Bürokraside tıkanıklık aşılamıyor!

İş dünyasına göre, bürokrasi iş yapmanın önünde hala büyük bir engel olarak duruyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Hüseyin GÖKÇE

Türkiye'de yatırım ortamını iyileştirmeye yönelik düzenlemelere rağmen bürokrasiden yakınma sürüyor. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, bir süre önce yaptığı açıklamada, 2015'teki iki seçim nedeniyle bürokrasinin bir durgunluk dönemine girdiğini, durgunluğun yeni dönemle birlikte ortadan kalkacağını" ifade etmişti. Ancak iş dünyasına göre, bürokrasideki tıkanıklık işlerin yürütülmesinde hala önemli bir engel. İşte dile getirilen örneklerden bir kaçı: Maliye ile gümrüğün bilgi-işlem sistemi birbirini tanımıyor, ihracat güçleşiyor; hızlandırılmış vergi iadelerinden KOBİ'ler yararlanamıyor; yüzde 15 yerli avantajı uygulanmıyor; imza yetkisi kalmadığı için yeni turizm yatırımları duruyor. Her yıl en az 1 milyon kişiye istihdam yaratılması gereken, yatırım ihtiyacı bulunan, tasarruf oranları düşük seviyede seyreden Türkiye'de, sanayiciler bürokrasiden yakınmayı sürdürüyor. Konuyla ilgili Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, bir süre önce yaptığı açıklamada, 2015 yılında yaşanan iki seçim sebebiyle bürokrasinin bir durgunluk dönemine girdiğini belirtmiş, ancak bu durgunluğun yeni dönemle birlikte ortadan kalkacağını belirtmişti.

İzmir'de 1 ayda bulunamayan yer için Polonya'da 1 haftada ruhsat

Yeni yatırım konusunda çekilen güçlüklere önemli bir örnek İzmir ile Polonya arasında yaşandı. Ankara Sanayi Odası Başkanı Nurettin Özdebir'in anlattıklarına göre, bir sanayici İzmir'de yatırım yapmak amacıyla yabancı bir ortakla anlaştı ve ortaklar yer arayışına giriştiler. Yaklaşık 1 aydan fazla bir sürede, şirket kurma bir yana yatırım yeri dahi tespit edilememesi üzerine, yabancı ortak Türk şirkete Polonya'ya gidilmesi önerisinde bulundu. Polonya'ya giden iki ortak, 1 haftalık zaman içerisinde hem şirketi kurdu hem de inşaat için ruhsatı eline aldı.
ASO Başkanı Nurettin Özdebir, Türkiye'de ciddi bir zihniyet değişikliğine ihtiyaç olduğunu belirterek, mevcut Anayasa'ya göre bakanlıkların yapısı, mevzuat çıkarma gibi konularda gelinebilecek noktaya ulaşıldığını kaydetti. Çok zor şartlar altında Kurtuluş Savaşı vererek kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin sıfırdan var olduğuna dikkat çeken Özdebir, "O dönem bütün organizasyon devleti var etmek onu yaşatmak üzere kurulmuştu. Şu anda devletimiz yeterince güçlendi ve bu güç artık vatandaşının, girişimcisinin, sanayicisinin üzerinde baskı ve yük oluşturmaya başladı" diye konuştu.

Siyasetçide ve iş dünyasındaki heyecanın, bürokraside görülemediğini söyleyen Özdebir, "Yatırımcının işini büyük şevkle bitirmeleri gerekirken, karşı taraftakini ne kadar sıkıntıya sokarsa o kadar büyüdüğü imajına kapılan insanlar var. Adeta yatırımcıya, ‘benim imzam olmadan sen hiçsin, ben imza attığım için varsın' gibi düşüncelerin değişmesi lazım" dedi.

İndirimli KDV'den KOBİ'ler yararlanamıyor

Bazı sektörlerde yüzde 18 KDV ödeyen üreticilerin, mallara yüzde 1-10 arasında KDV ödedikleri için KDV alacaklarının doğduğunu belirten Özdebir, bunun incelemesinin çok uzun sürdüğünü, 14-15 aya kadar uzanabildiğini bildirdi. Alacakların mali yıl sonunda talep edildiğini, incelemenin de uzun sürdüğünü söyleyen Özdebir, "Paranın bu kadar pahalı olduğu dönemde, işletme kredisine ihtiyacı olanlar faizle para alırken, insanların KDV alacağı birikiyor. Kayıtlı sermayesinden daha fazla KDV alacağı olan firmalar var" dedi.
Belirli bir ciro ve çalışan sayısını aşan işletmelerin hızlandırılmış iade sisteminden yararlanabildiğini kaydeden Özdebir, "Bu işlemden yararlanabilen firma sayısı çok az, başta OSTİM olmak üzere özellikle KOBİ'ler bundan yararlanamıyor" diye konuştu.

Maliye nakit iade taleplerini karşılamadı

Maliye Bakanlığı 2015 yılı Aralık ayında, nakden iade taleplerinin önemli bir kısmını gerçekleştirmedi, tahakkuk eden KDV alacakları için sadece mahsuplaşma talepleri kabul edildi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı'nda imzalar durdu

Kültür ve Turizm Bakanlığı'nda tüm üst düzey bürokratların imza yetkisi elinden alındı. Bugünlerde yerine yeni atamalar bekleniyor. Ancak uzun süredir, otellerde yıldızlamalar dahil, yeni yatırım izinleri, yenileme yatırımları gibi izne bağlı işlemler gerçekleştirilemiyor.

Gümrüklerde mesai sorunu

DÜNYA'ya bilgi veren ihracatçılar, özellikle gümrük işlemlerini gerçekleştirirken, zaman açısından sıkıntı yaşadıklarını bildirdiler. Öğleden sonraya kalan yüklemelerin, gümrük işlemlerinin mesai saatlerinin dışına sarktığını ifade eden ihracatçılar, o zaman diliminde çalışan memurların ücretlerinin ihracatçıdan alındığını belirterek, "Emniyet ve sağlık sektöründeki memurların mesailerini devlet öderken, burada niye biz ödemek zorunda kalıyoruz" ifadelerini kullandılar.

İhracatçılar, yetkili gümrük müessesi belgesi alan ihracatçıların da yükledikleri mallarla ilgili, tekrar gümrük işlemleri için damga vurulduğunu, bunun da gereksiz zaman ve para kaybına yol açtığını söylediler.

Yüzde 15 avantaj uygulanmıyor

İş dünyasının son dönemlerde en çok şikayet ettiği konulardan birisi, üretimde ve ihracatta yerlilik oranını arttırma politikası kapsamında kamu ihalelerinde yerli ürünlere yönelik fiyat avantajı sağlanması. Ancak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakanlık yaptığı dönemde kendi imzasıyla çıkan genelgeye rağmen, ihalelerde bir türlü yüzde 15'lik avantaj uygulanmazken, konuyu bürokrasinin insiyatifinden çıkarmak amacıyla bir kanun değişikliği yapıldı ve yerli üreticilere yüzde 15'e kadar fiyat avantajı sağlanacağına ilişkin hüküm, mevzuata girdi. Ancak bu yasal düzenleme de ihalelerde sağlanan avantajın yüzde 15 olmasına yetmedi. Çünkü birçok kurumda "yüzde 15'e kadar" ifadesinin verdiği marj ile birlikte bu avantaj oranı yüzde 1 olarak uygulandı.

Bunun üzerine harekete geçen Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, yeni bir düzenlemeyle, "İhalelerde yerli istekliler lehine yüzde 15 fiyat avantajı uygulanır" hükmünü mevzuata yerleştirme hazırlıklarına başladı.

Fabrika kuracağı araziye mera diye izin vermediler

Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Şeref Fayat da Türkiye'de bürokrasinin 'tuhaflıklarına' maruz kalan işadamlarından. Fayat, birkaç yıl önce Şanlıurfa'da yatırım yapmak istemiş, bu nedenle de 40 dönümlük bir kamu arazisini satın almak için ihaleye girmişti. İhaleyi kazandıktan sonra ilgili teşvikleri de çıkaran Fayat, bundan sonra başına gelenleri şöyle anlattı: "Tüm süreçleri tamamladık, artık kazmayı vuracağız derken, 'Pardon, burası tarım arazisi' dediler. Oysa orası neredeyse 40 yıl boyunca DSİ'nin tamir atölyesi olarak kullandığı tesisin olduğu bir araziydi. Biz aldıktan sonra orasının mera olduğu ortaya çıktı. 2010'un Ekim ayından beri uğraştık, ama bir sonuç alamadık. O yatırım için çıkardığımız 2-3 milyon TL'lik teşvik var, onu kapatmaya çalışıyoruz."

'Gümrük ve Maliye ortak sistem kullansa gecikmeler biter'

Ankara'nın en önemli ihracatçı firmalarından birisi olan Termikel'in Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kaya ise Gümrük idaresinin sisteminin Maliye Bakanlığı'nın VEDOP sistemiyle uyumlu çalışmamasından yakındı. Kaya, ihracat gerçekleştirildikten sonra gümrük idaresi kayıtlarında kapatılan ihracatın, Maliye Bakanlığı'nın bilgisayar sisteminin uyumlu olmadığı için Maliye nezdinde ayın anda kapatılamadığını söyledi. Çok basit bir arayüz yazılımıyla iki kamu kurumunun bilgisayar altyapılarının online olarak birbirini görmesinin mümkün olduğunun altını çizen Ahmet Kaya, bu yüzden bitmiş işlemden doğan KDV alacaklarının bloke edildiğini, mahsuplaşmada kullanılamadığını kaydetti. Zaten çok düşük kar marjlarıyla çalıştıklarını ifade eden Kaya, bu işten devletin herhangi bir kaybı olmayacağını aksine kamunun zaman ve personel tasarrufu yapabileceğini söyledi.

Bu konularda ilginizi çekebilir