”Barajın önüne set çekmek istiyorlar”

Bakan Eroğlu, Ilısu Barajı ve Hidroelektrik Santrali Projesi konusunda bilgilendirme toplantısı gerçekleştirdi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

ANKARA - Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, Ilısu Barajı'nı istemeyen, Türkiye'yi sevmeyen, o bölgedeki insanların hayat seviyesinin yükselmesini ve kalkınmasını istemeyenlerin bulunduğunu belirterek, "Türkiye'nin bölgesel bir güç olmasını istemeyen bazı mihraklar, hatta bazı ülkelerin temsilcileri, maalesef bu barajın önüne set çekmek istiyorlar" dedi.

Eroğlu, Yüksel İnşaat Avizeli Salon'da, Ilısu Barajı ve Hidroelektrik Santrali Projesi konusunda bilgilendirme toplantısı yaptı.

Ilısu Barajı'nın, bölgenin kalkınmasında önemli rol oynayacağını vurgulayan Eroğlu, baraj yapımından etkilenecek Hasankeyf'e ilişkin, "Hasankeyf, bazı yabancı unsurlarca, sevdiklerinden değil, bir siyasi alet olarak kullanılmak isteniyor"dedi.

Eroğlu, projenin dış basında siyasi bir malzeme olarak algılanmaması ve projeye kredi sağlayan İhracatçı Kredi Kuruluşları'na, GAP'ın en önemli unsurlarından olan Ilısu Barajı ile Hidroelektrik Santrali Projesi'ni yerinde incelemeleri çağrısında bulundu.

Veysel Eroğlu, basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Bir gazetecinin "konunun siyasete nasıl alet edildiğini" sorması üzerine Eroğlu, şunları kaydetti:

"Bu barajı istemeyenler var. Türkiye'yi sevmeyen, o bölgedeki insanların hayat seviyesinin yükselmesini, kalkınmasını istemeyenler var. Geçmişte Atatürk Barajı'na da karşı çıktılar. Ama şimdi gidin bizim su götürdüğümüz insanların mutluluğunu bir görün. Nereden nereye geldiler. Onun için bir kere, Türkiye bölgesel bir güç. Bu çalışmalarla, o bölgenin insanının refah seviyesi artacak. Bu yüzden, Türkiye'nin bölgesel bir güç olmasını istemeyen bazı mihraklar, hatta bazı ülkelerin temsilcileri, maalesef bu barajın önüne set çekmek istiyorlar."

"Yaparız, mesele yok"

Eroğlu, İhracatçı Kredi Kuruluşları'nın, projeye kredi desteği vermemesi durumunda ne yapacaklarının sorulması üzerine de şunları söyledi:

"Bizim projeyi yapmak için hiçbir ülkeye, paraya da ihtiyacımız yok. Bizden önceki Hükümetler protokol imzalamış, Bakanlar Kurulu kararı çıkmış. Ama bir devamlılık var. İşler uzayınca, ben DSİ Genel Müdürüyken, 'Artık bu defter kapanacak, kendi öz kaynaklarımızla yapacağız' diye karar aldık. Ama o tarihteki Almanya, Avusturya ve İsviçre'nin Türkiye büyükelçileri, 'Biz bu projeyi yapacağız, iki ülke arasında iyi ilişkiler var, devam ettirelim' diye bana rica ettiler. Bunun üzerine iyi münasebetleri dikkate alarak, İhracatçı Kredi Kuruluşları tarafından yapılmasını uygun gördük. Meselenin özü bundan ibarettir. Yoksa Türkiye Cumhuriyeti güçlüdür, daha böyle yüzlerce barajı yapacak gücü vardır. Hem  teknik olarak, hem mali olarak, hem de kapasite olarak... Biz bunu yaparız, mesele yok. Ama anlaşmalara, mutabakatlara, görüşmelere sadık olduğumuzu ifade etmek istiyoruz."

"Kimleri kast ettiğimi herkes bilir"

Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, bir başka gazetecinin, "Dış mihraklar sözüyle kimleri kast ediyorsunuz?" sorusuna, şu karşılığı verdi:

"Devletler arasında her şeyi açık açık söylemek mümkün değil. Ama benim bu süzümle kimleri kast ettiğimi herkes bilir. Siyasetle uğraşan herkes bilir. Hangi ülkelerin bu konuda o bölgedeki insanları tahrik ettiğini, bu projenin önünü kesmek için ne büyük gayretler içerisinde olduğunu herkes biliyor. Bazı Türkiye'yi bölmek isteyenler de bunu çok açık biliyor. Dolasıyla siyasi bir şey, şu ülke demem siyasi edep icabı doğru değildir."