"Çin, mermerde Türkiye'ye rakip değil"
Türkiye'nin mermer ihracatı değerlendiren Türk Mermer Maden Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Ersoy Erol, "Çin ne Türkiye'de ne de bizim mal sattığımız pazarlarda rakibimiz değil. Çünkü ithal ettiği kendi tüketimine yetmiyor" dedi.
Uluslararası mermer ve doğal taş konusunda en önemli ve en kapsamlı fuar olan Xiamen Stone; 6-9 Mart tarihleri arasında gerçekleşecek. Türkiye’nin Uzakdoğu’daki en büyük ticaret ortağı Çin’in ev sahipliğinde yapılacak fuara Türk firmaları çıkarma yapmaya hazırlanıyor.
Türk Mermer Maden Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Ersoy Erol, Xiamen Uluslararası Mermer ve Taş Fuarı’nı değerlendirdi.
"Çin ile rekabetimiz yok"
Ersoy Erol, Çin’in toplam maden ihracatımızda yaklaşık yüzde 36’lık paya sahip olduğuna dikkat çekerek, fuarın sektör açısından önemini şöyle anlattı:
“Son dönemde inşaat sektöründe hızla büyüyen Çin’in doğal taş talebi de hızla artıyor. Türkiye’deki mermer de Çin’e daha çok ham halde yani blok olarak ihraç ediliyor. Tabi Çin'in blok halinde aldığı taşları işleyip Türk firmalarına rakip olarak dünya pazarına sunduğu iddiaları var ancak bu gerçek değil. Çin ne Türkiye'de ne de bizim mal sattığımız pazarlarda rakibimiz değil. Çünkü ithal ettiği kendi tüketimine yetmiyor. Çin’de ülke büyüklüğü itibariyle her yıl 2 milyar metrekare yeni bina ekleniyor. Çin’de mermer tüketimindeki yaklaşık yüzde 95’lik pay da inşaat sektörüne ait.”
"2017'de iyi bir performans yakaladık"
Ersoy Erol, yurt dışı pazarlarda yaşadıkları sorunlara rağmen sektörün 2017’de iyi bir performans yakaladığını belirterek şunları söyledi:
“2 yıldır düşük seyreden petrol fiyatlarının Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki birçok ülkenin ekonomisini zora sokması; Körfez ülkelerinin bütçelerinde inşaat projelerine ayrılan payda kesintiye gitmeleri; üstüne Ortadoğu’da süregelen savaşlar, siyasi belirsizlik ve dengesizlikler eklenince en önemli işlenmiş mermer pazarımızdan biri olan Ortadoğu’da pazarımızın daralmasına yol açıyor. Tüm olumsuzluklara rağmen 2017’de maden ihracatımız bir önceki yıla göre yüzde 23,8 oranında arttı. Burada özellikle Uzak Doğu’ya yapılan ihracatta yaşanan yüzde 25,74 artışın altı çizilmeye değerdir. Bu açıdan Uzak Doğu’da sektörümüzün tanıtımı için her fırsatı değerlendirmeliyiz. Çünkü istikrar burada.”
