Suriye ile ilgili önemli vize kararı

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Bilgiç, "8 Ocak'tan itibaren hava ve deniz hudutlarımızdan giriş yapacak Suriyelilerin vize alması gerekecek" dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, Dışişleri Bakanlığında düzenlediği haftalık basın toplantısında gündemdeki konuları değerlendirdi. 

"Beklentimiz egemenliğe saygıdır" 

Sözcü Bilgiç, Başbakan Davuoğlu'nun Sırbistan'ın başkenti Belgrad'a yaptığı resmi ziyarette gerçekleştirdikleri ikili görüşmenin ardından, Sırbistan Devlet Başkanı Tomislav Nikoliç'in basına yansıyan, "Türkiye'nin Rus savaş uçağını düşürerek, NATO'daki müttefikleriyle Rusya arasında savaş çıkarmayı denediğini" ileri süren açıklamalarını değerlendirdi.

Bunun talihsiz ve gerçekle uzaktan yakından ilgisi olmayan bir açıklama olduğu söyleyen Bilgiç, "Rus savaş uçağı, pek çok defa uyarıldıktan sonra Türk hava sahasını ihlal etmesi nedeniyle Türkiye hava sahasındayken düşürüldü. Her ülkenin kendi egemenliğine saygı duyulmasını beklemek hakkıdır ve egemenlik dokunulmazdır" diye konuştu.

DAEŞ'le petrol ticareti yapıldığına ilişkin iddialar

Bilgiç, Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova'nın, Türkiye'yi DAEŞ petrolünü alıp satmakla suçlayan iddialar hakkındaki bir soru üzerine, Zaharova'nın kaynak gösterdiği raporun Norveç'te marjinal bir gazetede yayımlandığını ifade ederek, "Her şeyden önce bunlar mesnetsiz iddialar ve Türkiye aleyhine yürütülen propagandanın bir ürünü" ifadesini kullandı. 

Norveç'in Ankara Büyükelçiliği'nin de söz konusu raporun Norveç'in resmi görüşünü yansıtmadığını açıkladığını hatırlatan Bilgiç, raporda Suriye rejiminin, DAEŞ petrolünü aldığına ve sattığına ilişkin bazı ibarelerin olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Ben Rus makamlarına sormak istiyorum: Rus makamları özellikle son dönemde Suriye'deki rejime her türlü desteği veriyorlar. Doğal olarak, eğer DAEŞ'e yönelik bir akaryakıt kaçakçılığı varsa, buna Rus makamları da ortak olmuş oluyor. Benim tavsiyem bu raporu daha dikkatli okuyup Türkiye'ye yönelik ithamlarda bulunulmasıdır."

"İsrail ile bazı müzakerelerin devam ettiği bir sır değil"

Sözcü Bilgiç, "abluka altındaki Gazze'ye yardım malzemesi götüren Mavi Marmara gemisinin 31 Mayıs 2010'da uluslararası sularda, İsrail askerlerinin saldırısına maruz kalması ve olayda 10 kişinin yaşamını yitirmesinin ardından İsrail ile bozulan ikili ilişkilerin normalleşmesi için yürütülen görüşmeler ve İsrail'e ne zaman büyükelçi görevlendirileceği" sorusu üzerine, "İsrail ile bazı müzakerelerin devam ettiği bir sır değil. Fakat bizim İsrail konusundaki yaklaşımımız gayet açık ve net" dedi.

"Türkiye'nin pozisyonu nettir ve kararlılığı tamdır"

Bilgiç, bir gazetecinin, "PYD'nin, Türkiye'nin hassasiyetini dile getirdiği nokta olan Fırat'ın batısına geçtiği yönündeki haberlere" ilişkin sorusuna, "Bu çerçevede gelişmeleri izliyoruz ama bu aşamada batıya doğru kayda değer bir ilerlemenin olmadığını da görüyoruz. Batı yönünde de Arap aşiretlerinin faaliyetlerinin olduğunu da biliyoruz. Bu konuda Türkiye'nin pozisyonu nettir ve kararlılığı tamdır" yanıtını verdi. 

Türkiye'nin Suriyelilere vize uygulaması

Basında, 8 Ocak 2016 itibariyle Türkiye'nin Suriyelilere vize uygulamasına geçeceğine dair haberlerle ilgili soru üzerine Bilgiç, şunları söyledi:

"8 Ocak'tan itibaren hava ve deniz hudutlarımızdan giriş yapacak Suriyelilerin vize alması gerekecek. Ancak kara sınırlarımızda, insani mülahazalarla açık kapı politikasına devam edeceğiz. Hava ve deniz hudutlarımızdan geleceklere ilişkin vize uygulaması, aslında yasa dışı göçle mücadele kapsamında değerlendirilebilecek, üçüncü ülkelerden geçişlere ilişkin bir düzenleme ihtiyacından kaynaklanıyor." 

"Gerginlik her iki tarafın da zararına olur"

Türk hava sahasını ihlal eden Rus uçağının düşürülmesinin ardından 28 Kasım tarihinde Rusya'nın Türkiye'ye yönelik aldığı yaptırım kararlarını hatırlatan Bilgiç, "Elde ettiğimiz bilgilere göre, 28 Aralık itibarıyla da yaptırımlarda bazı değişikliklere gidildi. Daha önce sadece Türkiye Cumhuriyeti yetkisi altındaki kuruluşlar yaptırıma tabi iken, bunun dışında Türkiye Cumhuriyeti yetkisi altında veya Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları yetkisi altında bulunan kuruluşlar da yaptırımlar altına sokuldu" dedi.