”Yolsuzluk 20 milyar euroya mal oldu”

ATİNA - Yunanistan Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Yorgo Papandreu, Yunanistan'da yolsuzluktan kaynaklanan kaybın yılda 20 milyar euroya tekabül ettiğini söyledi.

Yunan medyasının haberine göre, Papandreu, Uluslararası Şeffaflık Konferansı'nda yaptığı konuşmada yolsuzlukla mücadele ve bütçe açığı konularına değindi.

Papandreu, Yunanistan'ın İsveç standartlarına ulaşamasa bile İspanya düzeyinde yolsuzlukla mücadele etmiş olması halinde bütçe açığının bugün daha küçük olacağı değerlendirmesinde bulundu.

Brookings Enstitüsü'nün yaptığı bir araştırmaya da değinen Başbakan, yolsuzluğun her yıl Gayri Safi Milli Hasıla'da (GSMH) Yüzde 8 oranında kayba yol açtığını, bunun ise 20 milyar euro'nun üstünde bir tutar olduğunu söyledi.

Papandreu, geçmiş yıllarda hükümetlerin yaptıkları çeşitli açıklamalara rağmen, yolsuzlukla mücadele ve şeffaflık anlayışının benimsenmesinde fazla bir ilerleme kaydedilmediğini belirtti.

Başbakan, vergi kaçakçılığı ile mücadele konusuna da değindiği konuşmasında, hükümetinin istisnasız herkesi kapsayan geniş önlemler aldığını kaydetti.

Papandreu ayrıca, Yunanistan'ın bütçe açığı sorununun iktidarlar ve devlet organlarının Yunan halkının ödediği vergilere saygı göstermeyerek müsrif davranmalarından da kaynaklandığını söyledi.

"AB-IMF destek mekanizması güven getirecek"

Öte yandan Yunanistan Merkez Bankası Başkanı Yorgo Provopulos, (AB-IMF) destek mekanizmasının işleve konulmasının piyasalarda güvenilirliği geri getireceğine inandığını söyledi.

Yunan medyasının haberine göre, Provopulos, Yunanistan Cumhurbaşkanı Karolos Papulyas ile bir araya geldi.

Görüşmede, borçlanma maliyetindeki artışdan duyduğu kaygıyı dile getiren ve borcun önümüzdeki yıllarda büyüyebileceğini söyleyen Provopulos, bunun piyasaları rahatsız ettiğini vurguladı.

Destek mekanizmasının işleve konulmasının ortamın değişmesinde önemli rol oynayabileceği görüşünü de dile getiren Provopulos, "Destek mekanizmasının varlığı çok önemli. Ülkeye, ihtiyaç duyulması halinde, AB Komisyonu, Avrupa Merkez Bankası ve Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) katılımıyla verilecek olan meblağlarla güven sağlanacak. Bu tür organizasyonların oynadığı rol bilinmektedir" diye konuştu.

IMF'ye ne hayranlık duyarım, ne de canavar görürüm"

 Yunanistan Maliye Bakanı Yorgo Papakostandinu, hükümetin gerekli gördüğü zaman (AB-IMF) destek mekanizmasını devreye sokacağını söyledi.

Papakostandinu, yaptığı basın toplantısında, Yunanistan'daki bütçe açığı ile AB Komisyonu, Avrupa Merkez Bankası ve Uluslararası Para Fonu'nunca (IMF) oluşturulan ve ''güvenlik ağı'' olarak nitelendirilen destek mekanizması konularına değindi.

Papakostandinu, IMF, AB Komisyonu ve Avrupa Merkez Bankası yetkililerinin Atina ziyaretlerine ilişkin açıklamasında, destek mekanizması ile ilgili müzakerelerin zorunlu bir anlaşmayla sonuçlanmaları durumunun söz konusu olmadığını kaydetti.

IMF, AB Komisyonu ve Avrupa Merkez Bankası yetkilileri ile yapılacak görüşmelerde, destek mekanizmasının çerçevesi için, ülkede geçtiğimiz aylarda uygulamaya konulan 3 yıllık İstikrar ve Kalkınma Programı üzerinde durulacağını belirten Papakostandinu, söz konusu görüşmelerde Yunanistan'ın ''açık çek vermeyeceğini'' de belirtti.

Maliye Bakanı, 2010 yılı sürecinde, Yunanistan'da yeni ekonomik önlemler alınmayacağının, bu yıl için alınan önlemlerin, bütçe açığının kapatılması yolundaki hedefe ulaşılması için yeterli olduklarının da altını çizdi.

Destek mekanizmasının devreye konulmasının borçlanma şartları ile bağlantılı olacağını vurgulayan Papakostandinu, IMF'nin mekanizma içindeki rolü için ise ''IMF'yi canavar olarak gören veya hayranlık duyanlardan değilim'' ifadesini kullandı.

"Yunanistan'ın kalkınma hızı yetersiz değil"

Yunan tahvillerinde getiri artışına da değinen Maliye Bakanı, bunun şu ana kadar destek mekanizması konusundaki belirsizlikten ve birtakım kişilerin söz konusu gelişmeden sağladıkları kazançtan kaynaklandığı değerlendirmesinde bulundu.

Papakostandinu, Yunanistan'ın kalkınma hızının ''yetersiz olmadığını'' da sözlerine ekledi.

Öte yandan, Yunan medyası, IMF, AB Komisyonu ve Avrupa Merkez Bankası ''Troykasının'' önümüzdeki 10 gün süresince Atina'da olacağını belirttiği haberinde, hükümetin IMF'nin olası talepleri için ''kırmızı çizgi'' çekmeyi kararlaştırdığı yorumunu yaptı.