2’nci çeyrekte ‘teknoloji hisseleri’ kazandıracak

Çin ve enerji fiyatlarının yönlendirdiği ilk çeyrekte finans ve madencilik sektörleri üzdü. Uzmanlar ikinci çeyrekte teknolojinin diğer sektörlerden daha iyi performans göstereceğini düşünüyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Evrim KÜÇÜK  

DIŞ HABERLER - Konut fiyatlarının aşırı yükselmesi ile birinci, borsada hisse senetlerinin dibe vurmasıyla ikinci balon tehlikesi yaşayan Çin’de şimdi de üçüncü balon riski olan krediler gündeme geldi. Bu ay başında Moodys'in ülkedeki devlet tahvillerini negatif görünüme almasının ardından Credit Suisse de ülkedeki devlet tahvillerine ilginin gittikçe azaldığını, devletin tahvil piyasalarına girişi kolaylaştırmasına rağmen ilginin kaybolduğunu belirtti. Societe Generale tarafından yayınlanan raporda ise hane halklarından gelen yatırım akışının duracağı, hane halkı tasarruflarının tahvil piyasasından çıkıp daha stabil görünen hisse piyasalarına kaydığı ve tahvil piyasasının gittikçe kırılgan hale geldiğine dikkat çekildi. Bu yılın ilk çeyreği küresel hisse senedi piyasaları için sarsıntılı geçti. Ocak-mart döneminde Çin ekonomisine ve bankaların sağlığına ilişkin kaygılarla borsaların hanesine eksi olarak yazıldı. En çok kaybedenler arasında finans, enerji ve kamu hizmeti verenler vardı. Uzmanlar yılın geri kalanında borsalarda zorlukların devam edebileceği uyarısı yapıyor. Borsalarda en iyi yatırımın ise teknoloji hisseleri olacağı belirtiliyor. Sağlık sektörü de yatırım yapılabilecek hisseler arasında. 2016’nın ilk çeyreğinde Çin’in yavaşladığına dair veriler, başta metaller olmak üzere emtia piyasaları üzerinde baskı yarattı. Bu da madencilik sektöründeki hisselerde önemli düşüşlere yol açtı. Bankacılık da sert darbe aldığı sektörlerden. Bankaların, enerji sektöründeki risklerinin büyüklüğü, Çin’de batık kredilerin artıyor olması ve Avrupa’da aralarında Deutsche’nin de olduğu devlerin vadesi gelen borçlarını ödmekte zorlanacağına dair endişeler banka hisselerini aşağı çekti.

Gelecek hafta yılın ikinci çeyreğine girecek borsalarda bundan sonra hangi sektörlerin en iyi yatırım fırsatları sunduğuna dair yapılan analizler ve anketler, teknoloji sektörünün daha iyi bir performans sergileyebileceğini ortaya koydu. Amerikan finans kuruluşu UB Bank Wealth Menagement stratejisti Terry Sandven, enerji ve ulaşım hisselerinin 2016 sonuna kadar baskı altında kalabileceği uyarısı yaparken, teknoloji, sağlık, endüstriyel kuruluşlar ve tüketim malları şirketlerinin 2016’da kazandırabilecek sektörler olduğunu söyledi. E-ticaretin gelişmesinin, mobil uygulamalardaki büyümenin ve ‘şeylerin interneti’ olarak bilinen trendin hızlanması gibi etkenlerin özellikle teknoloji hisselerine prim yaptıracağını belirten Sandven; onkoloji ve bağışıklık sistemine ilişkin inovasyonların sağlık sektöründe uzun vadeli yükseliş getirebileceğini düşünüyor.

Brokerlık ve bankacılık kuruluşu Charles Schwab da 2016 yılının en iyi getiri sağlayacak sektörlerine ilişkin raporunda bilgi teknoloji sektörüne yatırım tavsiyesinde bulundu. Kuruluş, yılın ilk çeyreğinden farklı olarak finans şirketlerinin yılın geri kalanında borsaların genelinden daha iyi performans gösterebileceğini öngördü. CNBC tarafından yapılan bir anket de, yılın ikinci çeyreğinde en fazla teknoloji hisselerinde yürkseliş beklendiğini ortaya koydu. Ankete katılanların yüzde 43’ü nisan-haziran döneminde en iyi getiriyi teknoloji sektörünün sağlayacağını söylerken, yüzde 29’u madencilik hisselerinde toparlanma bekliyor.

Borsalar yüzde 10 düşebilir

Ünlü fon yöneticisi Mohamed A. El-Erian, “Belirli bir aralıkta seyreden piyasa yakında daha şiddetli dalgalanabilir ve aşırı bir satış dalgası hise senetlerini, gelecek aylarda yüzde 10 aşağı çekebilir” şeklinde açıklamada bulundu. Allianz baş ekonomik danışmanı,hisse senetlerinin neden her iki yöne de sert hareketler yapabileceğinin sebebi olarak, merkez bankaları tarafından sağlanan likiditenin hisse geri alımları ve birleşmeler yoluyla yükselen piyasaları daha da yukarı çekebilecek olmasını gösterdi. Hisse senetleri geçtiğimiz haftalarda, bu yıl başından beri kaydedilen sert kayıplarını silmişti. S&P 500 Endeksi, bu yıl yüzde 1 aşağıda olmasına karşın geçtiğimiz ay yüzde 4 yükseliş kaydetti.

 

Bu konularda ilginizi çekebilir