. Birçeviri kitabımız var; Urs Peşlov diye bir araştırmacı. Ankara ve çevresinin Bizans dönemini yazmıştı, onuTürkçeye çevirtiyoruz.

Ya anılar?

Ankara'da anılarını bastırmak isteyen çok kişi var, ama biz maalesef anı basamıyoruz; çünkü, üniversiteye bağlı bir araştırma merkeziyiz. bilimsel çalışmalara doğru referans olabilecek yapıtlara öncelik veriyoruz.

Başka diyeceğim, ama o kadar çok şey yapıyorsunuz, yapacaksınız ki…

Şimdilik yapacağımız somut şeyler bunlar. Başka düşündüklerimiz, planladıklarımızda var, ama onuda gelecek sefere bırakalım…