CHP'den 'Uzun Çalışma ve Etkileri' raporu

CHP Emek Büroları tarafından hazırlanan rapor, kamuoyuyla paylaşıldı.

Raporda, Türkiye'de 4857 sayılı İş Kanunu'na göre haftalık çalışma süresinin en fazla 45 saat olarak belirlendiği hatırlatılırken, bu sürenin yer altı maden işlerinde çalışan işçiler için en fazla 37,5 saat olabileceği vurgulandı.

Söz konusu kanunda günde yaptırılabilecek en uzun çalışmanın, haftalık sınırı geçmemek üzere, 11 saat olarak ifade edildiği belirtilen raporda, "Ancak ülkemizde pek çok çalışan yasal sürelerden fazla çalıştırılmaktadır. Türkiye'de emekçilerin yüzde 39'u haftada 50 saati aşan sürede çalışmaktadır. Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) ülkeleri ortalaması ise yüzde 13 olarak hesaplanmaktadır." bilgisine yer verildi.

Türkiye'de emekçilerin kazanılmış haklarının her geçen gün daha da yok edilirken, aleyhe birçok yeni düzenlemenin de peşi sıra uygulanmaya başlandığı savunulan raporda, Türkiye'nin "ücretli kölelik düzeninin merkez üslerinden biri olmaya" adım adım yaklaştığı öne sürüldü.

"Emekçilerin illegal olarak aşırı uzun çalışmaya zorlanması ve iktidar sahiplerinin bu illegaliteyi olağanlaştırmaya yönelik adımları Türkiye'deki ücretli kölelik düzeninin kalıcılaşmasına yönelik eylemlerdir." ifadelerine yer verilen raporda, şunlar kaydedildi:

"İşçileri insanlık dışı, aşırı uzun ve yoğun çalıştırmak ve ülkemizin ancak bu şekilde gelişmiş ülkeleri yakalayabileceğini iddia etmek büyük bir yanılgıdır. Keza ülkelerin gelişmişliği öncelikle insanına verdiği değerle ölçülmektedir. Uzun çalışma saatlerine karşı çıkmak, ülkemizin büyümesine taş koyma anlamı ve amacı taşımamaktadır. Tam aksine, emekçilerin uzun süreli çalıştırılması, işsizliği artıran bir faktör olarak karşımıza çıkmaktadır. Normal şartlar altında birkaç kişinin yapacağı işler, 'karlılık' gerekçesiyle bir kişiye yaptırılmaktadır.

Neoliberal politikaların Türkiye hamisi konumundaki AKP, emekçileri sömürmeyi ve ücretli kölelik düzenini kalıcılaştırmayı, örgütsüz bir toplum yaratmayı ve zengin ile fakir arasındaki uçurumu derinleştirmeyi görev edinmiş bir siyasi harekettir. Bu nedenle AKP'den değişmesini beklemek, sermaye sahipleri yerine emekçilerden ve emekten yana olmasını ummak mantık dışı olacaktır."