Büyüme 2008'de yüzde 1 civarında bekleniyor

Yalçındağ, kısmi önlemler alınındığını fakat krizin aşılması açısından asıl can alıcı meseleye henüz el atılmadığını vurguladı

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 

ANKARA - Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, Türkiye ekonomisinin son çeyrek performansının negatif olması ve 2008 büyümesinin yüzde 1 civarında kalmasının beklendiğini, 2009 yılının ilk 2 çeyreğinde negatif büyüme öngörüldüğünü söyledi.

Yalçındağ, TÜSİAD'ın Yüksek İstişare Konseyi (YİK) toplantısının açılışında yaptığı konuşmada, ekonominin her gün kan kaybettiğini ve bu kan kaybının bir an önce durdurulmasının şart olduğuna işaret ederek, içinde bulunulan küresel krizin istihdam ve gelir kaybı olarak kendisini göstermeye başladığını söyledi.

"Ciddi istihdam kaybı olur"

2009 yılının ilk 2 çeyreğinde de negatif büyümenin öngörüldüğünü belirten Yalçındağ, OECD'nin 2009 yılı büyüme tahminin yüzde 1,6 seviyesinde olduğunu söyledi. Yalçındağ, 2 yıl üst üste büyümenin bu çok düşük seviyelerde kalmasının Türkiye için çok ciddi istihdam kaybı anlamını taşıyacağına dikkati çekti.

Alınan kısmi önlemlerin kamuoyuna sunumunun ekonomik aktörlere güven verme konusunda zayıf kaldığını kaydeden Yalçındağ, TÜSİAD olarak gündeme getirdikleri önerilerin bir bölümünün karşılık bulduğunu söyledi ve bugün için krizin aşılması açısından asıl can alıcıyı meseleye henüz el atılmadığını vurguladı.

"Geleneksel araçlarla krizi aşmak zor"

Dünyanın finansal ve ekonomik çalkantıyla mücadele ettiğini, orta vadede ise enerji ve iklim krizinin kapıda beklediğini belirten Yalçındağ, tüm bu sorunların küresel sorunlar olduğunu söyledi. Dolayısıyla çözüm arayışlarının da küresel düzlemde olması gerektiğine dikkati çeken Yalçındağ, dünyanın karşı karşıya olduğu sorunlara daha küresel bir algı, bilinç ve sorumlulukla bakma refleksinin geliştirilmesi gerektiğini ifade etti.

"AB ile ilişkiler canlandırılmalı"

Yalçındağ, hem kriz döneminde güvenli bir duruş sergilemek için hem de kriz sonrasını bugünden şekillendirmek için AB ile ilişkilerin yeniden canladırılması gerektiğini vurguladı.

Dünyanın stratejik olarak yeniden yapılandığı bir dönemde rekabetçi bir ekonomi olarak var olabilmenin, istihdam yaratmanın ve halkın refah düzeyini yükseltmenin AB sürecini bugünkünden çok daha fazla ciddiyetle ele almayı gerektirdiğini kaydeden Yalçındağ, bu süreçte AB'den kaynaklanan sorunların bir bahane olamayacağını söyledi.

"Türkiye krizden çıkabilir"

Yalçındağ, konuşmasının sonunda Türkiye'nin tüm kurumlarıyla dikkat, hassasiyet ve işbirliği içinde krizle mücadele ederse hızla krizden çıkabilecek ve yeniden yüksek büyüme oranlarına ulaşabilecek potansiyele sahip dinamik bir ekonomi olduğunu söyledi.