”AB, Kıbrıs meselesinde olumlu rol oynayamaz”

KKTC Cumhurbaşkanı Talat, Atina'da yayımlanan Elefteros Tipos gazetesine verdiği demeçte, Kıbrıs'taki son gelişmelere değindi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

ATİNA - KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, AB'nin Kıbrıs konusunda, üyeleri lehinde hareket etmesi nedeniyle, olumlu rol oynayamayacağını söyledi.

Talat, Atina'da yayımlanan Elefteros Tipos gazetesine verdiği demeçte, Kıbrıs'taki son gelişmelere değindi. Gazetenin AB'nin müzakerelere olası katkısını konu alan sorusunu yanıtlayan Talat, AB'nin Kıbrıs Rum kesiminin tüm adayı temsilen üye olmasından sonra taraf haline geldiğini vurguladı. Rum tarafının AB üyesi olarak tüm üye ülkelerin desteğine sahip olduğuna dikkati çeken Talat, sözlerini şöyle sürdürdü:

"AB, üyelerinin çıkarları lehinde hareket ediyor. Bunun için Kıbrıs meselesinde olumlu rol oynayamaz. AB'nin bu tutumu ekonomik, siyasal ve günlük yaşama ait tüm alanlarda etkisini hissettiriyor. KKTC'nin tecridi sürüyor ve AB, katıldığı bu tecridin güçlü bir unsurudur. AB'nin bu tecridin gevşetilmesine yönelik vaatleri yerine getirilmedi.

AB Komisyonu tarafından yürütüleceği açıklanan programlar, AB mekanizmalarını kullanan Rum tarafınca bir biçimde bloke ediliyor. Kısacası AB çözüm sürecinde olumlu rol oynamıyor ve bu yöndeki çabaları kolaylaştırmıyor. Yeni başlayan müzakereler için AB'nin direkt katılımını değil, yalnızca teknik desteğini bekliyoruz." Soru üzerine uluslararası toplumun Kıbrıs'ta çözüme yönelik yaklaşımını anlamanın kolay olmadığını belirten Talat, şunları söyledi:

"Bazı durumlarda her iki tarafın da kabul edebileceği bir çözüm için önemli çaba gözlüyorum, bazen de Kıbrıslı Türklere, tecridin kaldırılması örneği, daha iyi muamele yönünde ihmal görüyorum. Bunun için uluslararası toplumun kararlılık gösterip göstermediğini ya da geri adım atıp atmadığını söylemek kolay değil. Ancak BM'nin, uluslararası toplumun temel kurumu olarak, Kıbrıs meselesindeki yaklaşımı daha sistemlidir. Son dönemde BM'nin ilgisi daha da artı. Genel Sekreterin özel temsilci tayini bunu gösteriyor. Bunlar sorunun çözümü yönünde olumlu katkılardır."

"Hristofyas ile geçmişten bu yana hep iyi ilişkiler içinde olduk"

Kıbrıs sorununun 1963'te başladığını ve 1974 Yunan cuntasının darbesiyle adayı Yunanistan'a bağlama girişimi nedeniyle devam ettiğini hatırlatan Talat, o dönemde Kıbrıslı Türklerin büyük zorluklarla karşılaştıklarını ve yaşamlarının tehlikeye girdiğini vurguladı. Türkiye'nin o şartlarda garantör güç olarak Kıbrıslı Türkleri cuntadan korumak için, Yunanistan'a ilhakın eşiğinde olan adaya uluslararası hukuk ve anlaşmalara dayanarak müdahale ettiğini belirten Talat, o dönemden beri Türk askerlerinin adada bulunduğunu ve iki tarafın da kabul edebileceği bir çözümden sonra ayrılmalarının söz konusu olabileceğini vurguladı.

KKTC'ye Türkiye'den gelip yerleşenlerle ilgili bir soru üzerine de Talat, "Bu insanlar 30 yıldan fazla bir süredir burada yaşıyorlar. Bunun insani bir konu olarak ele alınması gerekiyor" dedi.

Cumhurbaşkanı Talat, KKTC'nin ekonomik durumuna da değinirken, referandumlardan sonra uluslararası sermayenin yatırımlarıyla kalkınma sağlandığını, ancak tecridin devamı ve uluslararası ekonomik kriz nedeniyle şu an için bir yavaşlama görüldüğünü kaydetti.

Çözüm olasılığının her iki tarafın siyasi çevrelerinin niyetlerine bağlı olduğunu kaydeden Talat, AB üyeliğinin her iki halkın çıkarlarının korunması sürecini olumlu etkileyeceğini ve acıların geçmişte kalacağı daha iyi bir gelecek sağlanacağına inandığını belirtti.

Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Dimitris Hristofyas ile geçmişten bu yana hep iyi ilişkiler içinde olduklarını ve bunun çözüme yardımcı olacağını umduğunu kaydeden Talat, "Hristofyas, her iki tarafın da kabul edebileceği bir çözümü ve Kıbrıslı Türkler ile Rumlar arasında dostça ilişkiler kurulmasını savunuyor. Siyasi hayatım boyunca bu görüşü ben de paylaştım. Bunun çözüm yönünde iyi bir fırsat olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.