EİB'den 1 milyar dolarlık ihracat

EİB, ekim ayında 996 milyon 505 bin dolarlık ihracat yaptı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Ege İhracatçı Birlikleri'nin (EİB) ekim ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 2 düşüş yaşanmasına rağmen, 996 milyon 505 bin 815 bin dolarlık ihracata imza attığı bildirildi.  

Ege İhracatçı Birlikleri'nden yapılan yazılı açıklamada, birliğin kayda aldığı ihracat rakamın 2014 yılı ekim ayına göre yüzde 2 gerilemesine rağmen, 2015 yılının geride kalan 10 ayındaki en yüksek ihracat rakamı olduğu belirtildi. 

2 Ekimde başlayan kuru incir ihracatı Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği'ni ekim ayında zirveye taşıdığının vurgulandığı açıklamada, EİB'nin 2015 yılının ocak-ekim döneminde kayda aldığı ihracat rakamı ise 8 milyar 696 milyon 809 bin dolar olduğu 2014 yılının aynı dönemine göre yüzde 15 düşüş gösterdiği kaydedildi. 

Açıklamada, son bir yıllık dönemde EİB'nin ihracat rakamı yüzde 15'lik gerilemeyle 12 milyar 504 milyon 907 bin dolardan 10 milyar 646 milyon 383 bin dolara EİB bünyesindeki 12 ihracatçı birliğinden 6'sı 2014 yılı ekim ayına göre ihracatını arttırdığı, 6'sının 2014 yılı performansının gerisinde kaldığı ifade edildi. 

'Gündem ekonomi olmalı'

Ekim ayında Egeli ihracatçıların yaptığı 996 milyon 505 bin dolarlık ihracatın 492 milyon 823 bin dolarlık bölümü sanayi ürünleri ihracatından oluştuğu bilgisinin verildiği açıklamada, tarım ürünleri ihracatının 427 milyon 306 bin dolar, madencilik sektörü ihracatının ise 76 milyon 375 bin dolar olarak kayıtlara geçtiği vurgulandı. 

Açıklamada görüşlerine yer verilen EİB Koordinatör Başkanı Sabri Ünlütürk, 1 Kasım seçimlerini geride bırakan Türkiye'nin bundan sonraki süreçte öncelikli gündeminin ekonomi olması gerektiğini ifade etti.   

Yeni oluşturulacak hükümetten beklentilerini sıralayan Ünlütürk, "Türk halkı 2023 hedeflerinin tutturulması için AK Parti'ye büyük bir kredi verdi. 2023 yılı hedeflerine ulaşmak için ihracatçılar ve sanayiciler olarak en büyük beklentimiz, yeni hükumetin inovasyon, Ar-Ge, tasarım ve markalaşmayı merkeze alan, sanayicinin itibarını iade eden, yüksek katma değerli üretimi teşvik eden, bilgi ve teknoloji rekabetine göre kurgulanmış ihracat odaklı bir büyüme modelini gündemine almasıdır" değerlendirmesinde bulundu.