Bilecik: Girişimcilikte bulunduğumuz nokta kritik
Türkiye'nin girişimcilikte bulunduğu noktanın kritik olduğunu dile getiren TÜSİAD Başkanı Bilecik, "Eşikteyiz ve eşiği geçebilmemiz için yaklaşık 5 senemiz var. 5 sene içinde bu dönüşümü tamamlamak zorundayız. Bu konuda kayıtsız kalmak gibi bir lüksümüz kesinlikle yok” dedi.
Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik, “Türkiye’de, yurt dışındaki girişimleri sadece izleyen değil, dünyaya açılan girişimlere ev sahipliği yapan bir ekosistem hayal ediyoruz. Erken yaşlardan itibaren ekosistemin parçası olan bireyler yetiştiren, bu girişimcileri destekleyen ve yenilikçi bir kültürle rekabet gücünü küresele taşıyan bir Türkiye hayal ediyoruz.” dedi. Bilecik, Türkiye'nin girişimcilikte kritik bir noktada olduğunu 5 yıl içerisinde dönüşümün tamamlanması gerektiğini söyledi.
Bilecik, Türkiye’nin Girişimcilik Dönüşümü Projesi’nin tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, TÜSİAD’da başkanlık görevini üstlendiği ilk günden bu yana bu yüzyılda oyunda kalmanın en önemli kuralının, girişimciliği tüm boyutlarıyla benimsemek olduğunu sayısız kere dile getirdiğini anımsattı.
Türkiye’nin girişimcilik dünyasında konumunu güçlendirmek için çalışan insanlarla bir arada olmaktan dolayı mutluluk duyduğunu ifade eden Bilecik, şunları söyledi:
“Günümüzde bir iş kurmak, girişimci olmak, eski sınırları aşmak ve öncülük etmek demektir. Girişimcilik, doğru zamanda, doğru yerde, doğru kişilerin gördüğü fırsatları gerçekleştirmektir. Türkiye genç bir girişimcilik ekosistemine sahip olmakla birlikte, hızlı ve gelişmeye açık bir potansiyele sahip. Girişimcilik alanında yapılan çalışmaların ve sanayi-akademi-girişimci iş birliklerinin artması, girişimcilere yapılan yatırımların çeşitlenmesi, ortak çalışma alanlarının çoğalması, hızlandırıcı ve kuluçka merkezlerinin yaygınlaşması gibi gelişmeler bizi çok heyecanlandırıyor. Startups.watch verilerine göre 2017 yılında toplam 103 milyon dolarlık yatırım ile Türkiye’nin girişimcilik ekosistemi tarihinde bir rekora imza atıldı ve toplam 167 girişime, ticaret sicil gazetesine kayıtlı yatırım gerçekleşti.”
Bilecik, “Senin açtığın dükkan yeni dükkanların açılmasını sağlayacaktır.” İngiliz atasözünü anımsatarak, “Bir önceki yılın girişimcileri, 2017’de yeni girişimlere ilham verdiler. 2017’de gerçekleşen erken seviye yatırımlarında bir önceki yıla kıyasla yüzde 102’lik bir artış yaşandı.” dedi.
"Can suyu niteliğinde"
Bu tabloda kamunun üstlendiği kolaylaştırıcı rol ve geliştirdiği düzenlemelerin, ekosistemin gelişimine büyük katkı sağladığını vurgulayan Bilecik, özellikle, girişimcilerin erken aşamalarda kamu desteklerine Ar-Ge teşvikleri, TÜBİTAK ve KOSGEB hibeleriyle ulaşmasının, ekosistem için can suyu niteliğinde bulunduğunu söyledi.
Bilecik, bu güzel gelişmelere rağmen, ekosistemi güçlendirecek adımların daha kararlı, sistematik, bütünleşik ve hızlı atılmadığı sürece, öncü ekosistemlerle rekabet edebilmenin güçleştiğini dile getirdi.
Dünyada girişimcilik ile yaratılan değerin yüzde 78’inin 7 ülkedeki, 11 şehirde toplandığını belirten Bilecik, “Bir başka deyişle, girişimcilik ekosisteminin yüzde 20’si, yaratılan değerin yüzde 80’ine sahip ve bu uçurum her an derinleşiyor. Bunu, 130’dan fazla ülkenin değerlendirildiği Küresel Girişimcilik Endeksi raporunda 4 yıl önce 25. sıradayken bugün 37. sırada bulunmamızdan okumamız gerekiyor.” dedi.
"Bulunduğumuz nokta kritik"
Bilecik, Türkiye’nin bulunduğu noktanın kritik olduğuna işaret ederek, sözlerine şöyle devam etti:
“Eşikteyiz ve eşiği geçebilmemiz için yaklaşık 5 senemiz var. 5 sene içinde bu dönüşümü tamamlamak zorundayız. Bu konuda kayıtsız kalmak gibi bir lüksümüz kesinlikle yok. Artık azıcık aşım ağrısız başım zihniyetini bırakıp çalışmamız gerekiyor. Başımızın biraz ağrıması gerekiyor. Girişimcilik de böyle bir şey. Girişimcilik bir iş değil, bir ruh halidir. Bir hayal, bir amaçtır. Türkiye’nin en büyük girişimcileri tarafından, bu ruhla kurulmuş bir derneğin çatısı altında bugün bir araya geldik. Tıpkı her girişimci gibi bizim de bir hayalimiz var. Türkiye’de, yurt dışındaki girişimleri sadece izleyen değil, dünyaya açılan girişimlere ev sahipliği yapan bir ekosistem hayal ediyoruz. Erken yaşlardan itibaren ekosistemin parçası olan bireyler yetiştiren, bu girişimcileri destekleyen ve yenilikçi bir kültürle rekabet gücünü küresele taşıyan bir Türkiye hayal ediyoruz. Hayal etmekten vazgeçerseniz, yaşamaktan da vazgeçersiniz.”
Dünyanın herhangi bir noktasında bir girişimcinin “İşimi nerede kurmalıyım, ikinci ofisimi nerede açmalıyım?” dediğinde, Türkiye’nin akla ilk gelen yerlerden biri olmasını hedeflediklerini anlatan Bilecik, “Başkalarının başarısı üzerinde bir kontrolümüz yok. Dolayısıyla aslında kendimizle yarışacağız.’ Hepimizin görmek istediği resim aynı. Sorunları biliyoruz, neler yapılması gerektiğini de. Bu aşamada artık samimiyetle eğilmemiz gereken sorular kimlerle ve nasıl sorularıdır.” diye konuştu.